bugün

yakışıklı arabalardır.
ne zaman peugeot tan bahsedilse şu reklam gelir:
https://www.youtube.com/watch?v=7166kqk8Fwc
zamanında şöyle efsane bir reklam yapmayı başarmış otomobil markası.

https://www.youtube.com/watch?v=50A9wjJ40Dk
En yakışıklı arabaları uretir .
Edit: niye eksi yiyorum olm bu kadar ya.
Tasarım muazzamdır ama bir kez tamirci eline düşmeye görsün.

Ne onunla ne onsuz.
Rcz modeli varsa alırım bir dal.
hashtag lerini bir türlü sevemediğim araba.

her yönden.
Müşteri hizmetleri , kurumsallığı , bayilerinden uzak durulması gereken araba markası.
anneler günü için eşime aldığım aracın plakasını buradan yazamayacağım rezillikte çıkartıp , iptal edemiyoruz arabada plakada artık sizin diye cevap veren müşteri hizmetleri ve bayii ye sahip iğrenç insanların çalıştığı kurumcuk.
#Peugeot Clup Ankara, bu arabalar sayesinde kardeşlikler kurdum ben...

- evet dedi kabul etti soranlar için.
görsel
Ankaranın da bu geniş caddelerine hastayım işte.
kalbimde yeri ayrıdır, spesifik tasarımı, kendine özgü iç hacmi, agresif duruşu ile yirmili yaşlarımın sonuna dek kullandığım fransız.

otomobil her zaman böyle keyif vermeli.
şahsen peugeut kullanıyorum çokta memnunum ama etraftaki eşden dosttan pek şikayet edenide duymadım.garip olan peugeut kullanmayanlar daha çok şikayet ediyor bu arabalardan heralde fransız olmasından...
Turboyu çabuk harcar bunun dışında ekonomik ve iyidir.
2012 model 301 modeli sayesinde kalite konusunda nerelerde "süründüğünü" gördüğüm araba(!) markası.

kısaca almandan şaşma... fransıza yaklaşma. yazık olur parana.
508 access(bos paket) paketinin 2006 407 den donanim olarak farki yok saolsun insanimiz oyle zeki ki bu arabaya 90 100 bin bayilabiliyor.
galatasaray sponsoru olsa ne güzel olur.

peugeot - aslanların aslanı.
2015 yılı cirosu 60 milyar 651 milyon dolar olan şirket.
Yahudi mercedes'i olarak da tanınır.
logosuyla galatasaray'a sponsor olmasını istediğim araba markası.
logosunu Fransa'da bir mağaraya çizilen 30 bin yıllık ardeche aslanından ilham alarak seçtiği rivayet edilen otomobil firması.

bir de Peugeot un ilk işi olan testere üretiminde aslanın pençeleri gibi güçlü anlamına geldiği söyleniyor.

hangisi doğru bilmiyorum. ilki daha mantıklı çünkü ardeche aslanı ayağa kalkıp kollarını uzatmış bir aslan olarak resmedilmiş. yani bugünkü Peugeot logosu oradan ilham almış gibi görünüyor.
2007 model 207 var.

almayın, alana engel olun iyilik yapmış olursunuz.
Peugeot ile ilgili sağda solda bilip bilmeden ortaya atılan "fransız arabası çöptür" den başlayıp, "peugeot alınır mı abi yau?" ya varan saçma yorumlar mevcut. Ben bu konuyu epey bir araştırdım. Nereden başladığını, kimin çıkardığını, neden böyle denildiğini vs. Şuraya pisleyeceğim affınıza sığınarak.

Peugeot sözlükte de yazıldığı üzere, çok çok eski bir şirket. ilk otomobil üreticilerinden. otomobilden önce de at arabası falan üretmişler hatta. çekirdekten yetişmiştir yani bu aslan.

bir başkasının bahsettiği gibi, efsane iyi olan modelleri vardır. 505 mesela, 206 ve 406 da onlardandır. keza efsane kötü olan modelleri de vardır. 307 mesela. O hakikaten çok kötüdür ve Peugeot'nun her yerde konuşulan kötülüğünün de sebebi bu modeldir biraz. patlayanı, su alanı, götü toplayamayanı vs. her pisliği var bu modelin. Marka da o süreçleri çok kötü yönetmiş, bir türlü "taam, taam iade edin o zaman hadi, topluyorum hepsini" dememiş. Halbuki toplasa 1000 tane araçta sorun ya çıkar ya çıkmazdı. Adamlar bu arabadan milyonlarca sattılar oysa.

Neyse...

Gelelim bu dedikoduların özüne. bak kardeşim, Peugeot avrupanın en çok satılan otomobil markasıdır. Öyledir, ister inanın ister inanmayın. Arabaları Fransanın kırsalındaki bozuk yollara da dayanıklı olacak şekilde yapılmıştır. Oralardaki yollar da hani epey kötüdür, bilen bilir. Şehirlerdeki arnavut kaldırımı benzeri taş yollara göre yapılmıştır. Bunlara dayanabilen arabadır yani Peugeot. Fakat bu aslan parçası kariyerinin bir noktasında "ulan biz niye ABD'ye gitmios?" diye bir düşünmüşler ve oraya da bir el atmaya karar vermişler. Ama ABD pazarı, regülasyonları vs avrupadan çok başka olduğundan, bu adamlar orada bir türlü tutunamamışlar. Hatta o efsane 505 modeli de bu dönemde yapılmış.

Peugeot ABD'de neyi yapamamış bilio musunuz? ABD'liler büyük motorlu, büyük arabalar isterler. Aldıkları arabalar ömürlük olsun isterler, öyle 5 yıl'da bir araba değiştirme fikri onların çok benimsediği bir şey değildir keza, çok uzun yollar yaparlar. Çünkü örneğin Newyork - Los Angeles arası uçakla 6 saat gibi bir şey, düşünebiliyor musun? senin yaşadığın ülke gibi değil yani, sen uçağa bin, 1 saat sonra ülkenin öbür ucuna gidersin, ama ABD öyle değil, adam bi biniyor uçağa, dünyanın öbür ucuna gidiyor ülkenin öbür ucuna gitmesi için. -ABD'deki seri ilan sitelerine girip bakarsanız yüksek kilometreli araçları görürsünüz zaten, yol yapmayı severler.

Peugeot'dan (ve hatta Renault'dan) da bu ihtiyaçlara karşılık vermesini beklemişler. ama avrupanın yollarına, insanına göre araba yapan bu adamlar afallamışlar, ne yaptılarsa büyük motor, büyük arabayı yapamamışlar. yapabildikleri en iyi şey 505 olmuş. Mükemmel görünen, premium bir iç dizayna sahip olan, aşşırı rahat ama tam ihtiyacınız olduğu anda bozulan bir araba yapmışlar. En azından öyle nam salmış bu araba ABD'liler arasında.

E tek modelle -ve sorunlu bir model- koca ABD pazarında tutunamazsın. ABD dediğin bambaşka bir dünya, orada doğru mağaza ve yetkili servis sayısına da ulaşamazsın. Ulaşamadılar da zaten. ABD'de Ford, GM gibi büyük markalar dışında son dönemde başarıyla tutunabilen tek marka var malumunuz, Tesla. Onların da nelerle uğraştığını bilen bilir. O da ayrı bir yazının başlığı olsun.

Bu faillerin üzerine aslan ABD'den ayrılmaya karar vermiş. Ama bu sırada da küçük kardeşi Citroen'i satın almış. Citroen'in bir yarası var. 2. Dünya savaşı sırasında Fransayı işgal etmeye çalışan nazilere yardım etmiş, onları desteklemiş bu marka. Peugeot da tutmuş bunları satın almış. E almanlar durur mu? Avrupa'da kendilerine rakip olmak üzere olan bir marka geliyor. Başlamış pis PR oyunlarına. Yok efendim fransız arabaları tırttır, yok öyledir yok böyledir. Üstelik burada bel altı da vurmuş, citroen'in nazilere yardım edişini falan da kullanarak tüm fransız arabalarını kötülemiştir. Sanki nazinin kendisi, kendi değilmiş gibi...

Bu arada, Peugeot'nun ve fransız arabalarının kötü namına en büyük katkıyı da Renault yapmıştır. O kadar kötü arabalar üretmiştir ve bugün de üretir ki... NCAP testlerini falan inceleyebilirsiniz. Rezalet sonuçlar verir Renault'lar. En iyi modellerinden biri olan Talisman'ın bile kaporta boşluklarını sarı köpükle falan dolduruyor mesela bu adamlar. Neymiş, yalıtım oluyormuş. Ulan!

Peugeot dünyanın en iyi dizel motorlarını üreten markadır. Bu motorlar o kadar iyidir ki BMW - Mini ve Ford Avrupa bu adamlardan motor satın alır. Bu dizel motorlardaki emisyon oranları da başka üreticilerin hepsini solda sıfır bırakmıştır. Keza son dönemde geliştirdiği Puretech benzinli motoru da acayip bir şeydir. 4 silindirli motorun performansını ve hatta daha fazlasını 3 silindirli motordan çıkarmayı başarmıştır mesela. Üstelik bunu yaparken motor hacmini de -doğal olarak- küçültmüş, aracın daha az yakıt tüketmesini sağlamıştır.

Ama bu başarıları görünmez, bilinmez. Dedikoduları dinler bizim insanımız.

Fransız arabalarını sıralamak gerekirse Peugeot - Citroen - Renault olarak sıralamalıyız. Renault'ya zaten bulaşmayın da...

Ha bu arada Citroen'in 60'lı yıllarda ürettiği DS modeli de efsanedir. O arabada kullanılan teknolojiler bugün bile bir çok arabada yoktur mesela.

Sonuç:

Ben 3 yıldır bir peugeot 5008 kullanıyorum. Arabanın performansı çok çok iyi. O cüsseye göre o yakıt tüketimi de efsane. Yeniledikleri 5008 SUV'deki teknolojiler de oldukça iyi ve günü yakalamış durumda. Bütçemi ayarlayabilirsem elimdekini satıp onu alacağım.

Ama Peugeot Türkiye ve bayileri epey tırt. Yedek parça stoğu konusunda çok kötüler. Fiyatları da biraz yüksek. Aracın mekanik sorunlarını sanayide hallettirmenizi, yetkili servisten uzak durmanızı tavsiye ederim.

Elektronik sorunları olduğunda ise aman diyeyim yetkili servise gidin, sanayide falan kurcalatmayın arabayı. Zira bu arabaların her şeyi elektronik, ve sanayideki ustalar bir şeyi düzelteyim derken bambaşka yerleri bozabiliyorlar.

Yetkili servisler arasında istanbul'daki Nev iyidir, pahalıdır ama iyidir. Baykaralar'dan uzak durun. Dağıttıkları arabayı toplayabilmekten aciz bu adamlar ve bir aile şirketi olduğu için de baya kötü bir üst yönetimleri var. Bulaşmayın.

Peugeot'nun otomatikleştirilmiş vitesleri -diğer markalarınki kadar- sorunlu bu arada. Bu otomatikleştirilmiş şanzımanı iyi olan araba varsa beri gelsin. Bu bir ara teknolojidir ve doğal olarak sorunludur. Peugeot da bunu kullanmıştır. Yapacak bir şey yoktur. 100.000 km'de bir gidip volan, baskı balata falan değiştirmen gerekir. Mecbur. Vites geçişleri de hissedilir. Olur o kadar, manuel vites kutusu var çünkü.

Böyle... bok atmayın yani. bilenden dinleyin. 307 alanlara ve o sorunları yaşayanlara saygım sonsuz. 307'ye bulaşmayın abi. O çok kötü. Ama 8 serisi iyidir. 208-308-5008-3008 vs vs. Bunlardan korkmayın. i-kokpit'li olanlar da çok güzel bu arada. Onlara mutlaka bakın.
Bizim cipin yanına 206 alayım diyorum. (bkz: cip)

Şöyle 4 kapılı, 10k para harcayıp güzelce modifiye edip eski günlerime dönmek istiyorum. Takla atana kadar binerim artık.
Pişmanlıktır. Tecrübeyle sabit....
Dünyanın ilk ve en eski araba üreticisidir.
1810 da kurulmuştur.
Türkiye de fazlasıyla bulunan arabalardır. Dış görünüm, iç tasarım, performans açısından vasat olan beş para etmez arabadır.