bugün

bugün benim doğum günüm kelimeler düğümleniyor boğazımda..
bi şeyler gitmiş sözlük. kaybolmuş. klasik zırvalar olduğunun farkındayım ama bi şeyler anlamını yitirmiş. insanlardan hoşlanmıyorum. önceden keyif aldığım şeyler artık o kadar da keyifli gelmiyor. zaten umursamaz bir insandım artarak devam ediyor bu dünya yansa bana ne hali.

eskiden insanları merak ederdim. şu internetle bu kadar haşır neşir olmadan önce. şimdi görüyorum ki her şey ama her şey aynı, farklı olanlar da korkutucu geliyor. sıkıldım. bunu da ekle umursamazlığa. hayat çok boktan, çok monoton, çok sahte ve düzeltmek mümkün durmuyor.

nerde o idealist, yılmak bilmeyen kız bilmiyorum. hayallerim vardı. sıçtılar içine. baksana küfür eden bir insan oldum ben. abime ihtiyacım var diye düşünüyordum ama o da değişiyor. burada kötü değilim ama iyi de değilim. ben zaten bu aralar -o aralar 4. seneye giriş yaptı- komple iyi değilim. allahım yardım et bana.
Kpss sonrası kurum sınavlarına çalışmaya karar verdim. Ancak gerek yıllar önce ygs gerek üniversite gerekse üniversite son sınıf ve kpss sürecinde hep bir destekçim oldu. Bu destekçi aslında beni pohpohlayan biri değildi. Sadece süreç içinde kafa dağıtmak için konuştuğum derdimi anlattığım havadan sudan konuştuğum biriydi. Ve hep kız oldu bu kişi.

Şuan ise çok zor bir süreç daha beni bekliyor. Bundan kısa süre önce farklı bir süreçten geçerken hiç kimse yoktu bu mevkide. Ancak bu apayrı bir durum ve bu süreci nasıl geçireceğim bilmiyorum. Herhalde ders çalışmaktan sıkıldığımda ya da ara verdiğimde kendi kendime oturup kendi kendime sesli konuşacağım. Ne yapacağımı bilmiyorum ama bakalım görelim.

Son 15 gündür WhatsApp den yazan 3 kişi olmuş onlardan da biri sanırım bu tür sohbet edebileceğim biri. Ancak kendi dertlerimle kafasını şişirebilecek kadar nazımın geçtiğini de düşünmüyorum. Bekleyip göreceğiz sanırım yeni bir bunalım beni bekliyor arkadaşlar. Geçmiş olsun arkadaslar.
ilerleyen yaşa rağmen hala hakkımı yedirmemeyi öğrenemedim. aslında bu bir memleket meselesi. her yerde hak yeniyor.
aklımı oynatmamak için zor duruyorum.
aslında nasıl bu kadar kolay hakkımızı yediriyoruz diye her gün düşünüyorum.
sözlüğün en iyi yazarı olduğumu bilmek bana müthiş bir yazma şevki veriyor.
1 şeyi toplayamamanın stresini her şeyi dağıtırak atıyorum.
duygusuzlaştım sözlük.

her geçen gün biraz daha hissetmemeye başlıyorum.

her şeyden azar azar kaybediyorum.

mutluluk, hüzün, nefret, öfke...

en güzel anılarım aklıma geliyor, fakat gülümsemiyorum.

gülümseyemiyorum.

eskiden duyduğumda gözyaşlarımı akıtan şarkı,

şimdilerde yüzümde en ufak bir mimiğe bile sebep olmuyor.

anama babama sövseler,

sokağın ortasında silkseler,

bir şey yapmayacağım.

öfkelenemiyorum, çünkü mecalim yok.

kalmadı.

gerçekten kalmadı.
bakireyim.
Sürekli çay isteyen amcamın çayına tükürmüşlüğüm var.

Bir oturuşta 6-7 bardak çay mı içilir amca?
birilerine bir şeyler anlatmak istediğimde -özelimle ilgiliyse- düşünüyorum ve, kendimi durduruyorum.
bazen çok önemli, bazen de tam tersine önemsiz bir kişi olduğumu hissediyorum.
Boğuluyorum çok. Boğazımı sıkan iç hissiyatlarım mevcut. insanların duygu ve düşünce namusunun sahteliği, insan sesi, olsun. Olsun ama memfaatler olmasın, gereksiz gürültüler. Bileklerimde acıyor. insanların elinden, kolundan, arkasından tutuyorsun da daha da yoruluyor bileklerim. Şehir sessiz, şiirsiz, ruhsuz. Şimdi bir sigara yakıyorum semanın yağmurlarına, küllerim dökülsün, sönsün yavaşça, karışşın toprağa. Suçlu değilim. Sadece düşüncelerim çok gri.
aslında benimde etkilendiğim şeyler oluyor bazen... Mükemmel ve kusursuz birisi olmak başarılı olmak gerçekten her zaman isteğim arzum olsa da bazen basit birisi olmanın daha güzel ve kolay olduğunu düşündüğüm oluyor. kararsızım sözlük ne olmak istediğim veya şu an olduğum kişi için mutlu muyum bilmiyorum.
Çok yoruldum. Eski hakime değilim artik. Eski ani mutluluklarim yok. Yasli bir insan gibi hissediyorum kendimi. Biran önce 3 yıl 5 yıl, her ne vakitse gecsin de hayatima bakayim modundayim.
Olan yapmacikliklar boğuyor beni.
Insanlardan soguyorum her gün, her dakika.
Sadece hayalim için yaşıyorum, sadece hayalim için yasicam.
ilk adet oldugumda cok aglamistim.
Yaptığım her şey zaten beni sevmeni gerektirdiği için ben dediğimde sende olan aksine her "seni seviyorum" dediğinde mutlu olmuyorum.
insanlarla küs kalamıyorum. Suçlu da olsam suçsuz da olsam bi şekilde barışmaya çalışıyorum. Biriyle aram bozukken içim rahat etmiyor. Üç günlük dünyaya küslük çok fazla değil mi zaten?
düğündeki kadınlar iyi kıvırıyordu ayıp be o kadar erkeğin içinde .
Daha cabuk ilerlesin diye hayat kalitesini 1080 den 360p ye düşürmek.
Sade 30 dakika önce sevdiğim insanın öldüğünü, kendimi onun mezarının başındaymışım gibi düşünüp yine ağladım.

Şu mecnun yok mu, Leyla'nın mezarının başında nası bakıyor öyle. O sahneyi milyon kere izleyebilir, Her seferinde de ağlayabilirim.
anlamak, bilmek, ölçmek, biçmek, tartmak, dinlemek istemiyorum artık kimseyi. sabrım taştı. takatim kalmadı. kırgınlıklarım yerini sinire bıraktı. susmak istiyorum susmak. neden konuşmuyorsun sorusunu bir daha duymamak üzere susmak.
Bu sözlük bilgili, donanımlı, zeka düzeyi yüksek, hayatı kazanmış insanları hak etmiyor.
Bu yüzden de, herkes kendi yoluna deme zamanı geldi.
Para kazanmak için çok yoz, çok arabesk, çok cahil insanların arasında yaşamak zorundayım. Umarım allah bir çıkış nasip eder. .
Lisedeyken 31 çekmeyi bilmiyodum... Şşş aramızda.