bugün

insan alışınca vazgeçemiyor gerçekten. Özgürsün rahatsın hesap verme derdi yok belki bu yaptığım şeyler bir kaçıştır bilemiyorum. Ama yalnızlığa alıştığım gerçeği yadsınamaz.
Yanlış bir kalabalığın içinde bulunmaktan, daha mutlu eden durum.
dünyanın en büyük bağımlılığıdır.
sürekli olmayınca güzel olandır.
Uzun zamandır yaşadığım ve artık ziyadesiyle bunaldığım durumdur.
"Sen ne diyorsun ya? Ben geçen ölüyorum sandım yalnızlıktan..."
Öldürür. Ve öleceğiz.
Tanrı'ya özeldir.
Tek kişik değildir. Yalnızlık hayatın ta kendisidir.

Ben her yerde ve mekanda yalnızım. insanlarla eğlenirken bile. Etrafında kaç kişi olursa olsun yalnızlık ceptedir. Matematikteki boş küme gibidir. Her kümenin elemanı, her ortamın ögesidir.

Tefekkür ederken de yalnızdır insan. Tefekkür etmek var olmaktır. Yalnız düşünür her insan. Kafasında sadece kendi düşüncesi vardır. Yalnızlık zorunludur bu bakıma.
Yalnızlık, yaşamda bir an,
Hep yeniden başlayan…
Dışından anlaşılmaz.
Ya da kocaman bir yalan,
Kovdukça kovalayan…
Paylaşılmaz.
Bir düşün’de beni sana ayıran
Yalnızlık
Paylaşılsa yalnızlık olmaz.
Hep hissedilen ama bir türlü olunamayandır.
Anlatılmaz , yaşanır.

Bayram günü sözlükte takılmaktır , bayram mesajı bile almamaktır.
Yalnızlık, milyar nüfuslu dünyada bir başına kaldığını düşünmektir.
Yalnızlık, kalabalığın ortasında sessizliğin sesini duymaktır...
Ve yalnızlık, sürekli hata yapmaktır.
Hayatına seni hak etmeyen insanları “yalnız kalmamak” adına almaktır.
Onlara hak etmedikleri değeri vermektir, onları adam yerine koymaktır...
Yalnızlık, yalnız kalmaktan korkmaktır aslında...
Yalnızlık duvarlarla konuşmaktan korkmaktır...
Başını koyup ağlayacak bir omuzu gerekli gereksiz aramaktır yalnızlık... Ararken; omuz yerine, taşlara başını yaslamaktır yalnızlık,
taşları omuz sanmaktır...
Sonra o taşların altında kalmaktır yalnızlık,
o taşların canını yakmasıdır...
Ve bir gün, avaz avaz bağırarak,
kapıları tekmeleyerek
ağlayıp sonunda kendine gelmektir yalnızlık...
Kendine gelip yaşama yeniden sarılmaktır...
Yalnızlık, yalnızlıktan korkmaktır aslında... Yoksa yalnızlık korkulası değildir.
porno izlemektir.
Uludağ sözlüğe her girişinizde arkanızda duran sebeptir.
ahmet mümtaz taylan çok güzel anlatmıştır.
https://youtu.be/crwRaQ5HdDw
“yalnızlık.. yalnızlık gece ayazında sabaha kadar beklemek gibidir. ısınmak için güneşin doğmasını beklersin ama o güneş hiç bir zaman doğmaz. yalnızlık bulmadığın sevgiyi başka yerlerde aramak gibidir. ne yaparsan yap onu bulamayacağını bilirsin ama yine de denemekten vazgeçmezsin, onun boşluğunu hep başka şeylerle doldurmaya çalışırsın.yalnızlık aynı havayı soluyup da bir türlü yan yana olamamak gibidir.. aldığın her nefeste onun kokusunu duymak istersin ama yapamazsın. aldığın her nefes ciğerini acıtmaya başlar. yalnızlık dediğin eski bir sandalyenin gıcırdamasıdır yalnızlık..”
(bkz:   leyla ile mecnun)
görsel
birini aradığım yok aslında,
kendi kendime rakı içmeyi öğreneli uzun zaman oldu,

artık yedi yıldır alıştım gelip geçmeyen yalnızlıklara,
evim sessiz gelmiyor bana kafamın içinde hep koşturan, konuşan bir çocuk var,
hayali bir sevgili yaptım kendime prenses azize karolina diyorum.

tuzlugu uzatır mısın diye sesleniyorum,
çay yapayim balkonda içeriz,
Sana nazım'dan "hoş geldin kadınım" şiirini de okurum.

Ya da yıldızlara bakarken neruda' dan "hüzün şiiri" ni müşfik Kenter gibi okumaya çalışırım.

Evde sessizlik olmaz dedim değil mi.
Kadın terliği aldım iki çift, biri siyah önü açık, üstünde küçük bir kedi tüyü var. Biraz da topuklu (hani evde gün düzenlenir de, komşularını çağırır, bana telefon açar, şu şu eksik gelirken getirirmisin hayatım dersin diye).

Diğerini kırmızı stiletto benzeri aldım.
işte karı koca misafir gelir bir kahve içmeye, benimki kırmızı stiletto giyer misafire siyah terliği bırakır.

Salatanın tuzu ve limonunu bırakırken, yıllar önce yaptığım gibi kıvam tuttururum.

Ama şimdi prenses azize karolina' ya soruyorum,
"Ekşisi nasıl olsun"
Genelde farketmez dediğini duyar gibiyim.

Hiç yalnızlık çekmiyor hiç yalnız yatmıyorum.

Bursa yününden iki yastığım var.
Ben yatağın sol baş ucunu seviyorum.
Yastığımı bolca şişirip kafamı koyduktan sonra öbür yastığı sol yanıma uzatıyorum,
Yüz üstü yatarken elimi bırakıyorum üstüne.
Açık parfümcüden Chanel 5 aldım, pek benzemese de orijinaline yine de kadın kokusu olduğu belli.
Sol yanımdaki yastıkta Chanel 5 kokuyor.

Bir de pembe diş fırçası bıraktım banyoya,

Ben ara sıra prenses azize karolina' ya kızıyorum,

Neden diş macunu tüpünü ortadan sıktın diye,

Yani günler yalnız geçmiyor..

"Şiiren"
Koskoca dünya da küçücük hissetmektir.
görsel

https://m.youtube.com/watch?v=-YA3GgzYiuU

“Yalnızlık zor yalnızlık
Her yiğidin harcı değil sevgilim
Gurbetin ıssızdır geceleri
Yar teninin sıcağına hasretim

Off off... Arada aşkın hatrı olmasa
Off off... Durmazdım inan buralarda..”
Sonunda kafayi iyice yedin hadi hayirlisi. Ama mustehak mustehak bizlere. Yanlizliktan kusarız ama inadimizdan asla vazgecmeyiz. Valla ben kendi adima söyleyeyim artik benim verdigim degeri hakketmeyecek insan için onurumu ve gururumu onun ayaklarinin altına sermeyeceğim. Gerekirse yanlizliktan öleceğim. Ben değer verdikce onun kicinin kalkmasina musade etmeyeceğim.
güzeldir ama tadında yaşamak gerekir. fazlası kişilik bozukluğu yapar. yürürken kollarınızı sallamamaya başlarsınız. Bu ise içe kapanıklığın en güvenilir göstergesidir.
Yalnızlık dozunda güzeldir. Sürekli hale gelmesi depresyona sürükler.
mal mal yaşamaktır kimse kusura bakmasın. ne dışarı çıkasın gelir ne tatile. evde oturursun öyle boş boş her günün hemen hemen aynıdır insan tek başına ne kadar farklı bir şey yapabilir ki zaten? herkes bir şekilde ilerler ama sen yıllar geçse de aynı yerdesindir zaten başka yere gitsen de bir şey değişmeyecektir sonuçta hayatta hiç kimsenin umrunda olmayan birisindir ne yaparsan kendine işte onu da yapsan ne olur yapmasan ne olur açık ve net.
Ne de güzel demiş Cem Adrian :" öldürüyor seni öldürüyor beni.."
Zaman geçsin diye alsancak'ta konuşacak anketör kovalamaktır.
alışıldığı zaman hayata birini almanın çok zor olacağı bir his. evet, birçok kişi yanında bir arkadaş, hayatı beraber sırtlayabileceği birini ister ancak tüm bunları kendiniz yaptığınız zaman yanınıza gelen kişi size yük olabiliyor.