bugün

hayattan geceye kalan

Umut. Aslında mutlu sanıyorsun kendini. Neşe yanında daima. Yarın için mi; yoksa gelecek ya da bugünden mi yapışıyor yakana, bilemiyorsun. Efkârın misafir. Yağız delikan gençliğin sirkati, terkine yakışıyor. Çalı kaplı bahçede çevren ıssız kalmıyor. Zoru bilmiyor, gerçeği görmüyorsun! Belki dilin güzeli övmede, çirkine sövmede; doğruyu deyip, yanlışı yermede. Nedensiz meçhullerin fedaisi, bileği bükülmez sanılan, el yumruğu yememişlerin Muhammed Ali'si. Yıkılmaz iradeleri silkeleyen yenilgisiz namağlup zaman, erişmek istediğimize kavuşturacak mı ya da bize sinsi şakasını yapacak mı? Umut... Ne gaddar bir şeysin sen öyle!