bugün

mandıra filozofu

yerli into the wild. sinematogratif olarak ondan çok uzak olsada anlatmak istediği olayı iyi anlatmış bence. insanın aslında olmayan ihtiyaçları için hayatını nasıl mahfettiğini farketmemi sağladı benim. "eğer başkalarının alacağından korkmasak hayatımızdan çıkarmak istediğimiz çok şey var." demiş biri. bütün ömrümüz başkalarının sahip olduğu daha iyi arabaları, evleri, kıyafetleri, telefonları almak için çalışmakla geçiyor. yeminle yazık ediyoruz kendimize. keşke bu gerçeği unutmasam. ama bu filmler de vaazlar gibi, o anda çok etkileniyoruz ama etkisi hızlı geçiyor.