bugün

şafak pavey

yok şakirtlere ayar verdi, yok akp'ye tarihi kapak yaptı diye politik orgazm geçirenlerden bir cacık olmayacağını bizlere göstermiş olan milletvekilidir.

varan 1: etek giymesine engel olan kişinin bir erkek olduğunu iddia ediyordu ama o kişinin kendi partisinden birisinin, yetmezmiş gibi emine ülker tarhan olduğu ortaya çıktı. gerekçe de o kadar iğrenç ki: pantolon serbest olursa, bu akpliler başörtüsüne de serbestlik isterler. sizin zihniyetinizi atlar tepsin.

varan 2: "başımı açıp kirlenmeyeceğim" dediğini iddia ettiği sevde bayazıt'ın konuşmasında böyle bir cümle kurmadığı gibi böyle bir anlam çıkarılması mümkün olmayan bir tek iması dahi olmadığı da ortaya çıktı. her oltaya gelen sazanlar, bakalım buna ne diyecekler? buyurunuz o video: http://video.rotahaber.com/detay.asp?kat=11821

varan 3: daracık pantolonu, çiçekli türbanıyla çamlıca'nın kuytularında sevgilisiyle öpüşen kızların özgürlüğü meselesi için nasıl rezil bir ruh halinde olduğunu zaten gösteriyor. zamanında binali yıldırım'ın sırf ironi için söylediği ''Boğaziçi'nde kızlarla erkekler çimlerde yan yana oturuyordu, o yüzden iTÜ'yü tercih ettim...'' sözleri yüzünden kendisini yerden yere vuranlar bu kadının da mensubu olduğu parti değil miydi? binali yıldırım bunu söyleyince zorunuza gidiyor da şafak pavey böylesine saçmalayınca niye hoşunuza gidiyor? hoşunuzla zorunuz bile şaşırmış anasını satıyım.

varan 4: kendisi türban demese ölecek hastalığına yakalanmış galiba. türban dediğiniz şey, erkeklerin kullandığı örtüdür. hani şu hindu erkeklerin kafalarına sardıkları bez var ya, ha işte türban onun adıdır. kadınlar türban kullanmaz, kadınların kullandığı şeye türban denmez. kadınların kullandığı şeyin adı başörtüsüdür.

varan 5: turist olarak bile gitmediğiniz afganistan'da yemen'de bilmem nerelerde yıllarca türban takmak zorunda kalan birisi olarak" dediği cümle ise daha beter. cümleyi neresinden tutsan elinde kalıyor. türkiye'yi afganistan'la ya da yemen'le bir tutması mı dersiniz, o ülkelerdeki rejim üzerinden türkiye'yi eleştirmesi mi dersiniz, voleyi çakayım derken topu ıskalaması mı dersiniz, ne derseniz deyin artık. bu kadar uç örnekler yerine, demesini isterdim ki, bazı ülkelerde başörtüsü sorun olmazken bizim ülkemizde çözülmesi neden bu kadar uzun sürdü? ama yok, illa nalına da mıhına da vuracak ya, diğer türlüsü kendisini kesmez.

ben bu hanımı gayet mantıklı birisi sanırdım, öyle bir izlenim bırakmıştı bende. chp'nin içine girdiği değişim sürecinde çok kilit bir rol oynayacağını düşünmüştüm. aslında tahminim doğru çıkmış, birileri değişti ama değişen chp değil, şafak pavey olmuş. o bildiğimiz standart, klişe chp zihniyetine kendisi de kapılmış.