bugün

türkiye de kitap okuma oranı düşük yalanı

kesinlikle inanmadığım. şöyle açıklayayım:

ilkokula başladın. cin aliler, ayşegüller, nasreddin hoca fıkralarının hücumuna uğruyorsun. kendi cüssen kadar çantan oluyor. bu çantanın içine meşrubat mı koyuyorsun? kitap koyuyorsun. ilkokulun sonuna kadar da böyle. kitap aşağı, kitap yukarı. ömer seyfettin'leri mi anlatayım temel fıkralarını mı?

ilk ve orta okul bitiyor. lise başlıyor. allah'tan kitapları devlet veriyor da sayısından haberimiz yok. kaç tane kitap var kalın kalın. bunun yanına ekle öss fizik, öss kimya, öss coğrafya, bilumum öss kitaplarını. al sana dev gibi bir kütüphane. kitap deyince ille de edebi kaygılar taşıyan kitaplar mı olmalı? fibonacci serisinin nihilistlerin dünya görüşleri kadar önemi yok mu? topraktaki silikat türleri sartre'ın fenomenolojik ontoloji denemesinden daha mı az önemli? ışığın hızını, fotonların enerjisini öğrenip golyadkin'in yaşadığı kişikik bölünmesinden, prens mişkin'in saflığından haberdar olmamak ayıp mı?

neymiş efendim? okumuyormuşuz. hayatımızın yarısı okumakla geçiyor lan.