bugün

film 60 lardaki teknoloji ve bilgi birikimiyle çekilseydi ancak bu kadar olurdur.
saçmalamışlar. hayal yıkıcı film.
bizi çok duygulandıran film. çok yanlış ve eksik var ama olsun. salonu da çok ağlattı.
seyit onbaşının yine güzel canlandırılamadığı film. hayır o mermiyi üç kişi kaldırıp koca seyite verebilecek olsa topa kadar da taşıyabilirler. herkes kenara çekilmiş koca seyite bakıyor. atatürk rolünü canlandıran oyuncu zaten tam bir fiyasko, olur olmadık yerde atatürk'ün fotoğraflarındaki gibi duruşlar verip komik olmuş.
malesef olmamış film. her sahnede bişeyler eksik kalmış. hele o seyit onbaşı sahnesi bir rezalet. yani yönetmene deselerki, şu seyit onbaşı hikayesinin içine sıç anca böyle çekerdi.
eksikleri olmasına rağmen turgut özakman gibi birinin senaryosunu yazmış olması bile izlemek için nedendir.mutlaka izlenilmelidir.
Çakma olacağını düşünürken , belgesel tadında, uydurma hikayelerle abartılmamış güzel bir film bulacağınız Tugut Özakman' ın kitabından uyarlama filmdir.Harika görsel efektler içermesede kahramanlık bilinci ve bugünlere nasıl gelindiğini bir nebze anlatır.
görsel olarak güzel bir film ama içeriği beni memnun etmedi. bazı bilgi yanlışlıkları olduğunu gördüm. Ama Atatürk' ü canlandıran oyuncuyu tebrik ediyorum iyi performanstı.
1915 yılında geçen film. 2607 yılında da 2012 geçen filmler yapılacak ve biz aa o zaman bunlar varmış diyip kahkoholoyloy diye güleceğiz. ama ben o zamana kadar yaşamam sanırım, eğer savaş çıkarsa en önden giderim, ama nereye giderim bilmem. bizim bir komşu var lapsekili rıfat, işte o çanakkale'ye gidiyor yazları, o anlatmıştı bana savaşı, sanki bilmiyorum ben cahilim, cahil bir tanga olacağıma külotlu çorap olurum. böyle filmlere ihtiyacımız var, sinemamızda destanlarımızı görmek istiyoruz yetkililer ettenşın.
turgut özakman kitabıdır. oldukça da güzeldir fakat bir çanakkaleli olarak söyleyebilirim ki izlediğim ve izleyebileceğim en kötü uyarlamalardan biridir. hem yazarına hem de tarihimize büyük bir ayıptır.filmin sonuna kadar çenemi kapatmakta zorlandım. o koca seyid sahnesi nedir arkadaş bana bir açıkla, bizim bildiğimiz seyid'in tabyasına top düşer tanıdıkları, arkadaşları, silah arkadaşları, şehit olur o da sırtlar götürür fakat filme bir bakınız arkadaşları alkış tutuyor hadi adamım yaparsın diye hiç mi fikriniz yok gerçekte olanlarla.
an itibariyle izlediğim belgesel tadındaki film. yok görsel kötü, yok imdb düşük dediler. görselide sikimde değil, imdbside. ağla ağla helak oldum cumartesi sabahında. görsellik bekliyorsanız ne biliyim matrix izleyin, avatar izleyin. yok ben atalarımın kahramanlığını, ölüme bile bile gittiğini, vatanı namusu kabul ettiğini görmek istiyorum diyorsanız çanakkale 1915'i kesinlikle izleyin.
eksikleri ve hatalarına karşın izlenilebilecek bir filmdir.

filmin bazı sahneleri gerçekten muhteşem olmasına karşın özellikle türk komutanların strateji ve taktik konuları konuştukları sahneler seksenlerin tiyatrolarından bir adım bile önde değil. atatürk'ün güçlü kişiliği işlenilememiş. atatürk'ü gören biri tedirgin bir onbaşı izliyor sanki.

müttefiklerin çıkartma sırasında verdikleri ağır kayıplar iyi işlenmemiş. adamlar sanki elini kolunu sallaya sallaya karaya çıkıyor. türk askerlerinin çok usta nişancılar olmaları es geçilmiş. sanki türk askerleri ellerine ilk kez silah almış ve düşman yaklaşmasın diye rasgele ateş ediyor.

ve en önemlisi bazı sahnelerde çalan bir müzik var ki cesur yürek film müziğinin neredeyse birebir aynısı. sanırım aceleye getirildi, yoksa böyle bir filmde böyle bir hata yapılmamalıydı. filmdeki türküler ise çok daha iyi yorumlanabilirdi. şöyle tok sesli birileri okusa çok daha iyi olurdu.

her şeye karşın izlenilebilecek bir film. özellikle filmin son sahnelerinde türk ordusu taarruza geçerken 7 sancağın tepede nazlı nazlı dalgalanması çok hoşuma gitti. ve en önemlisi pek çok eksiğiyle birlikte çanakkale savaşı hakkında şu ana kadar yapılmış en iyi yerli film. daha iyisinin yapılması dileğiyle.
kesinlikle izlenesi film. şimdiye kadar yapılmış(kaç tane yapıldıysa) en iyisi diyebilirim . milli şuurun genç nesillere aktarılmasında önemli bir film.
çok ama çok eksiklikleri olan bir film.

çanakkale savaşı bir destandır... 1915 yılında tarihin hiç bir döneminde görülmeyen bir savunma savaşı yapılmıştır. bu savaşta ne koç yiğitler şehit oldu, ne gözü kara cengaverler gazi oldu... yurdun her köşesinde analar feryat figan türküler yaktılar.... kimi askerler kol bıraktı çanakkale'de kimileri bacak, kimileri baş bıraktı, kimileri devasa gövdelerini bıraktı çanakkale'de... yurdun savunması öyle kolay olmadı...
cephe gerisinde yokluktan var ettikleri ilaçlarla yaralı askerleri tedavi etmeye çalışan anadolu kadınlarının hakkı nasıl ödenir bilinmez... ya yurdun her köşesinden gönderilen yiyecek, giyecek yardımları...
anadolu kadınının, kendi eliyle yaptığı çoraplar, kazaklar, montlar... bunların hakkı nasıl verilir.

evet, filmi izledik. böyle bir film yaptıkları için başta yapımcılara olmak üzere, yönetmene, oyunculara, set ekibine canı gönülden teşekkür ederim. ama malesef film çok ama çok eksik...

çanakkale'de yazılan destan daha bir görkemli, daha bir duygulu anlatılabilirdi.

koca seyit'in o top mermisini kucaklayıp götürmesi ve etrafında ona bakan diğer askerler malesef üzmüştür... bu iş böyle olmamalıydı. koca seyit o mermiyi tek başına götürebiliyorsa diğer askerler orda ne beklemektedir. insan o merminin bir ucundan tutmaz mı?
koca seyit mermiyi götürürken ağzından akan kanlara bakacağınıza merminin ucundan tutun be kardeşim. aslında buradaki feryadım oradaki askerlere değil tabiki. biliyorum ki oradaki askerler böyle bir şey yapmadılar. koca seyit tek başına iken götürdü o mermiyi. yani etrafında bu kadar asker yoktu. buradaki anlatmak istediğim şey, filmin vasatlığı tabiki. destanın filmini yaparken böyle sahneleri iyi kurgulaman gerekli...

yinede her şeye rağmen teşekkürler. inşallah böyle yapımların devamı da yapılır...
bir tarihin yeniden yazıldığı yerdir.
faşist duygular barındırıyormuş gibi yapıp faşizm üstü duygular barındıran film.

izlemeyin, izlettirmeyin.
yaş sınırı var mı merak ettiğim film. çocuklar için kanlı sahneler falan.
izleyenlerden yardım beklemiyor değilim.
malum 18 mart geliyor ve çocuklara bu filmi izletmek istiyorum.
bu film'in yapiminda ve yayininda emegi gecenlerin hepsini allah'a havale ediyorum ve yaparken akillarindan ne gectigini cok merak ediyorum. bu kadar büyük ve derin bir konuyu ve bir devletin en büyük savasini anca bu kadar rezil edebilirdiniz. her sahne sonrasi siyah'a gecis nedir allah askina? ilk defa film kesen birisine versen anca yapar böyle bir sacmaligi. efektler desen discovery channel'de yayinlanan savas belgesellerinde bile daha iyi efektler mevcut. senaryo ve diyaloglar desen ayri bi rezillik. hele bir seyit onbasi sahnesi var ki evlere senlik.

amatör birisine basmislar parayi o da böyle bi sacmaligi piyasaya film diye sürmüs. nasil olsa milliyetci ve komedi filmleri türkiye'de gise yapiyor. iste türk sinemasi'nin özeti.
o mermi taşıma sahnesi kadar sacma sahne gormedim hiçbir filmde.

Ulan 10 kişi bakıyor bir kişi taşıyor ya, bu kadar aptal bir sahne olur anca.
turgut özakman ın "diriliş" adlı kitabından uyarlanan film.

Izlemek isteyenler için tavsiyem fazla savaş sahnesi beklemeyin, genel olarak film duygusal bir havada ve o anki haleti ruhiyeyi yansıtma çabasında ama savaş sahnesi olmadan savaşı anlatmaya çalışmak ta zor olmuş açıkçası.

Ben pek beklediğimi bulamadım. Zaten aşağıda yaptığım eleştiriler de bu beklenti üzerine, fakat biraz önceki tavsiyemi dikkate alıp izlerseniz yine de izlenebilecek seviyede bir film.

Not: yazının devamı spoiler içerir, izlemeyen okumasın.

Kitapta anlatılan birçok detay filmde yer almakta.

filmin geneli ikili diyaloglar, cephe gerisi, savaş sürecinde alınan kritik kararlar, gelişmelerin türk ve düşman tarafındaki yankıları üzerine kurulu.

Deniz savaşı, kara savaşlarına göre görsel olarak daha fazla desteklenmiş fakat filmin grafikleri seviye olarak düşük kalmış. Gemiler, top atışları, patlamalar animasyon kalitesinde ve gerçeklikten biraz uzak. figürasyon ise yeterli değil.

Bu da filmin bayağı düşük bir bütçeyle çekildiğini göstermekte.

Kara savaşlarında ise çarpışma, çatışma vs. Sahneleri neredeyse yok. Bu bölüm genel olarak siperlerde işlenmiş. Neredeyse tek taraflı bir savaş gibi.

Filmde Anafartalar savaşları kısmı ise tam bir facia. Zaten film de bu noktada birden bitiyor.

Bir arkadaş benden önce yazmış seyit onbaşı nın top mermisini sırtladığı sahneyi. Aynı şeyi ben de düşündüm. Etrafta onlarca kişi var, seyit onbaşı mermiyi tek başına sırtlıyor. Benim bildiğim tabyaya isabet eden düşman mermisinin akabinde orada sadece 3 kişi canlı kalıyor ve topun vinci hasar görüyor. Bunun üzerine seyit onbaşı mermiyi sırtlayıp topun yanına çıkarıyor.
çanakkale filmleri içinde en güzel ve en gerçekçi olanıdır.
Gerçekten çok güzel bir film izlemeyenlere tavsiye ederim. Başından sonuna kadar ağladım gerçekten çok duygulandım. ne zorluklarla almışlar bütün şehitlerimizin ruhları şahd olsun.
doğruları anlatan film.biz seyit onbaşı kimse yok diye tek başına mermileri taşıyor biliyorduk etrafında hadi aslanım diye tezahurat yapan çekirdek çitleyen askerler varmış. mal film.
oyuncuları berbat olan film. yahu herşey yapay. adamın oturuşu bile yapay! hiç uğraşılmamış bir film. zamanımı boşa harcıyordum az kalsın. izlemeye kararlıysanız çizgi filmini izleyin, kat be kat sağlamdır filminden. *

(bkz: kaşını aldıran çavuşun ibne gibi konuşması)
Canakkale 1915 FULL FILM- 720p (HD) izleyebilirsiniz.
http://www.youtube.com/watch?v=KWvJRo1gFHU
ermeni tehcirleri sayesinden kazanılmıuştır bir bakmıa...