bugün

dışarıdan bir şey istiyor musun sorusu

böyle bi başlık var aslında. aha şu (bkz: disaridan bir sey isteyen var mi) ama benim anlatmaya çalıştığım şey bu değil..

bu soruyu sorup da 'yok abi sağol, bişey istemiyoruz' cevabını aldığım hiç olmadı. hep bir şeyler istediler! bu yüzden de bu soruyu sorarken hep bi 'ulan sormasam mı' çelişkisi oldu içimde. neden? çok mu cimriyim? hayır. ama ben bir şey diye soruyorum, adamlar en az beş şey istiyor!

bunun bir de, sen sormadan isteyen versiyonu var:

- hacı dışarı mı çıkıyorsun?
+ evet.
- gelirken ekmek ve su alsana. haa bir de sigara al.
+ geç gelirim ben ama
- olsun, beklerim ben...

arkadaşım, geç gelirim diyorum, beklerim diyorsun! ben gelene kadar en temel üç ihtiyaç madden olmayacak, nasıl yaşamayı planlıyorsun ki? bi zahmet kıçını kaldırıver de apartmanın altındaki bakkala in! duyan da köyden şehre iniyorum sanacak!

hiç 'bu adamın parası var mı' sorusu yok tabii. genç insanız aga, icabında beş kuruşsuz kalıyoruz. nezaketen sorulan sorunun niye bokunu çıkarıyorsun ki?

'bakkala deyip çıktı, bir daha da dönmedi' olacak sonra!