bugün

boğaz köprüleri çift taraflı ücretlenecek

akıllarında uzunca bir fıkrayı tuttuklarında fikir sahibi olduğunu düşünen yazarların yorum yaptığı, özünde çok ciddi durumdur. arkadaşlar bir uyanın silkinin ve kendinize gelin artık. fıkradaki halktan birisi olmayı kabul edeceğimizi kim söyledi?

2020 deyiz be insaf! özal zamanı ve sonrasını, her durumda sollayıp geçilebilir çıkarcılar furyası olarak görüyorduk tamam. ak parti kendince icraatler yapıp o dönem hükümetlerine fark attığı algısını götürdü uzun süre, ona da tamam. ama arkadaş, bak bu köprüler, geçiş ücretleri bir gün kaldırılacak vaadi ile yapılmış köprülerdir.

insanlar ihtimalini sıfır da görse bu ortada duruyor, iktidar partisi de gelip geçtim ücretleri kaldırmayı, karşı geçiş için de ücret ekliyor.

o gazyağı kuyruklarının aynısını yaşattınız, karne ile meyve sebze dağıttınız eşitlendiniz. ama hiçbir hükümet, koalisyon dönemlerinde bile boğaz köprülerinden karşılıklı ücret almayı devreye sokmadı. gurur duyun, bunu da bu ülkedeki insanlara yaşatmayı başardınız.

biz trt nin "verginizi ödeyin, yol su elektrik olarak size geri gelsin." düsturuyla büyüdük. bugün vatandaş olarak parasını bastırmadan ihtiyacımız olan hiçbirşeyi edinemiyoruz. bedava yaşıyoruz şarkısını söyleyen cem karaca hayatta olsa neylerdi acaba? hava bedava, su bedava diyordu; hangi su bedava?? aha bak vergilendirilecek yeni alan buldum, vergilendirilsin ve ödeyelim bari. ne günlere kaldık ya!!

özet: ağzından tek bir sorumluluk alma, tek kendisine olumsuz durum yansıtma cümlesi çıkmayan ak partinin tarihe geçen icraatidir. hayırlı uğurlu olsun.

Edit: henüz başlamadı, unuttular mı acaba? hatırlatmasa mıydım?