bugün
- anın görüntüsü29
- b'u r c u12
- fenerbahçe galatasaray derbi sonucu ne olur16
- metin arolat31
- klarnet calan sarapci koala 69
- amca diyen kasiyer kız8
- otobüste uyuyamamak8
- 21 eylül 2024 fenerbahçe galatasaray maçı70
- ctrlx9
- neden sürekli kabız oluyorum14
- sözlükte nefret ettiğiniz yazarlar ve sebepleri10
- narin güran17
- bugün bir değişiklik yapalım bilgi entrysi girelim25
- kocam ol diyen kadın12
- bel çevreniz kaç cm12
- bimde çalışanda akıl var mı13
- hangi sözlük kızıyla ne yapmak isterdin22
- nickli başlık açanlar kucağa alınacak12
- siber güvenlik başkanlığı9
- sudekiray12
- sağ yan ağrıması8
- menuet13
- hasta olsam geçmiş olsun der misiniz9
- bursa da başı açık öğretmen istmeyen okul müdürü19
- geçmiş olsun menuet13
- arkadaşlar beni neden insta'dan takip etmiyorsunuz12
- arkadaşlar cumaya neden gelmediniz11
- notaların cinsel ilişkiye girmesi10
- derbi sonrası mourinho'nun istifaya davet edilmesi11
- zafer partisi8
- uludağ sözlük discord grubu12
- sahilde eğlenen suriyeli genç erkek kardeşlerimiz14
- sözlükte tek destekçimin true olması8
- kuresel ikinma'nın ne biçim yetkili olması11
- çekrekliğe bi vursak yüzde 75i boşa gider10
- türk sevmeyip afgan ve suriyeli seven yazarlar17
- bana aşık yazarlar15
- kuresel ikinma'ya yetkili diyen zavallılar10
- gocu silik yesin kampanyası15
- doritoslu çiğ köfte16
- menuet'in çok gergin ve sinirli olması9
- ey müslümanlar inananlar haydi cumaya allah yoluna9
- gocu isimli küfürbazın çaylak olması10
- eve çağıran erko21
- umut halil icardi9
- türkiyede neden herşey pahalı8
- bir kadın sizi takip etmeden storynize bakıyorsa12
- cennetteki köşklerin 70000 odası olması11
- clara heidi'nin halası mı teyzesi miydi9
- ilk buluşmada erkekten istenecek belgeler9
Hiçbir meslekle kıyaslamayacağım elbette. Her mesleğin kendince zorluğu ve hak ettiği şeyler vardır.
Öğretmenim. 2015 mezunuyum. Hayatım boyunca hep öğretmen olmak istedim. Zamanında çok da fena olmayan bir puanla üniversiteye girdim, (300 binlerden bahsedildiği için belirtme gereği duydum sıralamam 38 bindi eşit ağırlıkta) üniversite süresince başarılı bir öğrenci oldum, çocuklarla çalışmalar yürüttüm, kendimi geliştirmek için elimden geleni yaptım.
Sonra bir şeyler oldu, mezun olduktan sonra yani. mülakat sistemi falan derken benden başarısız, iki cümleyi bir araya getiremeyen, mesleğini zerre sevmeyen insanlar atandı, göreve başladı.
inancımı kaybettim. Neden öğretmen olmak istediğimi unuttum. Yüksek lisansa başladım yine kendi alanımda. Amacım akademisyen olmak falan da değildi zira. Uluslararası kongrelerde sunumlar yaptım, makaleler yazdım, tezimi bitirip mezun oldum. Yine bir şeyler koydum bilgimin üzerine yani..
Fakat para kazanmam gerekiyordu artık. KPSS hiç bana göre bir sınav olmamıştı zaten, onun için çabalamadım. Hevesim de kalmamıştı zira. Birkaç özel kurumla görüştüm, sömürünün en dolu haliyle karşılaştım. Durumun bu kadar kötü olduğunu hiç düşünmemiştim bile. Evet, en azından benim bölümümde iş vardı. Çalışabilirdim. Ama insan yerine konmadan, en düşük ücretle. Çünkü binlerce mezun vardı, ben gelmesem başka biri kabul edecekti tüm bu kötü muameleyi.
Çünkü işsizdik, çünkü mecburduk..
Sonra ücretli öğretmenliğe başladım, kendi alanımda da değil üstelik. Ama dedim ki, en azından kurallar net. Seni sömüreceğiz, bu devlete hizmet için mezun oldun.
Arabanızın bir günlük otopark ücretiyle bizim bir günlük ders ücretimiz aynı. Araba orada öylece yatıyorken biz bir şeyler öğretmeye çalışıyoruz bir sınıf öğrenciye.
Hakeza artık ücret de umrumda değil. Meslektaşlarımı görüyor ve çok üzülüyorum. Başarısızlar. Mutsuzlar. Baştan savmalar. işlerini sevmiyorlar. Kadrolusu da, özelde çalışanı da ücretlisi de..
Kendilerini geliştirmeyi zerre istemiyorlar. Sınıfa gir, dersini ver, çık. Bir çocuğu eğiten insanın, bir şeyler öğreten birinin bu kadar umursamaz olması artık kanıma dokunuyor. Bir şeylerin değişmesi lazım: ücret beklentisi ise bu, evet artırılmalı. Fakat daha da önemlisi artık öğretmen olacak kişileri cımbızla seçmeleri gerekiyor, yetti. Öğrencilerin de umudu, enerjisi yok. Emiyorlar ki. işinin hakkını veren şahane öğretmenleri tenzih ederek, bu işin içindeki bir öğretmen olarak yazıyorum bunları..
Öğretmenim. 2015 mezunuyum. Hayatım boyunca hep öğretmen olmak istedim. Zamanında çok da fena olmayan bir puanla üniversiteye girdim, (300 binlerden bahsedildiği için belirtme gereği duydum sıralamam 38 bindi eşit ağırlıkta) üniversite süresince başarılı bir öğrenci oldum, çocuklarla çalışmalar yürüttüm, kendimi geliştirmek için elimden geleni yaptım.
Sonra bir şeyler oldu, mezun olduktan sonra yani. mülakat sistemi falan derken benden başarısız, iki cümleyi bir araya getiremeyen, mesleğini zerre sevmeyen insanlar atandı, göreve başladı.
inancımı kaybettim. Neden öğretmen olmak istediğimi unuttum. Yüksek lisansa başladım yine kendi alanımda. Amacım akademisyen olmak falan da değildi zira. Uluslararası kongrelerde sunumlar yaptım, makaleler yazdım, tezimi bitirip mezun oldum. Yine bir şeyler koydum bilgimin üzerine yani..
Fakat para kazanmam gerekiyordu artık. KPSS hiç bana göre bir sınav olmamıştı zaten, onun için çabalamadım. Hevesim de kalmamıştı zira. Birkaç özel kurumla görüştüm, sömürünün en dolu haliyle karşılaştım. Durumun bu kadar kötü olduğunu hiç düşünmemiştim bile. Evet, en azından benim bölümümde iş vardı. Çalışabilirdim. Ama insan yerine konmadan, en düşük ücretle. Çünkü binlerce mezun vardı, ben gelmesem başka biri kabul edecekti tüm bu kötü muameleyi.
Çünkü işsizdik, çünkü mecburduk..
Sonra ücretli öğretmenliğe başladım, kendi alanımda da değil üstelik. Ama dedim ki, en azından kurallar net. Seni sömüreceğiz, bu devlete hizmet için mezun oldun.
Arabanızın bir günlük otopark ücretiyle bizim bir günlük ders ücretimiz aynı. Araba orada öylece yatıyorken biz bir şeyler öğretmeye çalışıyoruz bir sınıf öğrenciye.
Hakeza artık ücret de umrumda değil. Meslektaşlarımı görüyor ve çok üzülüyorum. Başarısızlar. Mutsuzlar. Baştan savmalar. işlerini sevmiyorlar. Kadrolusu da, özelde çalışanı da ücretlisi de..
Kendilerini geliştirmeyi zerre istemiyorlar. Sınıfa gir, dersini ver, çık. Bir çocuğu eğiten insanın, bir şeyler öğreten birinin bu kadar umursamaz olması artık kanıma dokunuyor. Bir şeylerin değişmesi lazım: ücret beklentisi ise bu, evet artırılmalı. Fakat daha da önemlisi artık öğretmen olacak kişileri cımbızla seçmeleri gerekiyor, yetti. Öğrencilerin de umudu, enerjisi yok. Emiyorlar ki. işinin hakkını veren şahane öğretmenleri tenzih ederek, bu işin içindeki bir öğretmen olarak yazıyorum bunları..
güncel Önemli Başlıklar