bugün

fasist saldirganliga karsi kitle seferberligi

dönem dönem hortlayan hortlatılan bir olgu olan faşizme karşı halkların birlikte mücadele etmesi durumudur.

maalesef kışkırtmalarla ve belirli insanların halkın duyarlı olduğu noktaları kullanarak halkları provoke etmesi sonucu ülkemizde de son dönemde varlığını tekrar gösteren faşizme karşı başlatılması gereken seferberliktir.

şehitler üzerinden siyaset yapma geleneğinin başlamasından bugüne, özellikle de son 1 yıldır insanların milliyetleri, ten renkleri, kaşlarının yapısı ve kalınlığı gibi konuları sebep göstererek terörist yaftası vuran kişilerin halkın duyarlı olduğu noktaları üzerine basa basa gündeme getirip az önce sayılan fiziki yapılara sahip insanlara linç girişiminde halkı kendilerine alet etmesi, ve bu hareketten sonra da birşeyler becerebilmiş gibi ortaya çıkabilmeleri son durumumuzu ortaya sermektedir.

türkiyede ki son dönem siyasi gelişmeleri ele alarak şöyle bir durum ortaya koyabiliriz.

laik-antilaik çatışması ortaya çıkarılarak seçimler öncesi kutuplaşmanın ilk adımları atıldır, daha sonra bunu destekler şekilde cumhuriyet mitingleri türkiyenin birçok yerinde yapıldı, türkiye cumhuriyetinin içinde bulunduğu kriz durumundan çıkmasını isteyen milyonlar bu eylemlere katılarak gayet iyi bir şekilde tepkilerini ortaya koydular, ama düşünülmesi gereken o eylemlerde yerlerini alan halklar değil o eylemi organize eden kişilerdir düşünceleri ve hizmet ettikleri kişi-kurumlardır. bu eylemlerin hangi olaylardan sonra vukuu bulduğu ve ne şekilde sonlandığıdır.

cumhuriyet mitinglerinden hemen sonra ardı ardına gelen şehit haberleri ve peşi sıra ortaya çıkan linç girişimleri, t-shirtlere saldıranlar vb. seçim şiarları mazot 1 YTL olacak olanların sloganları direk değişerek şehitlerin kanı yerde kalmayacak şeklinde değişmiştir. bu geleneği 1990 lardan beri sürdürenler (yani şehitler üzerinden siyaseti gelenek haline getirenler) ise söylemlerini çok daha netleştirerek şehit politiklarına daha da ağırlık vermişlerdir. hemen akabinde de refleksif eylem çağrısı ve cumhuriyet mitinglerine benzer refleksif terör karşıtı eylemler söz konusu olmuştur. elbette ki insanlara saldırı olacağına bu tarz mitinglerle tepkiyi ortaya koymak iyidir ama bu eylemlerin yine organizatörlerine bakmak lazım gerekmektedir, yine oralara taşınacak halkların düşüncelerindeki saflıkla eylemi orgaznie edenlerin yapılarını iyice bir süzgeçten geçirmek gerekmektedir.

türkiyenin sosyal yapısı gereği her halükarda vatan diye ölebilecek binlerce insan vardır ve bu insanların faşizmle beslenmeleri bu ülke için olası en büyük kaosun sebepçisidir. buna karşı olarak bilinçli bir toplum yaratmak ise çok da zor değildir, herşek okunacak kitaplardan yapılacak tartışmalardan geçmektedir.

faşizme karşı kitlesel bir hareket başlatıldığı durumda faşizmin sonu olan insan ölümleri de duracaktır.