bugün

sevgiline yol verirken öyle yol 'vericen'* ki, yoyo gibi geri dönmek zorunda hissedecek kendini. sonra o dönecek sen yol vericen, o dönecek sen yol vericen, fıstık benim olacak, binicem üstüne vurucam kırbacı.
(bkz: mastürbasyon yapmadan durulabilen en uzun zaman/#13346133).
konu ile ilgili bir konuda arkadaşlarımı anlatayım derken yanlışlıkla itiraf etmişim. çok tuttu bu itiraf çooook.
kimi insanların beni pinti ya da cimri olarak tanımalarına gıcık oluyorum. ben sadece biraz eli sıkıyım. eli sıkı mı? orjinal gayseriliyim la. ama asla pinti değilim asla.
matematikten nefret ediyorum hemde anlamadığım için nefret ediyorum tamamen matematik özürlüyüm. ooh be rahatladım !
(bkz: sustuklarin buyur icinde)
bu itirafı yapmak benim için o kadar zor ki sözlük.. fakat sanırım bu gerçeği açıklayacağım tek ortam burası. biliyorum bunu okumak pek çoğunuzu büyük hayal kırıklığına uğratacağım ama .... ben gerçek ajdar değilim.
son zamanlarda alabileceğim en çok eksiyi aldım sözlük...
Sanırım bunalıma giricem.2 gündür ya hacettepe iç mimarlığı kazanamazsam napıcam diye kara kara düşünüyorum.Şuan rahat kazanır konumdayım ama sınavda yapamama fobisi sıçıp atıyor zihnimi. Özel de okumak istemiyorum.Bölüm de değişirtirdim kafamda meslek açısından başka alternatif de yok. Aslında var ama özel de okumak istemiyorum.
bugünkü hayal kırıklıklarım o kadar büyüktükü anlatamam eve dönerken iki bira aldım tüm gün ''black'' dinlemeye karar verdim naapcağımı hiç bilmiyorum aklımda ise tek bir söz var ;

''mutlu bir insanın en mutlu olduğu an uykuya daldığı andır. mutsuz bir insanın en mutsuz olduğu an ise uykudan uyandığı andır. insan hayatı bir hata olmalı.''

gerçekleri şimdi anlıyorum belkide bilemiyorum yavaşça uzaklaşıyorum olmadığım kadar ama bir uyuşukluk var tam olarak neredeyim bilemiyorum bilmek umrumda da değil açıkçası akışına bıraktım tüm hayatım boyunca herşeyi şimdi ise yapmadığım birçok şey için pişmanım hayataı kontrol etmek bizim elimizde düşüncelerimiz içinde tek yapmamamız gereken ise düşünceleri kelimelerele ifade etmekmiş ben yapamadım sevdiğim kızı tekrar kaybettim şimdi ise sadecee içiyorum belkide yas tutuyorum arkasından olması gerektiği gibi acıyorum kendime hayatıma olmadığım kadar.

bir insanda olması gereken düşünceleri kelimelere ifade etme gücü bende yok işte lanet olsun bana. şimdi çek acısını tekrar içkiye ver kendini şarkılara ver.
merhaba sözlük , gene ben .

Sevilecek , beğenilecek bir erkek olabilirim her yönden . anlayış , düşünce tarzı , zeka , görünüş .

karşımdaki kızla bir şeylere başlıyoruz . duygusal , fiziksel yaklaşımlar oluyor aramızda . her şey çok güzel gidiyor . tam çok güzel gidiyor diye düşünürken biranda karşı taraf bir hata yapıyor . beni sinirlendirebilicek ama art niyet olmadan yapılan bir hata . o iyi niyetli s0uLsp34r gidiyor . ve gelen kişi detay hastası , her boktan kavga çıkarabilecek biri oluveriyor . konsantre olamıyorum ilişkiye . karşımdaki beni sakinleştirmeye çalışsa bile bir süre sonra gene aklıma o sinirlendiğim konu geliyor . gene azarlıyorum , kızıyorum karşımdakine . ayrılık düşünmesemde kızıyorum . karşımda çocuk var gibi kızıyorum . hoşuma gitmiyor bu durum . olgun kişiler olmalıyım , olmalıyız . ama bu bir hastalık . yalnız öleceğim sanırım .
birbirleriyle evlenmiş bir sürü okul arkadaşım var.ilkokul bile dahil.benimse okuldayken çıktığım sadece tenefüstü lan. o değilde didinerek inekvari çalışmalarım sonrasında da bi boka yaramadı be sözlük.
2 yildir unutmus oldugum sozluk hesabimi ,gecenlerde aldigim bir mail ile hatirladim. itiraf ediyorum yaslilik kotu bisey .
facebookta bejeweled oyununda sürekli benim rekorumu egale eden arkadaşımı silicem facebooktan sözlük! hatta engellicem!ama önce ona kimin birinci olduğunu göstermem gerek! feci hırs yaptım var ya bittin olm sen!
herşeyden bıkılan noktadayım an itibariyle. en çok da kendimden! ve sadece kendim kaynaklı sorunlar sebepli yaşadığım sorunlardan. iyi niyet en iyi sömürü zemini ve benim yumuşak karnım. ben, ben, ben önce ben dedikçe başkası/ları için yaşıyorum ve sonucunda sadece mutsuz oluyorum! gitmek istiyorum sadece...
altından kalkamayacağım işlere bulaşmak üzereyim. mutsuzluktan ölüyorum ama eğer istediğim o durum gerçekleşirse daha mı mutlu olacağım bundan da emin değilim.
itiraf:
ramazan ayında camiye teravi namazı için gitmek çocukluk zamanımın komik karelerindendir. camiye sadece gülmek ve kadrolu yaşlı teyzelerin bize cırlamasını dinlemek için giderdik. bayanlar caminin ikinci katında perdelerle çevrili küçük bir bölmede namaz kılardı. perdelere dokunmak kesinlikle yasaktı. yine bir gün güle oynaya namaz kılarken yanımdaki arkadaşımın beni itmesi ile yandaki teyzenin üstüne düştüm. teyzenin bacaklar perdeden fırladı imam hariç aşağı kattaki erkek cemaatin hepsi yukarıya baktı. aynı anda güçlü bir bayanın da yardımı ile kadını içeriye çektik. selam verilir verilmez caminin kapısına konmamız ile o ramazan ayıında hem yemek hem de teravi orucuna girmek zorunda kaldık. ama nereden bilebilirdim ki perdelerin orada demirlik olmadığını?
bazen sözlüğü açıyorum bi' iki şey öğreneyim de bilgileneyim,hiç olmadı vakit geçireyim diye. ama bazen öyle yazarlarla ve öyle entrylerle karşılaşıyorum ki; "sadece zaman kaybısın sözlük" diyorum. misal "vizelere çalışamama nedenleri" diye bi' başlık açılmış. giriyosun okuyimda azcık eğleneyim farklı nedenler neymiş göreyim hem diyosun. adamın bu başlık altına yazdığı aynen şu:

"canı istememiştir."

vay be abi, ne kadar yaratıcısın. nerde okudun ne yedin, ne içtin bu müthiş yaratıcılık için.

velhasıl öyle işte.

sonuç?
bazı yazar arkadaşlara sadece yazmak için yazmamalarını öneririm,yazasın yoksa yazma arkadaşım.ya da azcık oku,dinle,ne biliyim bi' şey yap. olmadı yaratıcılık hapı varsa bul bi' yerlerden.

ve okurken o enrtyleri şu aklımdan geçiyo ister istemez:

(bkz: entry yazmaya gerçekten niyetlenmiş miydin)

zö: eksileyenler hemen kendini nasıl belli ediyo ama bravo. ben olsam alınmam. bi laf var ya, yarası olan gocunur, heh o hesap işte.
pazarcı oldum ben. artık zabıtaların kaldırın sunları demelerını cekıyorum. sattığım ürünleri götüne giriyomuşcasına kaldır diyen zabıtaları.
taksiciydim lan ne güzel. sırf erkek arkadaşım olsa da güzeldi. sonra otomotiv şirketinde muhasebeciydim. ali köken i çekmek zorunda kalsam da kız tavlayabiliyordum.
farkettim sözlük. kızlar iyi bir işi olan erkekleri istiyor yanında. hazırda olan katlanıyor ama. yeni gelecek olanlar
asla pazarcı istemiyorlar. kapitalizm e boyun eğerek boyunduruk altında 600 ile 800 tl
arasında çalışan gençler hoşlarına gidiyor. neden anlamadım. ben bu işi yaparak katlayabilirim bu parayı. ama kızlar neden anlamıyor anlamadım.
tam da şu an aşktan ve mutluluktan ölebilirim.
babam kredi kartı borcumu gördü. tabi bu ay ödeyemediğimide. ne çekilmez bir hayatım var.
o haftanın bölümünü izlemediğim ama alenen delice takip ettiğim bir diziyle ilgili spoiler görünce deliriyorum!!! *
sabahın köründe 7:50'de özel numaradan orospunun teki aradı ama konuşmadı.. uyandırdı beni. ama beni uyumaktan yıldıramadı ve tekrar yattım uyudum.
tavuk mu yumurtadan çıkar, yumurta mı tavuktan. ulan böyle soru mu olur bir de cevabını bulamayanlar var ya gel de uçan kafa atma.
yarın iki tane sınav var ben bilgisayar başındayım. ne kadar rahatım amına koyayım. ohhhhhhhhhhhhhhhhhhhhhhhhh
bugün bi mekanın tuvaletine girdim içerden tam çıkarken kapının kolu yere düştü itiraf ediyorum o an cidden ödüm bo*umla karıştı. rezil bi durum tuvalette mahsur kalmak birde kapıyı açtıklarında suratta masum bi ifade oluşuyor, ağlamaklı... sanki bütün basın mensupları orda gibi hissediyosun.. * daha da hiçbir mekanda tuvalete girmem..