the man from earth

tek bir odada milyonlarca dolar harcanmadan yapılabilecek en iyi filmdir. kesinlikle izlediğim en iyi filmlerden . şiddetle tavsiye ediyorum. aksiyon manyakları hariç.

kendini izlettiren bir film.

herkes demiş bir kaç gün kendime gelemedim bilmem ne falan.

bende izledikten sonra garip oldum mu? evet ama etkisi uzun sürdü mü? hayır.

--spoiler--
kurgu çok güzel evet ama herkes diyor yok işte her şeyi sorgulatıyor, dinleri bile bilmem ne falan.

adam zaten genel olarak hıristiyanlık inancı üzerinde duruyor ve hıristiyanlık üzerinden kurgu yapmak çok ama çok mantıklı.

çünkü değiştirilmiş bir din ve bir çok kavram karmaşası var. hıristiyanlık' da ki isa algısı bile farklı hatta yanlış tanımlandığı, yanlış tanıtıldığı bile söylenebilir.

eğer aytunç altındal' ı takip ediyorsanız dediklerimi daha iyi anlarsınız. senarist çok zeki bu yüzden hıristiyanlık üzerinden giderek dinlerin hepsinin insanlık uydurması olabileceği kurgusunu benimsemiş.

ben burada bi savunma yapmıyorum hani filmden sonra her şeyi sorgulamaya başladım diyorsunuz ya işte bende bunu sorgulayarak bir mantık oluşturuyorum.

senarist madem böyle bir kurgu düşündü diğer dinleri de bunun içine katabilirdi ama islam ile ilgili tek bir kelime bile geçmedi filmde çünkü islam' ı çürütüp insanların kafasında din olgusunu sorgulatması imkansız.

dediğim gibi adam çok zeki hıristiyanlık üzerinden çok güzel bir şekilde kurgulayarak gitmiş. hem çürütmesi kolay ve insanların kafasında " lan acaba? " algısı uyandırabilecek hem de mantıksız bir durum ortaya çıkmayacak. şimdi burada diyebilirsiniz istese islam üzerinden de gidebilirdi falan filan diye ama yok öyle bir şey.

dediğim gibi senarist zeki müslümanlıkla ilgili bir şeyler çürütmeye kalksaydı bunda başarısız olacağı için " zaten değiştirilmiş bir din var ve ben bunu kullanmalıyım" diyerek iyi iş yapmış.

filmi tamamen bir farklılıkla bitirelim diye güzel bir fantezi yaparak sonlandırmışlar.


--spoiler--

son olarak eğer öyle dinlediğiniz, izlediğiniz şeyler düşüncelerinizi bir anda değiştiriyorsa ve bir anda kendinizi düşünceler havuzunda, ikilemler içinde bulan bir tipseniz izlemeyin. yok benim kendime göre düşüncelerim, fikirlerim vardır diyorsanız eğlenceli vakit geçirmek için izleyebilirsiniz. arada bir fantezi dünyasına girmek hoş olabiliyor.

iyi bir fikriniz olduğunda büyük bir bütçeye ihtiyaç duymadan harika bir film yapılabileceğini gösteren film.

filmi indirmeye gerek yok sadece alt yazısını okuyarak izleyebileceğiniz mükemmel ötesi film. senaryosunda zerre hataya yer yok, bazı sahnelerde acaba demeniz mümkün. özellikle sonu mükemmell. (özellikle iki L ile yazdım)

izlerken beyin jimnastiği yaptıran, bir kez daha izleme isteği uyandıran, iyi ve orijinal bir senaryonun sinemadaki önemini ispatlar nitelikte bir film.
bilimin ve inancın sınırlarında gezinip, yaşamı, ölümü, zamanı sorgulatıyor. bunu yaparken de izleyeni merak duygusunun etkisiyle içine çekiyor. ön-yargıları yıkılınca ne kadar kandırılabilir, şaşkın ve çocuksu bir eşitlikte olduğumuzu hissettiriyor. sorgulamadan kabul ettiğimiz tüm değerlerin doğru sorular karşısındaki kırılganlığına dikkat çekiyor. her şeyin bilim ile açıklanamayacağı düşünülebilir fakat inançların da mantık çerçevesinde sorgulanması gerektiğini düşündürttü bana.* cevaplardan ziyade soruların filmi. *
oyunculuklar mükemmel olmasa da abartılı olmadığı için kurtarıyor. hikayenin çekiciliği baskın çıkıyor. üzerine uzun uzun konuşulup, tartışılabilir tarzda bir film, daha çok şey anlatılabilir hakkında. o yüzden en iyisi siz de izleyin derim. ayrıca filmin süresi kısa; her güzel şey gibi çabucak bitiveriyor. ve bi de daha güzel bir son yapılabilirdi diye düşünüyorum. tavsiye ederim.

çok kral filmdir. nefes almadan izlenir.

ölmeden önce izlenilmesi gereken film.

14000 yıldır yaşadığını iddia eden bir akademisyenin arkadaşlarına bunu açıklayışını anlatan film.
harika bir senaryosu olmasına rağmen yeterli ilgiyi görmemiştir.

http://www.imdb.com/title/tt0756683/

(bkz: reserved)

sıfır bütçeyle çekilebilecek en iyi filmlerden biri
Bir diğeri için (bkz: 12 angry men)

kapak resmi ile içeriğinin alakası olmayan film

ateizm propagandası yapan bir film. din konusuna girene kadar güzel, akıcı gidiyodu. dinle ilgili soru sorulup isa olduğunu söylediği andan itibaren sadece nasıl bitecek diye izledim. bu propaganda için islamiyet'i kullanamazlardı. hem hitap edilen kitle açısından hem de kuran'ın bozulmayışından dolayı. hristiyanlık zaten bozulmuş yüzlerde farklı incil içinden ayıklanmış 4 incil vs. düz mantık olarak asıl hedef islamiyetti. isa gerçek değilse yani peygamber değilse doğal olarak islamiyet de çürüyecekti.

özet olarak öyle kesin izleyin diyeceğim bir film değil. tek mekanda geçiyor. hatta çoğu yerde sıkılabilirsiniz.

tek maksadı allah yok din yalan demek olan, ve bunun için de filmin başında kendine yol yapan sikik birfilm. olum bunu yıllar önce hasan mezarcı söyledi, kimse inanmadı, adama meczup dediler, taşağa aldılar. 14.000 yaşında bir adama dinden başka soracak soru yok mu? bide demiyor mu her aoruya mantıklı bir cevabı var diye. ne sordun da cevap verdi amk? sordun mu edison, tesla ya nasıl kazık attı diye?

siktirin gidin amk. tam bir ergen filmi. ateistliğe giriş 101 dersi gibi.

Bir grup insan taşınan arkadaşlarına veda etmek için bir oda da toplanırlar ancak taşınan arkadaşları öyle tuhaf şeyler anlatmaya başlar ki hepsi onun delirdiğini düşünmeye başlar. Film gerçekten alışılmışın dışında ve ilgi çekici özellikle sonuyla herkesi şaşırtacağı bir gerçek.

turk sinemasının en büyük eksikliğini bütçe kıtlığı olarak görenlere atılmış bir tokatdir bu film. otuz tane araba parçalayarak dahi bu kadar ekrana kitleyemezlerdi beni.

çok parlak bir fikirden çıkarılmış ortalama bir propaganda filmi...

insan hayatına yön verecek kadar etkileme potansiyeline sahip film.

tek mekanda geçen mükemmel filmler diye sorarsak akla gelecek ilk filmlerdendir. başta önyargılı olabilir insan. tek mekanda konu ne kadar süreklilik gösterir ki diye. ama öyle olmuyor işte. her türlü konuya değinerek harika açıklamalar yapıyorlar filmde resmen. tek belki de kötü yanı o son sahneydi. biraz gereksiz oldu gibi gelmişti bana.

2007 yapımı olup kurgusu, renkleri,senaryosu kısaca her şeyiyle izlemeye değerdir. aynı zamanda uzun zaman sonra tarafımca izlenen en güzel filmlerdendir. ımdb'den 8 puan almış ancak birçok kült filmi alt edecek potansiyeldedir. önerilir. izleyiniz efendim.

üstüne konuşmak istediğim filmdir.

tek mekanda , sakin sessiz , daha çok konuşmalar ve fikirler üzerine geçen bir film. ben begendim ama aksiyon hareket vs sevenler izlememeli.

tek bir odada geçmiş olması sadece diyaloglardan ibaret olsa bile mutlaka izlenmesi gereken sadece 8 oyuncuyla harika bir film çıkartılan düşünenin düşüncesinin güzelliği denecek daha önce düşünemediğiniz için hayıflanacağanız bir film.

--spoiler--
-Saatler zamanı ölçer ama.
+Hayır, saatler kendilerini ölçer. Bir saatin referansı, yine başka bir saattir.
--spoiler--

Millet bu kadar ne bulmuş anlayamadigim filmdir. Eleman bir saat anlatıyor sonra şaka yaptım diyor sonra en tuhafi da aklı başında okumuş etmiş abiler ablalar anything is possible diyerek soru sormaya devam ediyor. Benim bir arkadaşım dese bak ben isayim 14.000 yıldır da yaşıyorum tutar çocuğu bir mektebe götürürüm kendine gelsin diye soru soracağima.

2007 yapımı, kurgu açısından '12 angry man' in yandan yemişini andıran sözel filmdir. kafasında varlık, madde, tarih ve bilgi bilim alanlarında soru işaretleri olan bir insanın "la dur bundan bir film çıkar" öngörüsü ile yazıp canlandırıldığı çeşitli alt metinleri olduğunu düşündüğüm yapıt. eğer zaman zaman sizinde aklınıza bu tarz ontolojik problemler takılıyorsa izlemekten zevk alabilirsiniz. zira film esasen insanın kendi doğru bildiğine inandığı bazı temel inançların sorgulanmasını ve bu inanışların zaman içerisinde nasıl hakikat haline geldiğini başarısız bir şekilde de olsa anlatmaya çalışmış. ne yazık ki filmin satılma korkusu yüzünden bu tarz sağlam konulara çok girilememiş. Gel gelelim "abi ne yoracam la kafamı böyle manyak fikirlere" insanlarına filmi zaten tavsiye etmem, akılları bulanmasın, mutlu bir şekilde 'carpe diem' hakikatine göre uygun adımda yaşamalarına devam etsinler.