bugün

manuel pellegrini gibi man city ile son hafta şampiyonluk yaşamıştır.
pellegri'nin rakibi liverpool iken, mancini ferguson'lu manu ile mücadele etmiştir.
liverpool iki gereksiz puan kaybı yapmasa man city o hayvan gibi kadrosuna rağmen nah şampiyon olurdu.
o zaman bir kişi de neden çıkıp "pellegrini beceriksiz abi yeaa, o kadroyla son hafta anca şampiyon oldu" diye demedi.
çünkü söz konusu mancini olunca demediklerini bırakmıyorlar.

ha bunun bir de "los galacticos'la şampiyon olamayan ancelotti" örneği var ki, o ayrı bir boyuta geçti artık o zaman.
onun da zamanı gelecek.
arkası yarın...

uzun lafın kısası: objektifliğinize sneijder frikiği atayım.
başından beri mancini ile gs taraftarı arasında negatif bir elektriklenme oldu ve bir kısım taraftarla dokularının uyuşmadığı aşikar.
bunda hem city ile geçirdiği cl kariyeri hem de oynattığı futbol anlayışının durgunluğu rol oynuyor. derwall ve fatih terim ile birlikte başlayan hücumcu tarzda futbola karşı beğeni, 2000 sonrası galatasaray taraftarında zirve yaptı. haliyle, taraftarın alışık olduğu stilin dışında hocayı kabul etmesi de güçtü . zira taraftarların edindikleri alışkanlıkların tersine dönmesi hep uzun bir süreci kapsamıştır. "ee zaten fatih hoca zamannda işleyen bir sistem ve son iki yılın şampiyonu bir takım vardı. onun üzerinde değişiklik yapması saçma" demek sağlıklı değil. işlemeyen bir şeyler vardı ki, takımda hoca değişikliği oldu (ama yönetim bağlamında, ama taktiksel)
zaten bugün manciniden kurtulmak isteyenler, zamanında iyi futbol oynatmadığı için lucescunun gönderildiğini ve sonrasında efsaneleştirildiğini de unutmamalılar. misal 2000 yılındaki strum graz maçları sonrası lucescuya gelen eleştirilir doruğa ulaşmıştı. belki çeyrek finale yükselinmişti ama, grubun son maçında biz grazı yine yenemezken, diğer maçtan gelen skor nihayetiyle üst tura yükselmiştik. aynı lucescu, uefayı almış tarihin en iyi galatasaray kadrosunu hakan farkı haricinde eksiksiz elinde bulundurmasına karşın(ki o sene de jardelle takviye yapmıştık) ancak lig ikincisi olabilmişti. bugün ise mancini takımı ikinciliğe giderken, başarısız sayılıyor.

bu adamın şanssızlığı da bir bakıma fatih terim hatıratı üzerine gelmesi oldu. bazı gs taraftarı terimsporlu. her şeyi terim üzerinden açımlıyor. önceki sezon orduspora karşı 0-2 den çevirdiğimiz maç sonrası; "işte terim motivasyonu!" diyenler, bu yıl çevrilen gençler maçının ardından; "hocaya rağmen kazandık" diyorlar. zaten bir hocanın motivasyon gücü nedeniyle seviliyor olması her şeyi eksik bırakır. terim döneminde "aslanım koçum"a alışkın oyuncular, bu adam gelince afalladı. oysa suç oyuncuları motive etmek gibi bir kaygısı olmayan yeni hocada değil, bu sisteme alışkın yarı-profesyonel topçulardaydı. artık ben floryada abdurrahim albayrak gibi ağzında emzik gezen, fatih hoca gibi motivasyon faktörünün ön plana çıkaran isimler görmek istemiyorum. onca para kazanan, her hareketiyle gençlere öncülük eden milli futbolcuların daha profesyonel olmasını bekliyorum ki hocanın rolüazalsın. zaten her şeyi hocaya bağlamak da doğru değil. çocuğuna gol hediye edebilmek için paşa maçınının ikinci devresinde bulduğumuz tek pozisyonu uygun durumdaki partneri yiğite pas vermeyerek harcayan umut veya "bize saygı duyacaksınız" diyerek yabancı-türk ayrımını gözler önüne seren gökhan zan suçlanmazken, tek suçlu hoca. aynı kafa yapısı zamanında jardelin üzerine yürüyerek takımdan ayrılma sürecini başlatan okan-emre ikilisi ile organik bağı paylaşıyor.

terim devrinde yapılan ve 20-25 milyon para bayılınan transferlerden ama sakatlık, ama formsuzluk nedeniyle faydanılamazken, herifin 500 bine 1 milyona aldığı veyseller tartışılıyor. sen nasılki ft'nin yılın stoperi etiketiyle aldığı chedjou'nun etkisizliğini talihsizliğe bağlıyorsan, bu adamın ontiveroda ışık görüp takıma kazandırmasını da aynı mantıktan hareketle değerlendirmelisin. oyuncu transferi beyaz eşya almak gibidir. misal lincolnu aldın tutmadı ama kewell tuttu. baros tutarken jo tutmadı. aynı jo şimdilerde dünya kupası öncesi brezilya milli takımının en önemli gol silahı.

"takımla sürekli oynuyor, futbolcuları mevkiisi dışında kullanıyor" deyip, eleştiriyorsun belki ama, mevkiisi dışında oynayan semih sezonun en kritik maçında 2 asist yaparken sesin çıkmıyor. burak, selçuk, umut mancininn gelişiyle çöktü deyip mancinye faturayı kesiyorsun ama ft döneminde yokları oynayan sneijderin şimdilerde takımı sırtlayışını, stopere çekilen hakan ve fatihin turşusunu kurduğu yektanının performansını nedense görmek işine gelmiyor.
iyiye giden oyuncuların yeriyle oynaması gerekçesiyle eleştirilmesi ayrı bir tatava. "sneijder sol oynamazmış". abi bu adam zaten sol açık gibi oynamıyor ki, sol iç oynuyor. sen sneijder'in son çizgiye inip orta açtığını gördün mü hiç? adam kariyerinin en iyi ikinci sezonunu çıkarıyor hala yerinde değil diye sayıklıyor adamlar. aynısı hakan için de geçerli. sol bekmiş de, stoper oynaması yanlışmış. bu adam alman altyapısından yetişmiş, fiziği ve oyun konsantrasyonu ve yavaşlığı itibariyle stoper oynaması daha mümkündür, olay bu yani.
fatih gittiğinde biz yerine hoca ararken danıştığımız td adayları "juve maçı sonrası gelirim" derken, bu adam "ben italyan futbolunu biliyorum, juveden önce gelirim" deyip, iki maçta da juveye yenilmemiş, bizi gruptan çıkarmıştı. gerçi siz buna da; "göte bala" dersiniz, terim ve lucescu dönemi gruptan çıkarken çektiğimiz kanseri dikkate almadan.

tazminat olayına girmiyorum bile.

takım belki iyi ve keyifli oynamıyor, çok başarılı da sayılmaz. ama kalması için çok neden var. o nedenle diyorum ki;

stay with us mancini!
galatasaray ı seneye makine gibi bir düzende oynatacak olan hoca. bu makineleşme motivasyon eksikliğinden kaçan deplasman maçlarını kazandıracaktır. içeride zaten bir problemi yok.

ligin en geniş kadrosuna sahip olduğu için türkiye kupasını yine kazanacaktır.

şampiyonlar liginde ikinci tura çıkarsa başarı, uefa ya giderse kupa olur.
gelecek sezon etkisini göstereceğine inandığım hoca. takımla birlikte bi yaz kampı yapsın, felsefesini öğretsin, futbolcuları iyice bi tanısın, eminim ki seneye daha başarılı olacak.

ayrıca milli takıma da katkısı olacaktır bu olayın. daha pozisyon bilgisi olmayan, 4-4-2'den başka taktik bilmeyen türk futbolcular var. onların da bilgi kapasitesini genişleteceğine eminim.
Takımımızın başına daha kariyerlisi gelmediği sürece kalmasından yana olduğum hocadır. Önümüzdeki sezon takımı daha iyi tanımış olacağını düşünüyorum. Ah bir de dakika başı formasyon değiştirme maceracılığını bıraksa!
yeni gelen hocayla 6-8 ay geçir, hoşuna gitmediyse gönder modası eskilerde kaldı. bir yaz kampı ister en az. galatasarayımızın 15 yıl şampiyon olamadığı döneme bakın, değiştirdiği hoca sayısı 15, yazıyla; onbeş..

jurgen klopp dortmundla ilk sezonunda avrupa kupalarına katılamamış, ertesi yıl da 5. olmuştu. dortmundlu yönetici ve taraftarlar "bu adamla olmayacak, erkenden yolları ayıralım" deseler, dortmund bu günlere gelemeyecekti. keza ferguson. ulan herif göreve geldiği 86 dan 92 ye dek ingilterede şampiyonluk yüzü göremedi be. dönem inglizleri "olmadı, postalayın!" deselerdi, manu manu olmayacaktı. adam buranın trabzonu gibi takımı alıp, dünya devi yaptı. o takım ki, 70'lerde küme düştüğü bile vakiidir.

lucescu da, takımı şampiyon yaptığı halde gönderilmişti. çünkü taraftar, uefa aldıran fatih'i takımda görmek istiyordu. yönetim de fatihi getirdi tekrar, ama olmadı. ii fatih dönemi hayal kırıklığıydı. neden?
doğru dürüst bütçe yoktu. 2002-2004 arası bu süreçte harcanan transfer bütçesi, 18 milyon euro. 2011-2013 53 milyon euro. bu sezonun başındaki harcamalar hariç. para nerede, fatih hoca ve başarı orada. giderken nasıl olaylı ayrıldığımızı da hatırlamak lazım. elbette yönetim hocanın arkasında dursun, bütçeyi arttırsın. ama çifte standart olmasın. sırf kredisi yok diye, skibbe geldiğinin dördüncü haftası adamın çalışma kadrosu kovulmuştu.
şimdi de lucescu sesleri yükseliyor; "mancini ile galatasarayın dokuları uyuşmamış", "iyi futbol oynatmıyormuş, hep defansmış." hayır, lucescu gelince aşırı hücum futbolu falan mı bekliyoruz? adam bizden giderken takım kötü oynuyor diye gitmişti lan. söyleyelim; en fazla anadolu takımlarına karşı gömülü oynamaz, daha fazla top tutarız. sonuç almasını bilen bir hoca olduğundan, daha başarılı oluruz. fakat bu; "mancini ile kötü oynuyorduk, luce ile iyi oynarız" anlamına gelmiyor, kesinlikle. bu amaçla hoca değişecekse, gelen luce olmamalı. zaten adamın takımın başında olduğu sezonlar, bulduğunu atan bir forvet hattı vardı. düz yolda yürüyemeyen burak yoktu yani. ha bi de, bu adam 70 yaşında beyler. zamanında moruk kalli'nin deplasman maçlarına kalbi hasta olduğu için çıkamadığını da hatırlatalım.
savunma oynatıyorsa, mancini'nin ne suçu var? adam gelirken hücumcu futbol sözü mü verdi? bunu eleştireceksen, git savunmacı hoca getiren yönetimi eleştir. sonuçta yeni hoca gelirken, yanında mentalitesini de getirir.

zaten mancini ile bu sene deplasmanda yiten puanların bir kısmı, ucu ucuna kaçtı. konyada burak direkte patladı, rizede şino kaçırdı. adamın kredisi olmadığından, göze batıyor. üç büyüklere çakmış sivasa yenildiği için eleştirme bu adamı. kasımpaşayı eleştir. ben de eleştiririm. koca galatasaray on kişi de kalsa, 4 gol yemez. şu da var ki, takımlar zaman zaman böyle sonuçlar alabilir. futbol tarihimizin en başarılı hocası ft başımızdayken, avrupada en ağır 2 sonucumuzu da aldık. (0-5 chelsea, 1-6 real) chelsea maçı sonrası ftyi yollasaydık, o sene kupa kazanılamayacaktı.

adam derbilerde başarılı. 5 derbinin 4'ünü kazandı. yitirilen kadıköy, malum. harika geçen sezonun ardından, süper finalde 2-0 dan 2-2 olan bjk maçı sonrası "ulan son maç kadıköyde. ne yapıcaz ya?" diyorduk hepimiz. tabii o zaman ft'nin kredisi vardı, mancini yenilirse, yolla gitsin. geçen sene topladığımız puan ile bu sene arasında 6 puan fark var sadece. yani, geçen sene olsa, fb'nin 4 puan önünde yine şampiyonduk. olay biraz da, bizim kötü olmamızdan ziyade, rakibin iyi olması. fb bu yıl çok istedi, hakkıyla güzel bir şampiyonluk kazandı. cl'ye doğrudan vize, türkiye kupası gibi etmenlerin hoca değişikliğine karşın kazanılması hiç kötü değil.

ha, kendini premier ligde sanıp, 90+ da oyuna adam alıp zamandan tasarruf etmeye çabalaması, eboueyi sol açık, sabriyi sol bek oynatması, ceyhundan yaya toure etkisi beklemesi bana göre de yanlış. lakin bu yanlışlar onun gönderilmesi için yeterli done değil. zaten, son dört maça girilirken "alacağımız puan -1" diyenler, toplanılan 12 puanı görünce de manciniyle olmaz demeye devam ediyorlar. londraki chelsea maçında ayaklarını öne atıp gülmesini yavşaklık olarak görenler, veysel sarı geldiğinde teee beylerbeyinde ön libero oynadığı sıralardaki maçları izleyip, acaba faydalı olur mu diye? onu önde denemesini, çalışkanlıklarını görmek istemezler.
dedik ya abi, adam gözlerine giremedi. ağzıyla kuş tutsa nafile..
Kanımca sadece oyun olarak değil, efendilik olarak da Aykut hocamızın tıpatıp aynısı. Sdece avrupa görmüş hali.*

Bir fenerbahçeli olarak kalmasını isterim. Şansı yaver gitse başarılı olur. Ancak 6+2 neyse de 5+3 ile takımını zor kurar.
Mali açıdan pek parlak olmayan gs de ucuz kaliteli türk oyuncuyu nerden bulsun? Ki zaten para olsa da 3 büyüklerde oynayacak kaç topçu var?

Uzun lafın kısası seneye yabancı bahanesi bulunur. Bu şartlarda başarılı olması zor gibi. italyadan teklif gelirse o zaman gider.

Ancak daha önceki entrylerde gs'li arkadaşların dediği gibi, daha kariyerlisi gelmeden, her türlü gidişi soru işaretleriyle beraber kötü sonuç getirir.
43 maça arka arkaya farklı onbirle, bunların çoğunda da farklı dizilişlerle sahaya çıkmış, "seneye makina düzeninde futbol oynatacak" teknik direktör. yardımcılarıyla uyumu da dillere destan.

bir de şu "x ayda bir hoca değiştirmeme" işi var ki demek eskaza yine "yakın geçmişte takıma gelen çok ünlü biri" gibi maç kaseti dahi izlemeye erinen, ülkeyi de takımı da umursamayan bir adam getirsek 1.5-2 sene vermek zorundayız. ne diyeyim, hagi ya da bülent korkmaz geri gelse misal ya da kredilerini de ekleyince yaz kampıyla beraber bir 2.5 seneleri garanti olmalı herhalde.

bir hoca bir takımla uyuşamıyorsa, uyuşamıyordur, bu kadar basit. elli maç bunu anlamak için yeterli süre. yeni hocayla yaz kampı yapıverelim. (her sene yaz kampının sonunda transfer yapmıyormuşuz gibi) şampiyonlar ligi tarihinin en çok katılımcı takımlarından biri olan galatasaray'ın getirebileceği en iyi hoca olduğunu da düşünen yoktur herhalde kendisinin. ya da vardır ya, kafalar leasingde belli ki.
lucescu gelecekse gitmesini istediğim teknik direktördür. yok yerine yine yabancı skibbe tarzı bir adam gelecekse sonuna kadar kalsındır. yerli gelmez zaten , ünal Aysal'ın fatih terim olaylarından sonra asla bir yerli hocayla çalışacağını düşünmüyorum.
eğer ağzından yapılan açıklama gerçeği yansıtıyorsa, yani tipik bir medya yalanı değilse hoşlanmadığım karakteristik özelliklerinin yanına bir de yalancılığı eklemiş teknik direktör.

"Galatasaray'ın durumunu de değerlendiren italyan teknik adam ligi ikinci bitirmenin önemli olduğunu düşünüyor: 'Ligi ikinci bitirdik ve bu sayede şampiyonlar ligi'ne direkt olarak katılacağız. Takımın başına geçtiğimde 9. sıradaydık, şimdi ise ikinciyiz. Her şey iyi gitti diyebilirim' ifadelerini kullandı."

Galatasaray'ın Beşiktaş'ı 3-0 yendiği maçtan sonra Fatih Terim gönderildi 1. fenerbahçe puanı 12, 4. Galatasaray puanı 9
Hocanın ardından yardımcılarıyla çıkılan Rize maçı berabere bitti. 1. fenerbahçe puanı 15, 5. galatasaray puanı 10
Mancini efendinin lige teşrif ettiği hafta, Akhisar maçı, kazanan 2-1 akhisar.

Yani Takımı aldığında iddia ettiği üzere 9. sırada değil 5. sıradaydı galatasaray. Haysiyet de geçmişteki emeğe saygı göstermek de herkese lazım.
gitmemesi bize daha çok şey kaybettirecek olan teknik direktör.
monaco'nun rudi garcia ile istediği iki hocadan biri. rudi roma'yı bırakmaz çünkü o takımı kendi yarattı ve roma bu sene çok iyi bir sezon geçirdi. fakat iş mancini'ye gelirse mancini bırakır gider.
galatasaray'ı şampiyon yapamayacağını 5 yaşındaki çocuklar bile biliyor ancak kapı gibi sözleşmesi olduğu, ztk şampiyonluğu ve ligde 2. olup şampiyonlar ligi'ne doğrudan katılma başarısı gösterdiği için yönetimin elini kolunu bağlıyor. yoksa şimdiye çoktan kovulmuştu.
süper bir durumu belirtmiş olan teknik adam.

--spoiler--
tek söyleyeceğim şey yabancı kuralının kalkması gerektiği. Avrupa’da mücadele eden takımlar var. Bu oyuncuların aynı zamanda ligde de oynayabilmesi lazım. Bu karışıklık durumu zorlaştırıyor. Böyle olunca zaten kariyerinin sonuna gelmiş yıldız oyuncuları buraya almak zorunda kalıyorsunuz. Ondan dolayı da genç Türk oyuncular arkadan gelmiyor. Aynı zamanda Türk oyuncuların bir şekilde yurt dışına gitmeleri gerektiğini düşünüyorum. Böylece Türk Milli Takımı da gelişecektir. Biz bu konuyu italya’da 30 yıl önce konuşmuştuk. italyan takımlarında sadece italyanlar oynasın böylece milli takım başarılı olsun diye. Ve bir sonuç alamadık. Ne zaman bu kural kalktı, dünyanın en iyi oyuncuları gelmeye başladı italyan Milli Takımı da başarılı olmaya başladı.
--spoiler--


şimdi aga ben fenerliyim. ama herif doğru söylüyor. yıllardır bu sınırlamanın ne faydasını gördük. türk milli takımı çok süper top mu oynamaya başladı. ya da her turnuvaya her dünya şampiyonasına katılır hale mi geldik. veya süper türk topçularımız mı oldu.. onlar real de barca da m.united te vb. büyük takımlarda mı oynamaya başladı. hayır. bu sınırlamanın tek kaymağını yiyen değerinden fazla para alan türk topçular.

şu sınırlama kalksın nasıl basketbolda voleybol da avrupa da finaller oynuyoruz futbolda da öyle olacağına eminim. ama kaldırmıyorlar işte aga. birileri kalkmasını istemiyor. ne olur gs şampiyonlar ligi şampiyonu olsun ertesi yıl fener olur. bjk olur. bence biran önce çözüme kavuşturulmalı bu durum.
drogba'nın ayak bağı olduğunu düşünüyor. pek de haksız sayılmaz.
galatasaraylılar olarak aykut kocaman'la çok dalga geçtik ve allah bize roberto mancini'yi gönderdi. aykut kocaman teknik direktörlük konusunda ne kadar beceriksizse roberto mancini de o kadar beceriksiz. kimse roberto mancini, manchester city'le premier lig'i aldı demesin. 300 milyon euroluk bütçeyle al bir zahmet. ayrıca mancini, manchester city'le şampiyonlar ligi'nde grup sonuncusu da olmuştur.

not: terimsporlu değilim.
kendisinin fanboyu falan değilim ama gerçekten şuna inanıyorum ki bu adamı eleştirenler ağır gerizekalı. adamların argümanı ne?

" çok taktik değiştiriyüüür "

" oyuncuların yerleriyle çok oynüyür "

" maç içinde taktik değiştiriyüüür "

ebenizin amı lan spastik herifler. adam rakibe göre taktik yapıyor, futbolcuları tanımaya çalışıyor, bok gibi oynayan adamların yerine eldeki boktan kadrodan birilerini koyup deniyor, maç içinde taktik tutmazsa hemen müdahele ediyor. ulan bunlar o kadar gerekli, o kadar yapılması gereken şeyler ki bunların eleştirildiğini görmek gerçekten sinir krizine sokuyor insanı. istiyorlar ki ev deplasman farketmez 4-4-2 olsun, ölümüne düşünmeden pres olsun, savunma da allah kerim olsun..
taktikse deha. yok rakibe gore taktik yapiyor.tamam yapsin efenim ama tutupta kayserispora rizeye de ayri taktik yapmasin. galatasaray amk borumu birakta onlar sana gore oynasin.
hadi taktigi gecelim mevkisine gore oyunculari degisir en azindan.
semih kayayı sağ bek sneijderi sol açık ceyhunu saha ici oynatan herif.
elinde ribery olduğu için sneijder'i sol açık, dani alves olduğu için semih'i sağ bek oynatmaması gereken adam. niye böyle yapıyor anlamıyorum...
taktik anlayisi modlarin(alinmayin gozden kacmistir) sozluge armut yazar alamasina benzeyen (bkz: onun yeri orasi mi) teknik direktor.
bi fatih terim etmez dediğim kişidir. deneyimlidir. türk futbolunun kalitesinin vasat olmasından dolayı zamanla başarı katsayısının artmasını umduğumuz şahsiyet de denilebilir.
fatih terim'in hayatında göremeyeceği kupaları almıştır.
bunda suç yok. şimdi olması gerekeni yazmaya çalışsak herifi kendimize benzetmeye kalkmış olacağız. bizdeki şartlarda olması gereken şu, bu adamın yanına abdürrahim albayrak tipi bi yönetici montelemek. yanında tugay var ama tugay mancini'den daha avrupai amk. kadro yine allahtan edepli ahlaklı bi kadro da iyice götü sermiyorlar. bu seneki sorun aslında teknik direktör faktöründen kaynaklı değildi. takım kendisini lige büyük ve rakipsiz gördü. kafalarını verdikleri büyük maçları da iyi bitiremediler. iyi bitiremedikleri gibi korkunç sonuçlar aldılar. gazları kaçtı yani. yoksa adam yönetimi uzmanı fatih hoca bile havaya sokamadı topçuları. yeni sezon yeni umutlarla çok daha iyi olacaktır galatasaray takım olarak.

he, gerçekten olması gereken de şu, mancini'yi değiştirmek yerine, mancini'ye uyum sağlamak. şimdi bizim fosil yorumcular sallıyorlar mancini'ye de önder özen'e de. burası türkiye burda işler başka falan diye. konu değişiyo hoop avrupa'da şöyle avrupa'da böyle be amına koduğum sen götünü avrupa'ya göre ayarlamazsan nasıl düzelteceksin durumunu. galatasaray'la sezona efsane başlayan rejkard'ın kafasını yedik. bunu da yeriz ama doğru olan bir şey varsa o da türk futbolu mantalitesinin değişmesi gerektiğidir. herifi eğip bükmeye çalışmak salakça. bunun kadar karaktere, kariyere ve taktik bilgisine kim sahip türkiye'de.
tirt bir hoca.
bjk taraftarının roberto mancini hakkında gs taraftarının söylediklerine bakarak örnek alması gerekir. adam gs ile rezil bir sezon geçirdi, 9 transfer yaptı 1 tanesi tuttu, şampiyonun 9 puan gerisinde ligi bitirdi hala 'iyi adam, kalmalı..' diyorlar. kalması faydalı mı olur, zararlı mı olur bilmem ama her fırsatta istifa isteyen, önder özen'i göndermek isteyen, biliçi beğenmeyenlere mancini örneğini göstermek lazım.