bugün

sevgilinin putunu yapıp gizlice tapınmak

isminin söylenişi kuş cıvıltısını andıran kızları daha çok seviyormuşum meğer. çünkü kelam-ı muhabbet ismiyle başlar. sırf cümleme adıyla başlayabileyim diye platon'la söyleşir gibi, ayyaş sirko'yla içer gibi, hypetia'ya aşk mektubu gibi böyle olric'ten yankılanan kahkaham gibi konuşuyorum. sonu gelmesin, günlerce gayesiz suretimle adını sesleyeyim, heybetli bir dalganın tiyatral zarafetle kıyıya serpilmesi gibi içimde söne söne böyle.

"cemre"

cemre bir tasavvur, cemre bir esriğin düşü. cemre rüzgarın sesindeki bin yıl yorgunluğu. cemre benim maksudum.

sanırım kadınlar erkeği kendilerine tapınsın diye yaratıyor. ol ki her adam yüzünde düşen kirpiği düzelten, yakasını derleyen, belki bir sokak başında tek bir bakışla yüreğini elleyen kadınları tanıyor şıkır şıkır titremesinden. bilir mi acaba sevginin dinine bağlanıyor usulca. o halde şarttır sevgilinin putunu yapıp gizlice tapınmak. gittiğin yol ne ise sen o'sundur. esirgeyen ve gözeten ve yüzüme düşmüş kirpiğimi düzelten. cemre.