bugün

Isid diye diye unutturulan kanayan yaramiz.
Soma maden faciasi
301+ canı uNutma
Gercekleri unutmak isine gelen pezevenklerin hatırlatanlara bulastıgı olay!
Ailesinin karnını doyurmak için onları açıkta bırakmayıp kızına çerez alabilmek için böyle zorlu bi yerde çalışmayı göze alan kahraman babalarımızın bile bile ölüme gönderildiği yer. Bu kadar canilik anca bizim ülkede olur zaten. Adamlar işçi olarak aşağıladıkları bu kahraman şehitlerimize küflü gaz maskelerini verip ayrıca bunların nasıl kullanacağını öğretmeyerek büyük lütuf yapmışlardır. ne dersiniz ki artık herşey için çok geç.
83 gün önce 301 insanımızı kaybettiğimiz ilçe.

yaşam odası madenlerde yapılmayıp; madenci ölümleri fıtrat diye hatırlanacak.
unutulmaması, unutturulmaması gerekmektedir.
Ates düştüğü yeri yakar . Rabbim sabır versin .
yüz karası olmamalı...
ancak ve ancak "çocugu çocuga, anneyi anneye düşman ederek kazanabiliriz" mantıgı cuk oturmuş ilçedir.

orada herkes birbirini tanır. okula giden çocukların babalarının meslekleri aynıdır. 10 lira fazla 10 lira eksik aynı maaşı alırlar. sosyal hayatları aynıdır, acıları aynıdır.

bir çocuk düşün.. arkadaşı ile yukarda bahsettiğim ortamda arkadaşlık ediyor..
bir anne düşün.. kocasının eşiyle aynı kafadalar. aynı korkuyu hissediyorlar. seks hayatları bile neredeyse aynı. yapılan yemekler, pazar gezmeleri, alışverişleri...

ve derken o büyük facia...

bizim çocuk hüngür hüngür ağlıyor. okula beraber gittiği, sokakta beraber yalınayak misket oynadıgı, çubuktan direksiyon yapıp yollarda arabacılık oynadıgı arkadasının can yoldasının babası ve abisi ölmüş..

bizim anne felaket. çünkü arkadaşı kocasını kaybetmiş. 2 çocukla bi başına kalmış. mahvolmuş hayatı bitmiş..

günler geçiyor. 2 gün 3 gün 5 gün derken Tayyip devletinin sistemsizliği, acizliği, türk halkının gerizekalılıgı baş gösteriyor.

milyon dolarlar yardım olarak gidiyor. fenerbahçe chelsea beşiktaş maç yapıyor ve bir maçtan 2.5 trilyon para gidiyor vs vs..

KiME?

ölen 301 kişinin yaklaşık 3 bin kişilik çekirdek ailesine. 3.000 kişiye -hadi 13.000 olsun- giden 10 milyon dolarlar..

e bizim anne de bakıyor. 1 2 ay önce elde bulaşık yıkarken dedikodu yaptıgı arkadasının yepyeni evinde son model bulaşık makinası var. 55 ekran tüplü tvlerde izlenen diziler en büyük keyifken arkadasının evinde artık 160 ekran lcd ler var.

sonra bizim çocuk bi bakıyor, daha 1 2 ay önce yolda çubuktan direksiyon yaparak oyun oynadıgı arkadasının kapısında araba var. üzerinde markalı markalı kotlar tshirtler. evinde play station.. moral turları için gezmeler, uçaklara binmeler, denizlere gitmeler. kendisi makarna yerken arkadasının evine giren mantılar yaprak sarmalar.

sonra bu çocugun beyninde şu iğrenç cümle kurduruluyor.

keşke benim de babam ölseydi...

Bu vebalin altında kalamayacaksın amın oglu tayyeap dedikçe yükseliyor orospu çocugu. ektiğin bu nefret tohumları bir gün ağaç olup o ağaçların ateşinde yanacaksın inşallah. hazmedemiyorum.
"Unutuldu"
unutuldu mu unutulmadı mı bilmiyorum ama unutulmamalı. ısrarla birileri tarafından hatırlatılmalı.
günü gelir utanmadan ağlaşana gülün derler...

unutturulmayacak!
unutulmayan ilçedir.
maden işletmelerinin üretime devam ettiği ilçe.
150 gün önce 301 vatandaşımızı kaybettiğimiz ilçe.
1700 maden işçisinin çalışmaya başladığı ilçe.
Ermenek ilçesinin acısını yüreğinde bizlerden fazla yaşayan ilçe.
dün gibiydi.
Aldous Huxley, Brave New World (Cesur Yeni Dünya) kitabında
“Bir santimetrekübü bin dert savuşturur. Gevşeticiydi, uyuşturuyordu ve keyifli halisünasyonlar sağlıyordu. Hristiyanlık ve alkolün bütün avantajlarına sahipti ama yan etkilerini taşımıyordu. Döndüğünde ne başın ağrıyor ne de anlatacak mitolojilerin oluyordu.” şeklinde bahsedilen madde.
Bana kalırsa kokain^-^
Yörem gençlerinin üç kuruşa ciğerlerini hatta canlarini birakip ciktigi, güvenlik ve sağlik şartlarinin olmadigi madenlerin oldugu yerdir. Aldikları üç kuruşta bilerek zorlastirilan gecim şartlari yuzunden kredi kartlariyla kuresel sermayeye akar.
Peki calisma şatlari duzeldimi, hayir. Şirketlerin adı degisir, ölen madencinin kasketini yeni bir emekçi alır işe devam edilir.
Madenciler ölür, kadinlara tecavuz edilir, bicaklanir, vurulur, yakilir. Çocuklarin kafasina sıkılır. insanlar korkutulur.
Biz de bu arada bilmemizi istedikleri sekliye servis edilen haberleri izlerken soma kömürüyle ısınırız.
Her gördüğümüz karşı cinse bıyık burkarız ama en iyi namus bekcisiyizdir.
Camide ayetlerin anlamini bilmeden hoşgörü ve saygı ayeterini okuruz ama sokakta farkli inançları yok sayarız. islamı bilmeden insanı yargilariz.
Hümanist takılırız ama insanlara inanmayiz.
Sonra burada konuyu dagitip saçmalariz.
Uğruna çok güzel bir söz yazılmış acı tablomuz.

Sende çekip gitme sevgilim kalbim dayanamaz sona,
Eskiden yangın yeriydi şimdi betimledi soma,
Kusur kör bi ayna, hayat taşlı yol, ölüm mutlak,
Çünkü zaman zehirli bi salya, maden ocağı bura,
Eski para maaş umut tomarlı bi balya...
3s0ma1,unutma.
Yunan düşünürü pisagor insan varliginin iki ogeden olustugunu ileri sürer. Bunlardan biri "soma" digeri "phise" soma insanoglunun bedensel varligini phise ose zihnini temsil eder.
7 haziran'da soma'nın, manisa'nın velhasıl tüm memleketin mevcut iktidara vereceği oyu merak ediyorum.
Bir adet Manisa ilçesi.
(bkz: unutma unutturma)
Tam 1 yıl olmuştur.
Allah ölenlerin mekanını cennet yakınlarına sabır versin.

ihmal edenlerinde iki yakalarını bir araya getirmesin.