bugün

referanduma ismet inönü nün evet demesi

ölmüş birinin ne oy vereceği tartışması.

ben de kendi görüşümü sunayım. tanıdığım bildiğim, sevmediğim ismet inönü'nün yaşamını iyi biliyorum. ismet inönü konjonktüre göre karar verirdi. ülkenin çoğu evet tarafındaysa evet derdi. kendi yaptıkları da geleceği görerek evet diyenlere yakın olmaya çalıştığını gösterir.

niye böyle inandığımın sebeplerine gelince;
ismet inönü kemalist devrimlerin ve ilkelerin halkta bir travma yarattığını kabul etmiş ve iktidarı ilk seçimlerde kaybedeceklerini anlayarak çok partili seçimlere geçmeden önce ulusalcılara karşı operasyonlara girişmişti. turancılığı yasaklamış turancılık güdenleri hapislere attırmıştı. hatta ismet inönü'ye karşı birçok kemalist cephe almış, chp'den ayılarak atatürkçülüğe ihanetle suçlamıştı ve ilk cuntacılar 1944'lerde ortaya çıkarak ismet inönü'yü devirmeyi planlamaya başlamışlardı. fakat inönü altı oku kaldırabiliriz, devrimleri yumuşatabiliriz dese de, imam hatipleri açıp, devletçiliği yumuşatsa bile karşısında ki statükocu muhalefetle halk arasında bir noktada durmaya devam etmek zorunda kalmıştı. yaptıkları yeterli olmadı ve seçimleri kaybetti. önceleri onlar benden de kemalist dese de halkı inandıramadı. geçmişte chp lideri olması hep onu suçlu gösterdi. halktan destek bulamayan inönü iyi bir politikacıdır. halkın kendini görmek istediği yere geri döndü ve ulusalcılar da onu desteklemeye başladılar.

ister inanın ister inanmayın demokrat parti ilk günlerinde ismet inönü'den daha çok kemalistti. ismet inönü'nün geçmişi olmamış olsaydı demokrat partiden daha sağ bir parti kurardı. chp o günde bugünde 1930'ların üzerine yapıştırdığı etiketlerden kurtulamadı, kurtulamaz.
demokrat parti ise önceleri kemalist yapıdayken zamanla oy tabanının kendini ulusalcılar karşısında olmaya zorlamasıyla halkın partisi oldu. chp'ye istemeye istemeye olsa da ulusalcıların partisi olmak düştü. sonraki darbeler de inönü'yü kendine biçilen rolü oynamaya zorladı. 1960 darbesinde inönü'de hapse girseydi hepimiz neyin ne olduğunu daha iyi anlardık. ama inönü dedim ya iyi politikacıdır. her belayı def etmekte ustadır. her duruma bukalemun gibi ayak uydurur. tarih inönü'ye muhalefet olma rolü biçti. ama günümüz, ulusalcıların sonunun geldiği günler. inönü bunu çoktan anlar ve bu kadar akp muhalifliğinin olduğu bir dönemde ulusalcılara sırtını dönerdi. kemal bey bunu başaramadı. darbelere karşıyım, tankın üzerine çıkarım deyip ulusalcıların avukatlığına soyunuyor. insnalar da bu tutarsızlık sonucu samimiyetine inanmıyor. oysa insanlar akp'den sıkılmış ve demokrasiye inanan ve gereğini yapmayı isteyen bir muhalefete oy vermeye hazırdı.

çoğu chp'li yazar, medya 1946'dan önce ki chp ile sonra ki chp'nin farklı chp'ler olduğunu söyler. fakat bunu daha çok açamadıklarından insanlar ne dediklerini anlamıyor. chp içinde ulusalcıların dönem dönem egemen olması da inanmamalarına sebep oluyor. güçlü bir lider çıkıp ulusalcıları o partiden uzaklaştırmadıkça iktidara gelemeyecek. deniz baykal ve ekibinin uzaklaştırılması bir adımdı ama sonunu getirecek bir lider görünmüyor. ulusalcı deniz baykal azıcık ulusalcılıktan kayınca desteğini kaybedip düşürüldü. chp'nin içinde hala 1946 öncesi ulusalcı chp'yi savunanların etkileri görünüyor.