bugün

görsel
bir bank bulmuş, kıvrılmış gariban. üstünün başının hali yürek burkan cinsten/1970ler.
görsel
Eski istanbul fotoğraflarından, videolarından ve çizimlerinden gördüğüm kadarıyla geçmişte susamsız ve büyük simit satan kişilerdir.

görsel
kendilerine rastladigim zaman sadece bayat simitlerin geriye kaldigi ve taze simit fiyatina sattiklari abilerimizdir.
istihbaratçı olabilitesi vardır.
(bkz: polis simit sat onurlu yaşa)
o bir jamiryodur.
gevrekçidir o.
http://fotogaleri.hurriye...d=56527&rid=2&p=9
yere düşüp köpek bokuna bulanan simiti bize satan bir ittir.
simit satan.
sabahın sekizinden başlayıp akşama kadar "simiiitçiii, taaze simitleer" diye evimin etrafında dolanan temiz yüzlü çocuk.

an itibariyle de gezinmektedir; bu entry'i girmemin nedeni de budur. alışıldık " smieeeeğğğöööeeiiüüüeee" simitçilerinin tersine bu çocuk o kadar trt'li bir çizgide ki; sesini duyduğunuzda içinizde bir yerler eriyor. kötü hissediyosunuz kısacası.

converseleri, sweati, beyaz teni ve titrek sesiyle "senin dünyandanım lan"ı yüzüme vruyor sanki. "gel simit satma aq, bakarım ben sana" diyesi geliyor insanın. peki öncekiler neden öyle gelmiyordu ki??

çok net bi çizgi varmış demek. ne kadar da yok desek kölelik sürüyormuş dedim kendime bugün.

kara, kuru, kirli kılıklı, gırtlaktan konuşan (bağıran) tipler her türlü "düşük" işi yapabilir gibi bi mantalite işlemiş damarlarıma, bugün farkettim.

yok lan çağırıp bi bira ısmarlıycam ben bu çocuğa, içim gitti.
-hepsini mi?
+evet hepsini. ama bir şartla.
-ne ki?
+burdan gittiğinde bir gölge bulup tüm günü o gölgede geçireceksin.
-tamam söz. zaten çok sıcak. bari adını da söyle.
+a...
-adın kadar güzelsin.
+hadi bu bir karış boyunla bana asılmaya başlamadan bir gölge bul kendine ve dinlenmeye başla, akşama ne kaldı şurda.
-he tamam. çok...
-hadi dedim bak hala konuşuyorsun, marş marş.

17 tane simiti ne yapacağımı gerçekten bilmiyorum. sadece bu sıcakta sokakta kafasında koca bir metalle gezmesini istemedim o an.

tanım niyetine edit; beş yaşında bir çocuğun diğer çocuklara balon satması gibi tanımı, fazla ama eksik değil.
milli istihbarat teşkilatı'nın vazgeçilmez kadrosu.
Ayrıca simitçi abimiz; gündüz "simit!" diye bağıra bağıra diyafram yapıp; bir akıllı metalcinin bu diyaframın gücünü farketip yanına aldıktan sonra, geceleri metal ya da rockbarlarda solist yapması ile brütal, clean, scream atabilen simitçidir. *
asla arabasından çatal ya da açma alınmaması gerekir; çünkü yüzde 90 ınında, çatalı hamur gibi, açması da tatsız-tuzsuzdur.
taze olduğunu belirtmek için bağırırken "kadriyeeeeeeeeeeeee" gibisinden sesler çıkaran çocukluğumun amcası.
(bkz: emerson)
çoğu türk gencinin cv sinde bulunan iş tecrübelerinden biridir.

başarısız bir simitçilik kariyeri olan arkadaşlara sahip türk gençleri çocukluklarında yeri geldiğinde günde 15-20 simit yemişlerdir.
simiieeett
cak miit
simaey
saeytt
şeklinde de bağıran insanlardır.***
genelde lisedeki hocaların türev,integral vs konularla ilgili soruların sınıfta çözüme uğramaması sonucu öğrencilere rakip olarak gösterdiği: " bunu sokaktan geçen simitçi bile yapar" muhteşem,süpersonic adam !

ayrıca;

(bkz: üniversiteli simitçi)
(bkz: türev ve integral bilen selpakçı çocuk)
rte'nin üniversite yıllarında yaptığını söylediği meslek. başarı formülü; (bkz: azim) (bkz: istek) (bkz: sabır) (bkz: sebat) değil; (bkz: icazet)
peynir ve simit kombinasyonunu okula getiren tapılası genç(ti).Kantinde onun simitlerinden bulamazsınız ve heyecanla kimileri için sıradan ama boğazına ve damak zevkine benim gibi düşkün insanlar için hayati önem tasıyan genç, ilk tenefüste tellerin ardındandan verir(di) size o sıcak simitleri peynirle...özledim..
1. minik kuşumun (her gün sokaktan geçen simit satıcısından öğrendiği) en son kelime simitçi.
2. samsunun meşhur olan mecidiye simitlerini mecidiyedeki simitçilerden mutlaka tatmalısınız..
3. çıtır çıtır susamlı burgu şeklindeki doyurucu yiyeceği
"tazeee gevreeekk siimiit yeeeaa!" diyen şahsiyetlerdir.