bugün

daha üç gün önce keşfettiğim, eski bir frp'ci ve oldum olası rockçı olan bana yuhlar olsun dediğim inanılmaz güzel bir parça... dinleyince her nerdeyseniz 'far from' olunan ozanlara ağıt ;)
live milan versiyonunda izleyicilerin soliste fırsat vermeden şarkıyı hep bir ağızdan söylemeleri nefistir, şarkının güzelliğine güzellik katar.
alır götürür, getirdiğinde ise huzurusundur.
blind guardian'la tanışmamı sağlamış, her dinlediğimde hansi kürsch'ün tüylerimi diken diken ettiği mükemmel şarkı.
adamı paçalarına kadar hüzüne batıran şarkıdır bu. alıııııır,götürür.
in the forest versiyonu için ne kadar söz söylesek azdır aşmış ötesi parçadır.
mistik bir havası vardır.
Başındaki akustik performansı ile uzun süre zil sesim olarak kalmış ve ne zaman sakinlik arzulasam açıp dinlediğim parçadır. Solistlerinin operatik vokalleri çok başarılıdır ve bu gruba bir artı puan ekler.
single versiyonu müthiştir fakat live versiyonları daha da dinletir. Melodileri ve sözleriyle grubun unutulmayacak bir şarkısıdır.
bu kadar boku çıkarılan bir başka eser var mıdır bilemiyorum. bırakın da bir özleyelim lan.
the hobbit bölümü diğerinden daha sağlamdır. ancak sert soundu itibariyle hitap ettiği kitle diğerine nazaran daha kısıtlıdır. geri kalanlar için daha bir özeldir the bard's song - the hobbit.
alıyor götürüyor çoook uzaklara...
bu ne şarkıdır ulan dedirten şarkıdır. hey siz rock severler! şu soloyu dinleyin; http://www.youtube.com/watch?v=Zklqr1xj32Q
gitarların seviştiği şarkı. yeni versiyonu daha iyidir. yalnız dikkatimi çeken bir şey var live olarak izlediğinizde youtube'da ses bir ara kaçıyor vokalde. buda benim gibi ''adamın ne güzel sesi var'' cümleleri kuran insan evlatlarını bir an için hayal kırıklığına uğratıyor. ama değişen bir şey yok adamın sesi hala güzel, hala iyi. *
kendinizi gizemli, şaşırtıcı ilgi çekici bir ormanın içinde hissetmenize neden olan şarkı. bindguardian ın diğer adıdır the bard s song.
masaüstü frp oynarken * dinlendiğinde fena gaza getiren bir şarkıdır. hele ki o oyunu bard olarak oynuyorsun tadından yenmez. ancak illa oyun oynarken değil he an dinlediğinizde bir duygu kabarması olur.
kötü günleri hatırlatsa da dinlememeye kıyamadığım şarkı. yeni versiyonu da daha bir koyucu olmuş. ortaçağ ingiltere'sinde hissettiyor çok fazla.
hani bazen bir müzik dinleyip ona kendiniz sözler uydurursunuz ya işte herkesin kendi izleriyle hissetiği bir şarkıdır.

--spoiler--
tomorrow will take us away
far from home
no one will ever know our names
but the bards' songs will remain
tomorrow will take it away
the fear of today
it will be gone
due to our magic songs
--spoiler--

--spoiler--
yarın bizi alıp götürecek
evden uzak bir yere
hiç kimse bizim isimlerimizi bilmeyecek
ama ozanların şarkıları var olacak.
yarın onu alıp götürecek
bugünün korkusu
gitmiş olacak
bizim sihirli şarkılarımız yüzünden.
--spoiler--

--spoiler--
işte hayat iste özgürlük.
kırıp kurtulmazsan zincirlerinden
mutlu mu olursun, mutluymuş gibi mi davranırsın.
iyi düşün bir yerde hayaller bir yerde seni esir eden tutkular.

ve sen yarını hayali ederken bugün giden gemileri kaçırıyorsun.
korkuyorsan geride bıraktıklarından,
korkma. çünkü onlar senin mutsuz olmana aldırmıyorlarken ,
ve birgün seni yanlarında olsan bile bırakacaklarsa
sana düşen tek bir şey var o da korkmamak.
--spoiler--

(bkz: şahsi hissiyat)
şarkı değildir o. başka birşeydir. marştır, ilahidir, duadır.
ifenim kendisi telefon melodim olmaktadır.

bi deneyin bak çok güzel oluyor.
tomorrow will take us away
far from home
no one will ever know our names
but the bards' songs will remain
tomorrow will take it away
the fear of today
it will be gone
due to our magic songs

sözlerine eşlik ederken bulur insan kendini.

blind guardian'ın, tema olarak da kabul ettikleri "yüzüklerin efendisi"ne, en çok yaklaştıran şarkıdır. etkileyicidir.
canlı bir şekilde dinleyip söylemek herkese nasip olsun dediğim blind guardian'ın aşmış şarkısı.
şimdi...
hepiniz biliyorsunuz ozanların şarkılarını
saatler sonra...
gözlerimi yumacağım bu hayata
belki bir gün buluşabileceğimiz
çok, çok uzak bir dünyada
ama önce,
dinleyin!
gecenin aydınlığına yazdığım şarkımı
hadi, öyleyse,
söyleyelim ozanların şarkılarını!

"yarın bizi alıp
evimizden çok çok uzaklara götürecek
kimse bilmeyecek bile adımızı sanımızı
ancak baki kalacak ozanların şarkıları

ve yarın
içimizdeki korkuyu alıp
çok çok uzaklara götürecek
bizim şarkılarımız,
sihirli şarkılarımız sayesinde"

aklımda yalnızca tek bir şarkı kaldı:
çok uzakta ömrünü geçirmiş
yürekli bir adamın masalları...
şimdi...
ozanlar söylemeyi bıraktılar şarkılarını
ve ayrılık vakti geldi çattı
hiç kimse size
bu hikayeyi anlatan adamın adını sormamalı

"yarın bizi alıp
evimizden çok çok uzaklara götürecek
kimse bilmeyecek bile adımızı sanımızı
ancak baki kalacak ozanların şarkıları

ve yarın
akla kara ortaya çıkacak elbet
o yüzden gerek yok korkmana
karanlıkta ve soğukta
çünkü
baki kalacak ozanların şarkıları
sonsuza dek..."

düşüncelerim ve rüyalarımda
hobbitlerin, cücelerin ve insanların
ve hatta elflerin şarkıları
daima aklımda
gel sen de hadi, kapa gözlerini
sen de görebilirsin onları inan ki!
(bkz: yılların eskitemediği şarkılar) slow diyenlerden ziyade daha çok gaz bir şarkıdır.

Bunu seven bunu da sevdi; (bkz: the downeaster alexa)
sözleri ezbere bilinen şarkılardan.