minimalist vs lüks düşkünü

iki farklı durus.
ve cok farklı yasıyorlar hayatı, cok farklı algılıyorlar ve cok farklı bir durus sergiliyorlar.

kendime asla luks duskunu demem. degilim cunku. baskasının parasını harcamayı sevmem, rahat edemiyorum cunku. ama kendi paramı harcamaktan acayip keyif alıyorum. ben kazandım. istedigim gibi harcarım. mis gibi:) ve belli bir konfor alanı yaratmayı severim kendime. son yıllarda arabam gidince bu degisti ama mesela taksiyle gidebilecegim hicbir yere otobusle gitmezdim eskiden, cunku toplu tasımadan nefret ederdim. parkta oturacagıma bir cafede oturmayı daha cok severdim eskiden vs vs. gibi gibi. bu tarz pek cok seyi severim kendi paramla.

ama bi tarafım da asırı minimalist. hic param olmasın, bana goygoy ver, sevmek sevilmek sohbet sevismek dostlar ver, sundanım da olsun demem. aramam. tuketmeden yasayabilirim ve hayatımda ask varsa bu hic koymaz bana. 50 tane cantam olmasa da olur, 1 tane yeter bana. gibi.

sanırım ikisi de benim.
yasadıgım o donemki hayata gore degisiyor.