bugün

köydeyiz; o zaman gözümüze kocaman gelen bir beyaz kelebeği kovaladık, omuzlarımıza konmasını izledik gün boyu akşam üzeri arkadaşlardan biri kelebeğin öldüğünü söyledi hep beraber kendisine güzel bir cenaze töreni yapıp dut ağacının eteklerine gömdük kendisini.

ertesi sabah ilk işim evden fırlayıp mezarı kazıp beyaz kelebeği oradan çıkartmak için bahçeye gitmek oldu ama mezar boştu... gerçekten hiç bir belirti bile yoktu... hala merak ederim; ne oldu kelebeğe?
ölen kelebeği gömmüş ve mezartaşı ayarlamıştım.
kuzenlerimle birlikte ölü bir yılana mezar yapmıştık. ertesi gün mezar yerini kazmaya gittiğimde yılan falan yoktu. babaanneme sorduğumda " yılanın gözü yıldızları görürse canlanırmış " gibi gerçek ötesi bir açıklama getirmişti.
Çocukken hiç mi iyilik yapmamışım lan ben dedirten başlık.
Solucanları parçalayıp onları cennete gönderdiğime inanırdım.
Bayram'da gelen çocuklara ucuz şeker yerine misafir şekerleri vermek.bayramda evdeysem hala yapıyorum.
yazın karıncaların üstüne su dökerdim, serinlesinler ve su içsinler diye.

o nankörlerse hemen ölürlerdi.

ne demişler, iyilik yap denize fırlat!
eski evimin bahçesinde karıncaları bisikletimin selesine koyar gezdirirdim.
Valla en büyük ve tek yaptığım iyilik karincalar için çekirdek kabuğu ufalayip önlerine birakmak sanırım. Bunu da herkes yapmıştır bence.
Daha ziyade küçük hayvanlara işkence türleri mevcut.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar