bugün
- tatvan belediyesinde rte'nin resminin indirilmesi14
- tezgahtarlık yapan doktora mezunu22
- anın görüntüsü14
- saraca silsüpüroğlu12
- hafta içi avm kafelerinde oturan menopoz karılar13
- uludağ sözlük köpek avlama timi17
- bik bik'in gece kapısına gidip serenat yapmak11
- kızılcık şerbeti 2 nci sezon finali11
- kıza iğne batıran türbanlı11
- erkek gibi kisa tirnakli kadinlar8
- erkek sünnetine 18 yaş sınırı getirilmesi12
- aktroll yazarları donuzlayıp umursamamak10
- evlendikten sonra çok daha iyisiyle karşılaşmak21
- kendini bir görsel ile anlat19
- xdearm10
- jose mourinho28
- herkesle iyi geçinmek18
- sözlükte kendinize yakın hissettiğiniz kişiler10
- sarılma ihtiyacı13
- zalbert ramstein8
- aşkım ben hiç osurmuyorum bizde genetik diyen kız16
- meral akşener17
- gizli samyelin moderatör olması13
- kuresel ikinma'nın sevgilisi19
- dünyanın en güzel kızını tarif et16
- gideon reid morgan jj9
- icardi190545
- sekse doymuş erkek12
- dem parti'nin tc kürdistan da işgalci açıklaması9
- en ilginç bilgiler11
- gizli samyel21
- küresel ıkınma9
- dinlilerin dinsizlere sürekli lakap takması12
- namaz kılmayan türk değildir12
- dem parti'nin valiyi ölümle tehdit etmesi8
- dünyanın en güzel kızıyla karşılaşmak8
- albay kemal14
- kadir mısıroğlu mezarı18
- en sevmediğiniz sözlük yazarları10
- kemalistler 15 temmuzda ne yapıyordu20
- ankarayı sel aldı25
- haysenin1210
- ey müslümanlar inananlar haydi cumaya allah yoluna8
- eksi ruyalar için diktiğim tulum12
- kocasına kahvaltı hazırlamayan kadın kusurludur13
- uludağ sözlük aktrollerinin uçurulması9
- içinde hiç'a harfi geçmeyen bir cümle yazınü10
- güçlü kadınların ortak özellikleri8
- yazarların en sevdikleri diziler11
- okula gidiyorum sözlük10
yenimesaj gazetesi yazarı.
yenimesaj gazetesi gibi yoğurdun kaymağı kabilinden sığ bir gazetenin sığ bir yazarı. doğru yol partisi sempatizanı. üstad kadir mısıroğlu'ya çamur atmaya çalışıp popisini yükseltmeye çalışan bir fikir fukarası.
http://www.meltemhaber.com/?haber,10506
--spoiler--
1. Kadir Mısıroğlu'nun yaşı kemale erdi. Yani "öteye" gitme vakti uzak değil. Buradan ilan ediyorum; eğer kendisine emri hak vaki olursa cenazesine gideceğim ve imam efendi "mümin ve muvahhit olduğuna şahit misiniz" dediğinde "şahit değilim" diyeceğim.
Bunu samimi olarak söylüyorum. iman ehli olmak o kadar da ucuz bir şey değildir ve hayatı boyunca başta Atatürk olmak üzere birçok insanı dinsizlikle suçlayan, bir sürü kişiye küfür isnat eden ve hele şu sıralar "eşek diline" merak salıp sağa sola saldıran bu cahil tarihçiye son anında "mümin" diye şahitlik etmek büyük bir vebaldir.
Kadir Mısıroğlu defalarca Atatürk'ün islam'a düşman olduğunu, Müslüman olmadığını söyledi. Müslüman olmayan kişi islam itikadına göre küfürdedir. Oysa Atatürk'ün iman ehli olduğuna dair yüzlerce şahit ve olay var. Atatürk günahkâr olabilir ama "kesinlikle mümindir".
islam itikadına göre mümin olan bir kişiye "küfür" isnat eden kişinin isnadı kendisine döner. Yani kendisi küfre girmiş, islam dairesinden çıkmış olur.
Bu durumda Kadir Mısıroğlu eğer tecdidi iman yapmazsa (iman tazelemezse) işi gerçekten "yaştır!"
Ve ben O'nun cenaze namazında "imanına şahit olmayan" kişi olarak bulunacağımı ilan ediyorum.
2. Ve daha vahimi Kadir Mısıroğlu'nun Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) için söylediği "BOP, Türkiye için bir nimettir" ifadesidir. BOP, Hıristiyan Haçlı dünyasının bir projesidir ve projeye "nimet" diyen bir adam her şeyden önce ne kadar cahil ve aciz olduğunu ortaya koyar. Nimet kelimesi genel anlamda Allah tarafından insana verilen her çeşit iyilik, güzellik, ihsan olarak manalandırılır.
Ortalıkta tarihçi diye gezen şu zavallıya bakın ki gavurun projesine "nimet" diyecek kadar büyük bir cehalet girdabı içindedir ve aklı başında insanlar hala bu adama "tarihçi" diye itimat etmektedir. (Kendisi tarihçi değil, hukuk mezunudur. Tarih konusundaki eğitimi, mezun olduğu Trabzon Lisesinden ibarettir.)
Gâvurun projesine nimet diyen bir kişinin cenazesinde "imanına şahit olmadığımı" söyleme hakkımı mahfuz tutuyorum.
Atatürk'e sövmek maalesef "açılım yapan Türkiye'nin" yeni modası oldu. ingilizlerin elinde kukla olacak bir hilafeti reddeden Atatürk onlar için "ebedi düşman." Araştırın bakın çoğunun "ingilizlerle irtibatı var."
Biz bu konuyu daha önce ayrıntısıyla yazmıştık:
"Rıza Nur'un British Museum'a gönderdiği hatıratının mikrofilminin Türkiye'de olmadığı, tek nüshasının Londra'daki merkezde olduğu" biliniyor.
Peki, bu kitabın mikrofilmini kim ya da kimler ingiltere'den alıp Kadir Bey'e teslim etti?
Ya da Kadir Bey "Londra'daki bir kitabı" nasıl ele geçirdi?
Kadir Mısıroğlu kendi ifadesiyle şöyle anlatır:
"1968 senesinde Cağaloğlu'ndaki Vilâyet Han'ın ahbâbım olan sâhibinin teşvikiyle Beyaz Saray'ı (işhanı) terk edip Cağaloğlu'na yerleştim. Burada diğer eserlerimi telif ederken elime Rıza Nur'un British Museum'a koyduğu hatıralarının mikrofilmi geçti. O'nu hayâli "Altındağ Yayınevi" adıyla yayınladım.
Ne kadar basit değil mi?
"Rıza Nur'un ingiltere'de olan hatıratının mikrofilmi bir anda Kadir Mısıroğlu'nun eline geçmiş ve o da 'yayınlayıvereyim bari' demiş."
Ve devam ediyor Mısıroğlu:
Almanların benden gayrisine oturma müsaadesi vermemesi üzerine, hep birlikte ingiltere'ye geçtik."
Almanya'nın kabul etmediği Kadir Mısıroğlu'nu ingiltere bağrına basıyor. "(Yeni Mesaj,28 Mart 2012)
Rıza Nur'un ingilizlerin elinde olan hatıratını yayınlayan Kadir Mısıroğlu'nın sığınma yeri de ingiltere oluyor.
Son söz:
Bazı kişiler de Atatürk'ün annesini dillerine dolamışlar onun namusuna dil uzatmışlardır. Hazır Atatürk'ten bahsetmişken, bu Atatürk düşmanlarına da Neyzen Tevfik'in mısralarıyla cevap verelim:
Esir iken mümkün müdür ibadet?
Yatıp kalkıp Atatürk'e dua et.
Senin gibi dürzülerin yüzünden,
Dininden de soğuyacak bu millet
işgaldeki hali sakın unutma
Atatürk'e dil uzatma sebepsiz
Sen anandan yine çıkardın ama
Baban kimdi bilemezdin şerefsiz
--spoiler--
--spoiler--
1. Kadir Mısıroğlu'nun yaşı kemale erdi. Yani "öteye" gitme vakti uzak değil. Buradan ilan ediyorum; eğer kendisine emri hak vaki olursa cenazesine gideceğim ve imam efendi "mümin ve muvahhit olduğuna şahit misiniz" dediğinde "şahit değilim" diyeceğim.
Bunu samimi olarak söylüyorum. iman ehli olmak o kadar da ucuz bir şey değildir ve hayatı boyunca başta Atatürk olmak üzere birçok insanı dinsizlikle suçlayan, bir sürü kişiye küfür isnat eden ve hele şu sıralar "eşek diline" merak salıp sağa sola saldıran bu cahil tarihçiye son anında "mümin" diye şahitlik etmek büyük bir vebaldir.
Kadir Mısıroğlu defalarca Atatürk'ün islam'a düşman olduğunu, Müslüman olmadığını söyledi. Müslüman olmayan kişi islam itikadına göre küfürdedir. Oysa Atatürk'ün iman ehli olduğuna dair yüzlerce şahit ve olay var. Atatürk günahkâr olabilir ama "kesinlikle mümindir".
islam itikadına göre mümin olan bir kişiye "küfür" isnat eden kişinin isnadı kendisine döner. Yani kendisi küfre girmiş, islam dairesinden çıkmış olur.
Bu durumda Kadir Mısıroğlu eğer tecdidi iman yapmazsa (iman tazelemezse) işi gerçekten "yaştır!"
Ve ben O'nun cenaze namazında "imanına şahit olmayan" kişi olarak bulunacağımı ilan ediyorum.
2. Ve daha vahimi Kadir Mısıroğlu'nun Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) için söylediği "BOP, Türkiye için bir nimettir" ifadesidir. BOP, Hıristiyan Haçlı dünyasının bir projesidir ve projeye "nimet" diyen bir adam her şeyden önce ne kadar cahil ve aciz olduğunu ortaya koyar. Nimet kelimesi genel anlamda Allah tarafından insana verilen her çeşit iyilik, güzellik, ihsan olarak manalandırılır.
Ortalıkta tarihçi diye gezen şu zavallıya bakın ki gavurun projesine "nimet" diyecek kadar büyük bir cehalet girdabı içindedir ve aklı başında insanlar hala bu adama "tarihçi" diye itimat etmektedir. (Kendisi tarihçi değil, hukuk mezunudur. Tarih konusundaki eğitimi, mezun olduğu Trabzon Lisesinden ibarettir.)
Gâvurun projesine nimet diyen bir kişinin cenazesinde "imanına şahit olmadığımı" söyleme hakkımı mahfuz tutuyorum.
Atatürk'e sövmek maalesef "açılım yapan Türkiye'nin" yeni modası oldu. ingilizlerin elinde kukla olacak bir hilafeti reddeden Atatürk onlar için "ebedi düşman." Araştırın bakın çoğunun "ingilizlerle irtibatı var."
Biz bu konuyu daha önce ayrıntısıyla yazmıştık:
"Rıza Nur'un British Museum'a gönderdiği hatıratının mikrofilminin Türkiye'de olmadığı, tek nüshasının Londra'daki merkezde olduğu" biliniyor.
Peki, bu kitabın mikrofilmini kim ya da kimler ingiltere'den alıp Kadir Bey'e teslim etti?
Ya da Kadir Bey "Londra'daki bir kitabı" nasıl ele geçirdi?
Kadir Mısıroğlu kendi ifadesiyle şöyle anlatır:
"1968 senesinde Cağaloğlu'ndaki Vilâyet Han'ın ahbâbım olan sâhibinin teşvikiyle Beyaz Saray'ı (işhanı) terk edip Cağaloğlu'na yerleştim. Burada diğer eserlerimi telif ederken elime Rıza Nur'un British Museum'a koyduğu hatıralarının mikrofilmi geçti. O'nu hayâli "Altındağ Yayınevi" adıyla yayınladım.
Ne kadar basit değil mi?
"Rıza Nur'un ingiltere'de olan hatıratının mikrofilmi bir anda Kadir Mısıroğlu'nun eline geçmiş ve o da 'yayınlayıvereyim bari' demiş."
Ve devam ediyor Mısıroğlu:
Almanların benden gayrisine oturma müsaadesi vermemesi üzerine, hep birlikte ingiltere'ye geçtik."
Almanya'nın kabul etmediği Kadir Mısıroğlu'nu ingiltere bağrına basıyor. "(Yeni Mesaj,28 Mart 2012)
Rıza Nur'un ingilizlerin elinde olan hatıratını yayınlayan Kadir Mısıroğlu'nın sığınma yeri de ingiltere oluyor.
Son söz:
Bazı kişiler de Atatürk'ün annesini dillerine dolamışlar onun namusuna dil uzatmışlardır. Hazır Atatürk'ten bahsetmişken, bu Atatürk düşmanlarına da Neyzen Tevfik'in mısralarıyla cevap verelim:
Esir iken mümkün müdür ibadet?
Yatıp kalkıp Atatürk'e dua et.
Senin gibi dürzülerin yüzünden,
Dininden de soğuyacak bu millet
işgaldeki hali sakın unutma
Atatürk'e dil uzatma sebepsiz
Sen anandan yine çıkardın ama
Baban kimdi bilemezdin şerefsiz
--spoiler--
güncel Önemli Başlıklar