bugün
- sizin köyünüzden 34 insan bombalansaydı9
- benim burada ne işim var denilen anlar8
- islam düşmanlarının ikiyüzlü olması9
- 4 bin türkiyeli siyonist gazze'ye gitti16
- 10 liralık simiti 500 liraya kakalayan adam8
- uyku problemi çeken yazarlara tavsiyeler11
- okumak istediğiniz kitaplar10
- başı açık erkeklere cehennemde büyük azap var14
- 26 haziran 2024 çek cumhuriyeti türkiye maçı26
- arda güler27
- cenk tosun13
- kasap dükkanına saldıran koyun11
- allah istese enflasyonu sıfırlar11
- barış alper yılmaz17
- galatasaray lobisi15
- manyak olmaya karar verdim9
- ölümden korkanlara bir söz bırak9
- gideon reid morgan jj27
- anın görüntüsü18
- bel çantası kullanan erkek13
- diyanet işleri başkanlığı24
- kazara evlilik teklif etmek9
- türkçe ezan zulmü13
- sözlüğün en hanımefendi yazarı48
- karınızın kapanmak istemesine ne dersiniz31
- etle beslenmenin her zaman ucuz olması19
- kuranda tomurcuk göğüslü kızlar ifadesi geçmiyor14
- butun erkeklerin ayni olmasi22
- özgür özel'in giydiği akp ceketi18
- true yu izmir'e bırakıp kaçmak8
- ismi uğur olanların uğruna inanmak11
- kimseyle konuşmak istememek19
- et yemesinler ot yesinler diyen gurbetçi9
- arkadaşlar sizce bu pantolon nasıl8
- yürürken kollarımızı niçin sallıyoruz8
- astrolojiciler bi bitmediniz amk10
- zengin bir kayınbaba bulup piyasadan çekilmek8
- menemen soğanlı mı yenir soğansız mı14
- sporcu motorcu müzisyen uzun boylu olmayan erkek10
- hacca gitmek çok mu önemli19
- sevgilisi olduğunu belli etmeye çalışan insan15
- rafa silva9
- bik bik ve insan olmaya ceyrek kala dansı16
- bir isme yazılmış en güzel şarkı10
- hangi dizinin başrollerinden olmak isterdiniz8
- onu çok seviyorum ne yapmalıyım14
- cennette ne var15
- en sevdiğin pozisyon8
- whatsapp da engellenen kişi durumu nasıl görür9
- geri dönülmek istenen tarih10
Din, sorgulamayı da sorgulanmayı da sevmez.
islam 1200'lü yıllarda felsefeyi yasaklamış böylece bilimsellikten uzaklaşmaya başlamıştır.
O döneme dek müslümanlar ve bilimsellik yanyana giden kavramlardı.
O döneme dek islam dünyası bugün bile adı anılan bir çok bilim insanı kattı.
Ama sonra felsefe haram sayıldı.
Neden? Çünkü filozof olanlar neden, nasıl, nereden diye sorguluyordu.
Kendi çöplüğünün kurcalanmasına izin vermedi ulema da.
iktidardakilerin kendi menfaatleri doğrultusunda dini kullanmasının önü kesilebilirdi.
Sorgulamayan, sorgulatmayan bir yapı gerekliydi.
O tarihten sonra da islam dünyası insanlığa çok ender olarak bilim adamı kattı.
Atatürk yeniden sorgulayan bir yapı istedi.
Kendi dilinde ibadet etmeyen bir kaç milletten biriydik.
Arapça'nın kutsallığı yoktu.
Ama din adamları arapça sözlerle arapça bilmeyen insanları olmayan emirlerin, buyrukların olduğuna inandırabiliyordu.
Birden ekmeklerinin kesileceği korkusu sardı. Doğal olarak bu yapıyı değiştirmek isteyen Atatürk'ü sevmediler.
Din düşmanı ilan ettiler. Atatürk ise dine değil dinin kullanılmasına, din ile insanların aldatılmasına, kullanılmasına karşıydı. Bugün bile bakınca ne kadar haklı olduğunu görüyoruz.
Çükünü müridlerinin ağzına çüklerini sokarak onları kutsadığını söyleyen hocalardan, kendi cinsel duygularını tatmine dayalı dualar okuduğunu iddia eden şeyhlere kadar bu durumu ortaya koyan sayısız örnek yok mu?
Aslında dini eğilimlere yönelik insanlara sorun çoğu Fatiha süresinin anlamını bilmez. Kaç ayet olduğunu, nelerden bahsedildiğini söyleyemez. içgüdüsel olarak duygulanır, galeyana gelir. Atatürk, Türk insanının Allah'ına dua ederken ne söylediğini bilsin istedi. Bu sadece müslümanlara yönelik değil. Aynı süreci Avrupa'da kiliseye karşı yaşadı. Kilise de zamanında Latince'nin ardına sığınarak bir çok bilgiyi sakladı. "O ne derse o" anlamına gelen "ipse Dixit" ile bir çok kişisel çıkarlarını dini buyruklarca bildiriyorlarmış gibi gösterdiler.
Bu süreç matbanın bulunmasıyla sona erdi. insanlar sadece papazların okuma hakkı olduğu bir dönemden sonra bilgi sahibi olmaya başladılar. Matbanın bulunması o dönem için internet gibiydi. Bilgi kolayca ulaşılabilir olmuştu.
iktidarlar da sorgulanmayı istemezler ve bunun için çoklukla dini kullanırlar. Bu ne ilk Türkiye'de oldu ne de son. Çünkü makam sahipleri yaptıkları hataların, suçların irdelenmesini istemezler. Diledikleri gibi iktidarlarını sürdürmek isterler. Sorgulayan insanlar ise bunu zora sokar.
Bu yüzden Atatürk kendi alanında ender görülebilecek eylemler yapmıştır. Kendisinin ve sonrasından geleceklerin sorgulanmasını sağlayacak bir düzen kurmuştur. Oysa kendisini padişah da ilan edebilirdi, halife de. Türk halkının gömüldüğü karanlıktan kurtulmasını çok istemişti ve eğitime büyük önem verdi. Ne yazıktır ki bugün dışarıdaki uluslar ona kendi milletinden daha çok saygı duyuyorlar, daha çok örnek alıyorlar. Çünkü nasıl bir karanlıkta olduğumuz unutturuldu, o karanlıkta nasıl ölmek üzere olduğumuz söylenmiyor aksine övülüyor. Bunu yapanlar ne dinciler ne de dine düşman olan kişiler. Bunların dertleri sadece kendi iktidarlarını korumak. Kolay değil bir emrinle istediğini yapabilecek gücü eline alıp sonra da bunu devretmeyi bilmek.
islam 1200'lü yıllarda felsefeyi yasaklamış böylece bilimsellikten uzaklaşmaya başlamıştır.
O döneme dek müslümanlar ve bilimsellik yanyana giden kavramlardı.
O döneme dek islam dünyası bugün bile adı anılan bir çok bilim insanı kattı.
Ama sonra felsefe haram sayıldı.
Neden? Çünkü filozof olanlar neden, nasıl, nereden diye sorguluyordu.
Kendi çöplüğünün kurcalanmasına izin vermedi ulema da.
iktidardakilerin kendi menfaatleri doğrultusunda dini kullanmasının önü kesilebilirdi.
Sorgulamayan, sorgulatmayan bir yapı gerekliydi.
O tarihten sonra da islam dünyası insanlığa çok ender olarak bilim adamı kattı.
Atatürk yeniden sorgulayan bir yapı istedi.
Kendi dilinde ibadet etmeyen bir kaç milletten biriydik.
Arapça'nın kutsallığı yoktu.
Ama din adamları arapça sözlerle arapça bilmeyen insanları olmayan emirlerin, buyrukların olduğuna inandırabiliyordu.
Birden ekmeklerinin kesileceği korkusu sardı. Doğal olarak bu yapıyı değiştirmek isteyen Atatürk'ü sevmediler.
Din düşmanı ilan ettiler. Atatürk ise dine değil dinin kullanılmasına, din ile insanların aldatılmasına, kullanılmasına karşıydı. Bugün bile bakınca ne kadar haklı olduğunu görüyoruz.
Çükünü müridlerinin ağzına çüklerini sokarak onları kutsadığını söyleyen hocalardan, kendi cinsel duygularını tatmine dayalı dualar okuduğunu iddia eden şeyhlere kadar bu durumu ortaya koyan sayısız örnek yok mu?
Aslında dini eğilimlere yönelik insanlara sorun çoğu Fatiha süresinin anlamını bilmez. Kaç ayet olduğunu, nelerden bahsedildiğini söyleyemez. içgüdüsel olarak duygulanır, galeyana gelir. Atatürk, Türk insanının Allah'ına dua ederken ne söylediğini bilsin istedi. Bu sadece müslümanlara yönelik değil. Aynı süreci Avrupa'da kiliseye karşı yaşadı. Kilise de zamanında Latince'nin ardına sığınarak bir çok bilgiyi sakladı. "O ne derse o" anlamına gelen "ipse Dixit" ile bir çok kişisel çıkarlarını dini buyruklarca bildiriyorlarmış gibi gösterdiler.
Bu süreç matbanın bulunmasıyla sona erdi. insanlar sadece papazların okuma hakkı olduğu bir dönemden sonra bilgi sahibi olmaya başladılar. Matbanın bulunması o dönem için internet gibiydi. Bilgi kolayca ulaşılabilir olmuştu.
iktidarlar da sorgulanmayı istemezler ve bunun için çoklukla dini kullanırlar. Bu ne ilk Türkiye'de oldu ne de son. Çünkü makam sahipleri yaptıkları hataların, suçların irdelenmesini istemezler. Diledikleri gibi iktidarlarını sürdürmek isterler. Sorgulayan insanlar ise bunu zora sokar.
Bu yüzden Atatürk kendi alanında ender görülebilecek eylemler yapmıştır. Kendisinin ve sonrasından geleceklerin sorgulanmasını sağlayacak bir düzen kurmuştur. Oysa kendisini padişah da ilan edebilirdi, halife de. Türk halkının gömüldüğü karanlıktan kurtulmasını çok istemişti ve eğitime büyük önem verdi. Ne yazıktır ki bugün dışarıdaki uluslar ona kendi milletinden daha çok saygı duyuyorlar, daha çok örnek alıyorlar. Çünkü nasıl bir karanlıkta olduğumuz unutturuldu, o karanlıkta nasıl ölmek üzere olduğumuz söylenmiyor aksine övülüyor. Bunu yapanlar ne dinciler ne de dine düşman olan kişiler. Bunların dertleri sadece kendi iktidarlarını korumak. Kolay değil bir emrinle istediğini yapabilecek gücü eline alıp sonra da bunu devretmeyi bilmek.
güncel Önemli Başlıklar