bugün

işin var ya da açmak istemiyorsan meşgule alacaksın, ki cevap vermiyorsa niye zorluyorsun bir de bu var. *
kimseye tahammül edemediğim zamanlarda severek gerçekleştirdiğim en doğal hak.

arayan kişinin önemli bir şey söylemeyeceğinden eminsinizdir. hastalık, ölüm vs. olmadığı sürece, saçmasapan dertleriyle kafanızı şişiren ya da sadece işi düşünce aradığını bildiğiniz insanlara cevap vermek istememek özgürlüktür.
telefonu var diye bakmak zorunda olmadığını bilen kişidir. canının istediğini yapar. hatta ben bazen komple kapatıyorum, kimseyle konuşmak istemiyorsam.
birinin telefon numarasına sahip olmanız onu istediğiniz zaman arayabileceğiniz anlamına mı geliyor?
''ee madem numaranı verdin; o zaman ben aradığımda açılacak arkadaş o telefon'' mantığı nerden peyda oldu?
ev adresimi biliyorsun diye istediğin zaman çıkıp gelebilir misin?
arkadaşlarım böyle trip atmayı nerden öğrendi?
kabartma tozu pastayı ne kadar kabartır?

işin düşsün ara, sıkıl ara, sıkış ara, manitanla tartış ara, barış yine ara, saçma sapan bişi sormak için ara, moralin bozulsun ara, mutlu ol ara, sabahın köründe - gecenin zifirinde ara, aklına esince ara... ve bunların hepsinde de karşındakinin seni eğlemesini umarak yap bunu.
belki önemlidir diye istemediğin bir zaman ve/veya istemediğin bir kişiyle görüşme yapılır mı? aradığının senden ya da senin söyleyeceğini tahmin ettiği şeyden (daha önceki skimsonik konuşmalardan bu sonuca varmıştır) daha önemli bir işle,kişiyle, oluşla uğraşıyor olma ihtimali hiç mi yok?

baktım senin aradığını gördüm veya görmedim -burası önemsiz- açmadım/açamadım telefonu, sonra aramak istersem ararım; senin de açıp açmama hakkın saklıdır.
istemezsen açmazsın.

iletişmek işteş bir fiildir. iki tarafin isteği ile olur. dünyanın merkezinden biraz uzaklaşıp bakarsanız insanların sizinle görüşmek, konuşmak istemediği/istemeyeceği gibi, haşa huzurdan sizden daha önemli şeylerin olabileceği gibi üzücü gerçeklerle karşılaşabilirsiniz muhteremler, prensesler.

şimdi sakin olun ve o telefonu indirin.
alacaklıların araması korkusuyla yapılan eylemdir.
karşıdakini çıldırtır. amk 30 kere aradım hala cevap vermiyo göt.
aranan kişinin en doğal hakkı.
bir de arayan kişi hal hatır sormak için arayıp yarak kürek muhabbetlerle dakikalarca zulüm ediyorsa açmayın.

- binlerce dakikanız olması bizi ilgilendirmiyor.

- ay sonu dakikalarınızın ziyan olacak olması ve kendinizi enayi gibi hissetmeniz zerre kadar umurumuzda değil.

- her günü birbirinin aynı geçen hayatınızı hiç mi hiç merak etmiyoruz.

- uzun suskunluklardan sonra, ''sen niye bir şeyler anlatmıyorsun'' demeyin, bizim hayatımızda anlatmaya değer bulduğumuz bir şey yok ya da sizi anlatmaya değer bulmuyoruz.

velhasıl, bedava dakikalarınızın amına koyayım, telefonu açmayınca boşuna üzülmeyin.

ek olarak: #28825697 .
Önemli birşey için aradığımda cevap vermediği takdirde oldukça sinir eden durumdur.
Söz konusu Şirket telefonu ise Çoğu zaman Mesai bitimine yaklaşıldığını gösterir. Açmam valla.
Genellikle yaptığım şeydir. Telefonla konuşmayı sevmiyorum.
Canım konuşmak istemediğinde genelde yaptığım bir şey.
isi vardır. Meşguldür. Derstedir veya istedir. Tuvalettedir. Dus alıyordur. Tam acacakken kapanmıştır. Falan filan.

Hepsi palavra tabi. Konuşmak istemiyordur acmamıstır. Az mı boyle orospu cocukları.
Ben. sevmiyorum telefonla konuşmayı. Bu sebepten ötürü çok küfür yiyorum. Ve garip olan cevap vermediğimi bildikleri halde hala arıyor yüzsüzler.
Ne yalan söyleyeyim işi düşen insanları bildiğim için onlara açmıyorum.
iki elin kanda olduğunda ilk duymak istediğin sese sahip biri için yapılamayacak eylem.

önemsediğin insanın telefonuna cevap vermemek, artık o insanı yeterince önemsemediğin anlamına gelir.

hatırlıyorum da, 3 ay boyunca aranmadığım için asla bir daha açmıcam o telefonu diye içimden geçirdiğim andan 3sn sonra o telefon çalmıştı ve ben de açmıştım.

çok kararlıyımdır.
teşekkürler.
Yahu cevap vermemek nedir? Görüyorsan atacaksın meşgule. Müsait olmadığını karşı tarafa anlat dimi? He görmemişsindir, duymamışsındır, uyuyorsundur bunlar anlaşılacak durumlar...
Ahmak insan işidir. Kendisi hayata ve olaylara küçücük tek bir pencereden bakmaktadır. Adımlarla ulaşamayacağınız kadar uzağınızda, küsebileceğiniz kadar yakınınızda olan insanların telefonlarını açmamak diye bir şey olamaz. Zira bir insanın adı telefonunuzun ekranında belirdiğinde telefonun öbür ucunda her zaman ekranda adı yazan kişi olmayabilir. Kendi arkadaşınızın, kardeşinizin, çocuğunuzun, annenizin, babanızın başına gelenlerden günler sonra haberdar olabilir hatta en kötü senaryo halinde, kendinizi onun mezarı başında elinizde o açmadığınız lanet olası telefon ve o kör kininizle birlikte dikilirken bulabilirsiniz. işin en kötü yanı da o vicdan azabı sizi mezara sokmaya yeter.
Tercihtir. Aradığınız kişi meşgul olabilir, canı kimseyle belki de özellikle sizinle konuşmak istemiyor olabilir. Israrla aramak yerine insanları rahat bırakın. Acil bir durumsa mesaj göndermeyi deneyin.
Her zaman yaptığım.

Telefonla konuşmayı hiç sevmiyorum, çevremdeki herkes bunu bilmesine rağmen inadına yapar gibi arayıp, açtığımda da uzattıkça uzatıyorlar amk.

Üstelik her defasında tam bir şeye odaklanmışken veya bir şey taşırken/ellerim doluyken denk getiriyorlar.

Çok sakin insanımdır ama bu telefonla aranma konusu beni dellendiriyor.
bir kişi farklı zamanlarda hep mi meşgul olur, hiç mi müsait olmaz diye düşündüren durum.