terkeden eski sevgilinin pişman olması

o ilk anlar yaşanılan acıyla laf olsun diye herkes söyler, ''pişman olacak dönecek bir gün..''
insanlar laf olsun diye söylerken sen ölümüne inanırsın. aslında dönmesini, onu affetmeyi hayal edersin. büyük bir hata yapmış ve bunu farketmiş olur mesela.

aradan biraz zaman geçer, hayat onsuz da güzeldir ve mutlu olmaya başlarsın. yine pişman olacağına ve dönmek isteyeceğine inanırsın, ama geri dönmek istediğinde kabul edeceğinden kararsızsındır. belki'dir. belki intikam için kabul edilebilir gibi düşünceler de geçer aklından.

aradan uzun bir zaman geçer, hayat o olmadan daha güzelmiş dersin, affetmek aklının ucundan geçmez. ne halt yiyorsa yesin, umrunda değildir. hislerin sona ermiştir. geri döneceğini düşünmezsin, aklına gelmez o çünkü. onunla ilgili bir şeyler anlatıldığında aklın başka şeylerde olur. o kadar ilgin kalmaz ve o gün gelir.

sana uzun bir mesaj atar. numarayı bir yerden çıkarırsın. ki ilk cümleden sonra pek düşünmeye gerek kalmaz. her şey için pişman olduğunu, seni istediğini, kararlı olduğunu ve büyük hatalar yaptığı için özür dilediğini, nasıl sevdiğini anlatan bir mesaj.

insanın içi burulur biraz. bunu mu bekledim bunca zaman diye düşünürsün. o ilk anlar bu an için hayal ettiğin zafer çığlıkları, zevkten dört köşe olma durumları yoktur.
hatta bir şey yoktur. cevap vermek iç sıkıcıdır. en net cümle kurulur.
''ben artık seni sevmiyorum'' daha onun atacağı mesajlar bitmez. kimi seviyorsun, biriyle misin? vs...

ilk an hayal edilen durum artık sadece can sıkıcıdır. öyle basit, öyle aciz ve güçsüz görünür ki o...

terkeden eski sevgilinin pişman olması böyle bir şeydir, gereksiz.