bugün

ben bu yazıyı sana yazdım

koyulacakken birden şu çalınıverdi https://www.youtube.com/watch?v=zhcqjuxvowo kulağıma. oracıkta kaldım, bir anlamı vardı. bir yaşanmışlığı, bir tadı, bir lezzeti, bir gelişimi,... kalktığım yere kalktığım kadar seri olmasa da mümkün olan en kısa sürede çöktüm, geçmesini bekleyecektim. çok da güvenilir olmayan bir kaynaktan öksürmenin kalp krizi sırasında insana zaman kazandırdığını okumuştum ama bu kalp krizi değildi. aslında ölü olduğundan emin olduğum bir duygunun toprağını itmesi gibiydi daha çok ve şu saatten sonra toprağı yarıp da kendini dışarı atabilse hiç bir şey yapamayacağından adım kadar emindim. ölü duyguların en belirgin özellikleridir ölmüş olmaları. duygu olmaları onlar için artık geri plandaki ufak bir detaydır. ama ne kadar daha gidebileceğimi merak ettim kendimin hazırlıksız ve nefes almaya dahi fırsatım kalmadan yakalanmışken, ne kadar daha derine inebileceğimi kestiremiyordum. bir şeyleri kestirememek çok da benlik değil bilirsin. ben, her zaman en kötü ve en iyinin hesabını yapar en kötüsünü göze alırdım, dedi.