bugün

"günleri bıraktınız takvimlerle uğraştınız"
gerçeküstücü üslupla türk-islam mistisizmini ifade eden orjinal şiirler yazmıştır.
sütun'u kesinlikle okunmalıdır.

"Denizin Kentini Yaktım

Denizin kentini yaktım
Vızıldayıp duran kafamın ortasında
Denizin kentini yaktım
Hurma şırıltılarıyla

Denizin kentini yaktım
Beni çocukluğumdan koparan
Denizin kentini yaktım
Bir kent kadın kabuklarından

Denizin kentini yaktım
Miras kalmış bir alevle
Denizin kentini yaktım
Veli ağaçlarla kalbi atan mermerle

Tanrıyı anarak kalbi atan
Cami sütunları boğdu
Sararmış gözyaşlarıyla
Kararmış denizin kentini

istanbul ey sevgili şehir
Dön dön karadan gelen sesime
Son veren zaman yatırında
Denizden getirilen biçimine"
*
"
yankı yapan
mutlu kadın
muştu sana.
bir meleğin bir sözünden gebe kalan
mutlu kadın.
ayrılığın şiddetinden gebe kaldın.
aydınlığın artışından oldu isa.
artık çıkabilirsiniz temmuz öğlesine
ama üç gün yüce bir oruca borçlandırıldın
en çok konuşman gerektiği anda."
ben kandan elbiseler giydim
bundan senin haberin var mı?

demiş olan şair..
üstad mazda marka arabasınının, mazda yazan kısmının başına - na eki ekleyerek ' namazda ' şekline dönüştürmüştür. bu nedenle bir modifiye ustasıdır ve hiç evlenmemiştir.
"artık inan bana muhacir kızı
dinle ve kabul et itirafımı
bir soğuk, bir garip, bir mavi sızı
alev alev sardı her tarafımı
artik inan bana muhacir kızı"

yazar burda soğuk terden bahsediyor.
vücudun üşüdüğü ama terin yayıldığı.
"konuştun güneşi hatırlıyordum
gariptin yepyeni bir sesin vardı
bu ses öyle benim öyle yabancı
bu ses saçlarımı ıslatan sessiz bir kardı"
"saçlarını kimler için bölük bölük yapmışsın
saçlarını ruhumun evliyalarınca örülen
tarif edilmez güllerin yankısı gözlerin
gözlerin kaç kişinin gözlerinde gezinir
sen kaç köşeli yıldızsın"
--spoiler--

zambaklar en ıssız yerlerde açar,
ve vardır her vahşi çiçekte gurur

--spoiler--
...diyarbakırlı bir edebiyatçımızdır,tıpkı cahit sıtkı gibi..
yakında onu kaybedeceğimizi düşündüğüm 2. Yenici,

ki eğer hala aramızdaysa da
selam olsun ..

Edit: karakoçlar karıştı lan sanki. Bugün itibariyle sezai karakoç'u değil ama abdurrahim karakoç'u kaybettik.
mona roza şiiriyle tanıdığım şair... o şiirdeki anlam o kadar ince ki...
Kendisi din kültürü hocamın amcası olan sağlam şahsiyet.
"iyi ki bilmiyor kalabalıklar
yağmura bakmayı cam arkasından
insandan insana şükür ki fark var
birine cennetse birine zindan
iyi ki bilmiyor kalabalık"
''işte biz seni böyle seviyoruz leyla.''

köşe şiirinden.
"uzaklaştırma;
yaklaştırma içindir.
ayrılık;
buluşmaya doğrudur.
yitirme;
bulma arzusunu uyandırır.
gurbette söylenir;
sıla şarkısı."
şu sıralar kemiklerinin sızladığını düşündüğüm üstad. neden mi? öncelikle buyrunuz;

http://www.on5yirmi5.com/...zai-karakocu-anlatti.html

üstad'la ve şiirle alakalı kısımda yapılan açıklamada insan hayli bir düşünüyor. üzüntüye düşüyor ister istemez. elbette ne yaşandı ne bitti bilinmez. hadi diyelim ki mona rosa'yı artık rahatsız edici hareketlerde bulunmaya başladı, pek inanası gelmiyor insanın. zira, 19 yaşında böyle bir şiir yazabilecek düşüncelere sahip olan bir insan, sanmıyorum ki böylelikle sevdiği insana rahatsızlık verdiğini anlamasın. ama hayal kırıklığına uğramış olmakla birlikte tekrar tekrar teselliye yöneliyorum, kim bilir neler yaşandı, neler yapıldı edildi..

* sözlük yazarlarından büyük sıçışlara örnek adayım. üstad dediğim adamın hayatta olduğundan bihaberim. daha ne diyeyim, bir saniyeliğine kendinizi benim yerime koyun, içinde bulunduğum ruh halini az çok hissedersiniz.
Türk edebiyatının ana damarlarından biri olan sanatçımızdır. Ikinci yeni şiir akımının önemli temsilcilerindendir. Zamanında Cemal Süreyya ile bir mesele yüzünden iddaaya girmişlerdir ve iddaayı Sezai Karakoç kazanmıştır. Yenilen kişi soyadından bir harf sileceğinden Cemal Süreya olmuştur. Çok kıymetli eserleri olan üstaddır.
iyi ki bilmiyor kalabalıklar;yağmura bakmayı cam arkasından..
"senden ümit kesmem kalbinde merhamet adlı bir çınar vardır."
günümüz şiirinde, islami düşünceyi modern şiirdeki gerçeküstücülükle kaynaştıran; mistisizmden, enbiya-evliya kıssalarından yararlanan, çarpıcı benzetme ve imgelerle, denenmemiş sentezlere ulaşan, bağımsız sayfalar açan şairdir. aşkını dile getirdiği "mona roza" şiiri meşhurdur. arzuladığı diriliş neslini anlattığı birçok fikir, öykü ve çeviri kitapları yazmıştır.

http://www.turkceciler.co...likleri-temsilcileri.html
ey sevgili şiiriyle insanı mahveder. ey sevgili , en sevgili , uzatma dünya sürgünümü benim...
nefis şiirlerin sahibidir. iyi ki var dediğimiz şahsiyettir.
hiç bir yerde görüntülenmesine izin vermeyen, şöhreti hiç sevmeyen, edebiyat dünyasının gelmiş geçmiş en mütevazi şair, fikir adamı.

eğer şiirlerini güzel bir tercümeyle başka dillere çevirebilseydik ünü Baudelaire'i geçerdi.

ona türk şiirinin Baudelaire'i diyorlar ama bence Baudelaire fransız şiirinin sezai karakoç'udur.

(bkz: doğunun yedinci oğlu)
(bkz: yüce diriliş partisi)

edit : harf