bugün

haydarpaşa garı

bu tren garının yapılış amacını siz değerli okurlara nakletmek istiyorum.
şöyle takvimler 2.abdülhamit zamanını gösteriyor, o yıllar ki almanları amının üstünde fındık kırdığı zamanlar tek adamı oynuyorlar ülkede.
her türlü imtiyaza haizler.
sakarya bölgesi zamanın tarım ülkesinin kalbi, kursaktan geçen bir lokma varsa o da sakarya ovasında yetişen gıdaların saf ama gururlu anadolu insanın emeği sayesinde toplanması ile mümlün olmuştur.
ve almanlar bu sırada senaryomuza dahil olurlar.
derler ki;
aga(argo) biz neden bu saf köylülerin emeğini kendimize hizmet ettirmek için kullanmıyoruz.
üstün alman dimağları oturur 2 dakika bilemedin, almanya saatine göre 48 saniye gibi extreme bir süre de boğaza nazır haydar paşa garını yapalım denir.
o vakitlere baktığımız da devlet, iyi niyetli olsun kötü niyetli olsun. her türlü yardıma muhtaç.
ilk türk toplu iğnesini bile 1926 yılında üretebilmiş bir ümmeti muhammet ile karşı karşıyayız.
evet sen kalk ayağa ner de kalmıştık.
???
evet otur neyse,
he evet,
plan ve proje aşaması tamamlanır ve uzun yıllar değil, alman dehası ile kısa sürede işler hale getirilir.
asıl iş alman menfaatinin doruk yaptığı gizli planlar silsilesinin uygulanışına gelinir,
plan basittir, ne de olsa saf anadolu halkı üç kusura tamah etmektedir.
raylar döşenmiş hazır beklemektedir,
şümendifer de gelince işler başlar.
patatesin vatanı amerikadır ama sakarya da yavru vatanıdır en nihayetinde.
patates tohumları verilir, saf ama gururlu elleri nasır tutmuş olsa da gönülleri pamuk misali hafif ve temiz insanlara dağıtılır, bu miktar sadece bir vagondur.
üretim başlar,
gel zaman git zaman hasat mevsimi gelir.
evet
iyi
okuyun,
bir vagon tohum gönderilir ve karşılığında tamı tamına 300 vagon( üçyüz vagon) karşılık olrak alınır, bu bir sene içindedir.
ve garın yetkili müdürü anılarında yazar,
tren garını bir senede amorti ettik, ve kazandıklarımız cabası,
,
,
ne mi değişti sene yine 20 yy'ın son çeğreğini göstermekte,
almanya bizden 30 bin işçi istemekte.
neden ?
üstün alman ırkı ağır işte çalışmaz, bok temizlemez.
diyerek almanyaya işçilerimiz gider,
düne kadar bizden çaldıklarını almanyaya götürüp, orada bize işlettirip, mamul madde halinde bize satmaları ile sonuçlanmıştır.

şimdi ne mi oluyor,
....................................semeri olmayan eşşeğe binen çok olur............