bugün

güneşi gördüm

öncelikle standart bir türk sineması filminden çok daha iyi bir film.

keloğlan kara prens'e karşı gibi salak filmlerden, recep ivedik, kurtlar vadisi ırak gibi ticari kaygıyla yapılmış filmlerden kesinlikle daha iyi bir film.

kötü ya da eksik yanları yok mu elbetteki var ama eleştirmeden önce hem mahsun kırmızıgül'ün kendi adına gösterdiği gelişmeyi, hem de türk sinemasına kattığı değerleri görmek lazım.. öncelikle bu film sadece bir film değil, bu ülkenin gerçeğini bazı insanlara hatırlatan önemli bir basamak.. belki bu konuda beklediğim gibi 3-4 basamak yukarı kaldıramadı çıtayı ama en azından bir basamak yukarı taşıdı ve ondan sonrakilerin (ya da kendisinin bir sonraki projesinin) yolunu açtı. yaptığı kesinlikle önemli bir şey bu inkar edilemez, edilmemeli..

eleştiri kısmına gelirsek,
filmin geçtiği yer ve işlediği konuya tezat olarak filmde hemen hemen hiç kürtçe kullanılmaması, filmin gerçekçiliği açısından yanlış bir seçim bence..
filmde birçok güzel tespit var ama hiçbirinin üzerine fazla gidilmemiş, derinlenmesine incelenmemiş, yüzeysel geçilmiş. bunun bir iyi, bir de kötü yanı var. iyi yanı bahsi geçen birçok konunun farkında olmayan insanların dikkatini çekebilmiş ve gerçekleri daha yalın bir şekilde gösterebilmiş olması. kötü yanı ise bu konular derinlemesine incelenmediği, üstüne gidilmediği için, izleyiciye sanki bu sorunlar çok büyük sorunlar değilmiş gibi görünmesi/gösterilmesi..
son olarak iki tarafı da eşit oranda iyi/kötü göstermeye çalıştığı için bazı olaylara iyimser yaklaşmış. örneğin filmdeki ameliyat olayı gerçek hayatta ssk gibi bir güvenceniz yoksa (-ki filmde yok) devlet tarafından karşılanacak bir durum değildir, hastaneye binlerce lira vermeniz gerekir, veremezseniz o hastanede rehin kalmanız olasıdır..

size de tavsiyem, eğer eleştirecekseniz filmi ve filmdeki ayrıntıları eleştirin, eksik gördüğünüz yerleri söyleyin (beğendiğiniz yerleri de) ama mahsun kırmızıgül'ün kürt olmasıyla, size göre kro olmasıyla, geçmişiyle dalga geçerek kendinizi küçük düşürmeyin..