bugün

sigarayı bırakmaya çalışanlara suyu içirilen iğrenç sebze.
en sevdiğim sebze iken, avea sayesinde nefret ettiğim sebzedir. oturtması ayrı güzeldir. (bkz: fatura)
Patlıcangiller ailesindendir. Meyveleri kullanılır.1,5 metreye kadar boylanabilir. sapı tüylü, dikenli ve dallı olur. Yaprakları uzun;mor ya da siyahımsı renkteki meyveleri de uzunca ya da yuvarlak olur. çiçekleri mor ve beyaz renktedir.Sıcak iklimlerde yetiştirilir.Yuvarlak olanına "tophane" ya da bostan patlıcanı denir.Sebze olarak tüketildiği gibi turşusu ve reçeli de yapılır.
besin değeri olmayan tek sebzedir.
* *.
nikotin deposu.
bir kedi alıyorum. kedi sıkıntıdan obez oluyor. dismorfik bir kaplana dönüşüyor. gürbüz bir hayvan hayal edin, kallavi büyüklükte.

30'lü yaşlarına yaklaşmış kedili kadın* oluyorum ve hayatımı da bu minvalde tekrar düzenliyorum. sosyal bir varlığa dönüşüyorum. belki ispanyolca kursuna da giderim. pek az tanıdığım insanlarla vakit geçirmek adına sosyalleşiyorum. defalarca yapılan konuşmaları orada da devam ettiriyorum.
erkek cinsten biriyle sinemaya gidiyorum. sinema sonrası flörtöz olduğumdan eve bir kahve içmeye davet ediyorum. minimalist kahve kupalarına kahveyi, hi-tec müzik setime chill out cdyi koyuyorum. insan evladın vasat esprilerine ahaha diye gülüyorum. her şey çok yolunda yani. haneke'nin burjuva ahlakını nasıl güzel irdelediğinden dem vuruyoruz. daralmıyorum, ilgiyle dinliyorum.

kedi odaya giriyor. hemen kediyi kavrıyorum ve kucağıma yerleştiriyorum. arzuyla kediyi okşarken bir yandan modern, ilerici söylemlerden birini terennüm ediyorum.
sessizlik oluyor. işte o an yandan yedim ama yıkılmadım hüznü” temalı bakışı gözüme yerleştiriyorum. kediyi okşama şiddetimi artırıyorum.
beklenen soru geliyor:
-kedinin adı ne?
-patlıcan
zaman kaybetmeden, gözlerinin içine baka baka ekliyorum:
-patlıcanı biraz okşamak ister misin?
patlayacaksın kelimesinin dejenere olmuş hali.
(bkz: nasıl daha aptal ve itici reklam yapabiliriz)
ya tapilir derecede cok sevilen, ya da gargamel kadar nefret edilen yemis. ortasi yok.
"patlayacaksin" cümlesinin anadolu agzindaki söylenis bicimi.

- patlican gali, yeme sen!
ne zaman 150 kontor yuklesem bana anında 180 dakika veren şey. cok sevilesi takdir edilesi.
bulgarcası baklazan olan ve içinde biber, domates, patates ve tütünün de bulunduğu patlıcangiller ailesine mensup bitkidir.
el kaide tarafından kadınlara yasaklanmış sebze türü...
kızartması makbuldür, yoğurtluysa tabiki.
skimsonik reklamlarının kurbanı olan bir gençlik oluşumudur. iticidir.
patlıcanın herşeyini yap ama bombasını yapma dememize sebep olan sebze .
14 şubat 2009 patlıcan bombası vakasından sonra sözlük yazarlarının en azından bir hafta görmek dahi istemeyeceği sebze.
(bkz: patlıcan)
ne kadar garip isimli varsa kendisinden yapıldığı nedenledir ki çok acıdığım sebze. mesela; imam bayıldı, karnı yarık, musakka, ali nazik vb.
canınız sıkıldığı zaman okşayabileceğiniz bir sebze

(bkz: sıkma canını okşa patlıcanını)
avea'nın kurduğu gnctrkcll tarzı bir gençlik grubudur.

(bkz: bir gençlik patlaması)
(bkz: avea)
(bkz: patlıcan kol)
200 yıl önce saksımda yetiştirdiğim, turuncu domates.
közlemek yerine fırına attığınızda pişti mi diye kontrol etmek için fırın kapağını gardınızı alarak açmanız gerekmekte. yoksa bin tnt gücünde patlayıp kolunuza bacağınıza yapışabiliyor. hayır yani adı üstünde patlıcan olan bir sebzeye gard almadan ne akla hizmet yaklaştım onu ben de hiç bilmiyorum.

- bana patlıcan saldırdı!
trt çocuktaki hezarfen çizgi filminde istanbul'da patlıcan kızartmasının yasaklandığı anlatılıyo..

yangınların çoğu,ya da en azından bi kısmı o yüzden çıkıyomuş..

koşturan tulumbacılar..

bi şair harem'e patlıcan ve kabakların parçalara bölünerek sokulduğunu söylemişti osmanlı'da..

zevk veren maddelerin hep zararlı maddeler olduğu söylencesi..

patlıcan başı çeker rahat..