bugün

ardahan üniversitesi

her şeyi siktir ettim. allah peygamber aşkına kimse tercihte yazıp da okumaya gitmesin. yapmayın bu kötülüğü kendinize. ardahan'da, ardahan üniversitesi'nde geçirdiğim 1 yıl resmen hayatımın en berbat dönemiydi. allah belasını versin böyle okulun, öğrencilerin, şehrin, esnafın.. yobazlık konusunda nirvanaya vurmuş bir şehir, ahır kadar yerleşke. saat 6'dan sonra sokağa çıktığınızda vahşi bir kurt veya tilkiyle karşılaşma oranınız %95. görselde gösterilen kızlara gidip "selamun aleyküm bacım" bile deseniz adınız sapığa çıkıyor. bir kız ve bir erkeğin yan yana bırakın sohbet etmesini, o saatte aynı caddede bulunması halinde bir esnaf gelip sizi vursa, şehrin namusunu kurtarmış olup bir kahraman olabiliyor amına koyim. başörtünüz yoksa, biri sizin için; sizin olmadığınız bir ortamda orospu diyorsa kesinlikle haklıdır. türban takmıyorsanız potansiyel orospusunuz ve her türlü eve atılabilirsiniz. ben erkeğim bu arada. onun dışında gerçekten güzel bir ilişki içine girdiniz, sevgiliniz var ve aşırı saygılısınız. bildiğin yaşlı dedeler nineler gibisiniz ama oldu da sevgilinizle yolda yürürken eliniz birbirinize çarptı.. offf intihar edin daha iyi. çünkü esnaftan, minibüsçülerden, kahvehanelerden, facebook dedikodu sayfalarına kadar en az 1 ay sizin muhabbetiniz döner, sizi konuşanlar da bildiğin namus bekçilerine döner. amına kodumun kafatasçı ibneleri.. çok doldum ya.

esnafı tam kanser. her yerde, her şekilde öğrenciyi zikme peşindeler. 1-2 lirayla zengin olacağını sanan çomar sürüsü resmen. sizin yolda kıvırtarak yürüdüğünüze kanaat getirip, erkek bir esnaf, genç bir kızı sözümona "uyarmak"tan hayatta çekinmez. yemin ediyorum geçen mart ayında gece saat 2'de duştan çıktım, iki arkadaşım da odamda beni bekliyorlar, niye perdem çekili değil, karşı komşunun hanımı gecenin ikisinde beni atletle gördü diye şehrin namusu gitti. altımda uzun eşofman var üzerimde atlet, saçımı kurutmak için odaya girmişim ve gecenin bir yarısı karşı komşu benim kişisel odamı izleyip benden tahrik oluyor, bunu kocasına anlatıyor, kocası kapıma dayanıyor ev sahibiyle kapıyı açar açmaz destursuz eve dalıp bana "anan bacın yok mu şerefsiz" diyebiliyor. birbirimize girdik gece vakti zar zor evden kovabildim ibneleri. ev sahibi ertesi gün geldi evimden çıkın ayağı yapıyor. ulan kadın gece vakti odamı izliyor ayıp değil ben kendi şahsi odamda atletle oturuyorum diye evden atılıyorum ya komik olan o.. ev sahibine de çok ters yaptım ağzını bozunca bir tane geçirdim ibneye polisle geldi sonra olayı anlattım, polis komşunun ve ev sahibinin her türlü haksız olduğunu, evime zorla girdiği için tek şikayetimle ev sahibinin de komşunun da büyük ceza alabileceğini söyledi. öğrenci adamız, gurbetteyiz diye şikayetçi olmadım da olaydan 2 ay sonra evi değiştirdim.

velhasıl kelam. sakın ha sakın bakın sakın buraya gelmeyin. şehir merkezi nüfusu 15 bin amk. bizim memleketteki yaşadığım varoş mahalle bile 70 bin. tek gelirleri öğrenciler. öğreci olmasa hepsi açlıktan ölür ama o kadar nereden ne kitlesem peşindeler ki anlatamam. yurtları çok büyük sıkıntılı, haftanın abartısız 4 günü elektrik su yok. kışın 10 gün boyunca su akmayınca dışkı kokusundan dolayı kaç tane arkadaşım gelip bizim evde kaldı. o derece iğrenç. ama öğretmen kadrosu gerçekten muhteşem. özellikle edebiyat veya çtl okuyacaksanız türkiye'nin en iyi öğretci kadrosu bizim okulda. onun dışında puanınız tutuyorsa ve illa doğu diyorsanız erzurum yazın, istanbul gibi şehir a.q.

özet olarak elinizi ayağınızı öpeyim böyle bir kötülük yapıp buraya gelmeyin, benim gibi kafayı yersiniz. sırf şehirden çabuk kurtulayım diye finalleri beklemeden döndüm memlekete.

edit: bir avuç kafatasçı tam anlamıyla çomar hepsi amına koyim. fakülte yansın, patlama olsun, yerin dibine geçsin de belki başka üniversiteye sınavsız geçiş falan yaparız.