bugün

biz halkın içinde bulunduğu sistemdir.

benim asıl merak ettiğim bu sistemin başındaki adamlar. kime hizmet ediyoruz biz. en azından bir köle olarak bunu öğrenmek istiyorum.
Yiyecek, giyecek ve barınma ihtiyaçları için insanlar iş bulamıyor günümüzde.
Aaah ahh, nerde o eski kölelikler!
Ekmek elden, su gölden yaşayıp gidiyordu millet.
Yeni işçi hakları düzenlemeleriyle eskisi kadar pek şaapılmayandır.
7/24 iş ve calisma esasina dayali oldugu ve ozel sektorlerin tum dunyada hakim oldugu sistemdir.

Calismakla omur gecer, emekli olunca da saglikla ugrasmayla omur gecer ve mezarda dinlenirsiniz. Sistem insanlari maalesef buna zorluyor.

Iyi ve kotulerin savasinin yasandigi bu dunyada hepimize dayatilan sistemdir.

Edit: eksileyen arkadasin zoruna gitti herhalde.
Eskiden köleleri sahipleri alıp satardı. Bugün ise kölelerin kendini istediği yere satabilme hürriyeti var.
Sadece loser ların şikayet ettiği sistemdir.
Kimse kimseyi çalışmak için zorlamıyor.
Eğer maaşlı işte çalışmanın şartları sana ters geliyorsa varsa paranı, paran yoksa beynini kullan, kendi işini kur.
Sağında solunda binlerce sıfırdan yükselmiş insan göreceksin.
Ama eğer paran olmadığı gibi sıfırdan kendi işini kuracak beynin, cesaretin, kuvvetin yoksada, elin oğluna atma boku. Suç sende. Eğer istediğini alamıyorsan hayattan, sana verilenle yetin şikayet etmeden.
Sabah 8 akşam 5 mesai yılda 20 gün izin bundan büyük kölelik yok. Evet.
Türkiye'nin 15 yıldır içinde bulduğun durum. iktidar gücünü koruyabilmek için burjuvaziyi adete halkın kıt kanaat verdiği vergiler ile besliyor. Zenginler vergi vermiyor en az çalışıp en çok kazanıyorlar. Fakirler de bir arabaya 120 bin TL vererek adete 20 yıllarını borç ödemek ve birikim yapmakla geçiyorlar.

Günde 10 saat çalışıyorsun mesai bitip eve yorgun gelince koltukta uyuyup kalıyorsun ne kendine zaman ayırabiliyorsun ne spor yapabilirsin nede kültürel bir aktivite bulunabilirsin. Çocuklarının büyümesini bile izleyemezsin.

Sonra ne olur biliyor musun işçi kardeşim ?

Spor yapmadığın için sağlıksız bir bünye sahibi olursun emekli olunca dinlemek bir yana hastane köşelerinde sıra bekleyerek ölümü beklersin. Ama zenginler gençlik zamanlarında spor yaptıkları için emeklilik zamanlarında gayet dinç ve sağlıklı olurlar.

Bence işçi sınıfı birleşmeli ve hakkını aramalı. En azından çalışma saatleri hafta da 35 düşmeli.
Bence bu şehirli insanın paketli gıdaya olan bağımlılığı ile ortaya çıkıyor.

Zombi kıyameti olsa köylülerin bir tık fazla şansı var ama şehirli insan şehrin kölesi olduğu için o taş binaları yer artık.
kravatlı kölelerin işi daha zordur ama çalışma sistemi sanayidekilerine göre kat kat iyidir arasında seçim yap desen kravatlı köle olurdum olucağımda şu dgs işi olmazsa.
hayatın kanunu bu. doğanın düzeni de bu. büyük balık küçük balığı yutar. güçlü olan, uyum sağlayan ayakta kalır, güçsüz olan yok olur. mutlak adalet yoktur. iyilik kavramı yoktur. güzel mi değil tabi ki ama gerçek bu.
bayram izninde biraz olsun düşünmeye fırsat bulup, yarın iş başı yapacağı gerçeğiyle rahatsız olanların atıp tuttuğu başlık. hadi siktir et bunları yarın ki faturaları işleri düşün amk. biraz kafanı rahatlamak için işten sonra Starbucks ta içeceğin kahveyi yada sikişeceğin kızı da düşünebilirsin sonuçta sistem böyle herkes böyle olduktan sonrada bu şekilde olmaya devam edecek. bu düzene kişiliğini, ruhunu, ömrünü satarak kazandığın parayı yine bu sistemin insanları tektipleştirmek ve standartlaştırmak adına dayattığı mekanlarda yiyip içiyorsan ağzını açmaya bile hakkın yok. (bkz: kapitalizmin olmazsa olmazları)
Şu an buna minnet ediyoruz, neden, çünkü borçlar. Yeter artık.
alan memnun veren memnun bir sistemdir. yeterki insanları oyalayacak küçük zevkler sunsunlar onlara. düşünmeyen sorgulamayan aptal yığınlarından oluşan bir toplumda her türlü iş görür.
Adı kısmi rezerv sistemidir.
insanların gözü açılmasın, ekmek, bir ev bir daire peşinde ömrünü tamamlasın, kafalarını boş işlerle meşgul edelim, pastadan büyük dilimi biz alalım sistemidir.
(bkz: anı yaşamak saçmalığı).
Hepimizin içinde bulunduğu sistemdir.
Peki biz 65 yaşına kadar it gibi çalışıp emekli olma hayali kuruyoruz.
Ama bu sistemin başında kimler var. Kime hizmet ediyoruz biz.
Mesaiye kalınca kafamda deli sorular...
American dream.
Devletlerin beka sorunuyla düz orantılı olan sistem. imparatorlukları nasıl ki köleler ayakta tutmuş ise Devletleri de köleler ayakta tutar.
Herkesin bildiği, kimsenin bir şey yap(a)madığı hede ve höde.
Abi sizi zorlamı çalıltırıyorlar. Çalışmak istemiyorsanız gidin bayıra ot yiyin bok yiyin. Ha ülkemizde gelir adeletsizliği ve üç kuruşa köpek gibi çalıştırma anlayışı yokmu? evet var, ama bu bütün dünya için geçerli bir durum değil bizim ekonomimizin boktanlığından kaynaklanan bir durum. Akşama kadar mis gibi klimalı ofiste çalışıp da ağzını yaya yaya modern kölelik diyenleri de sikesim geliyor kimse kusura bakmasın.
Şu an için içinde bulunduğumuz durumdur.

Eğer bu modern hayatı yaşamak istiyorsan kapitalizmin kölesi olmuşsundur. Para kazan, harca, daha çok kazan, daha çok harca ama sürekli köle gibi çalışmak zorundasın.

Yok ben köle gibi yaşamak istemiyorum diyorsan ıssız bir adaya gideceksin, ne para lazım ne pul, iki balık avlarsın survivor gibi yaşarasın işte.
En seçik mimarlarından birisi Lincoln'dür. Genelde hep tersi düşünülür, çünkü nihayetinde kağıt üzerinde köleliği kaldıran adamdır.

Ne var ki Lincoln köleliği, kölelerin dolaylı olarak istediği forma çevirmiştir. Artık köleler karın tokluğuna çalışmıyordur ama sadece karınları doyacak kadar kazanıyordur. Yani ekmek yerine sadece ekmek alacak para işveren isimli efendisi tarafından veriliyordur. Daha fazla ayrıntılı bir husus ama kısaca böyle.

Fazla zekice.