bugün

insan sevdiğine kavuştuktan sonra
ekmeği olsun ayranı hiç olmasın.

Mehmed Uzun
aşk gibi aydınlık ölüm gibi karanlık...
elimdeki kitap geç oldu ama temiz oldu tanımam güzel insan.
Nar çiçekleri,yaşlı rindin ölümü,aşk gibi aydınlık ölüm gibi karanlık adlı değerli kitapların yazarıdır kitaplarının arkasında Yaşar Kemal in yazar hakkında düşünceleri yazar .
ve tam kapıdan çıkacakken seslendi annem: yüreğini ört, insanlar soğuk üşürsün..
t: 3 dil bilen modern kürt edebiyatının en büyük yazarlarından biri.
gerçekten yaşanmış bir olaya konu olan adem evlatlarından biridir. Gerçekten yaşandığını belirterek kısaca anlatmak isterim;

Bir varmış bir yokmuş; develer tellal, pireler berber iken bir okulda bir öğretmen ilkokul 1. sınıf 1. döneminde şöyle bir kayıt tutmuş. "Bunca zamandır öğretmenim, böyle bir öğrenci görmedim. Okuma yazmayı geldiğinde biliyordu, üç rakamlı sayıları hiç takılmadan hemen çarpabiliyor yani nerdeyse tahtaya çıksa dersi benden iyi anlatacak. Adı Mehmed Uzun."

Aynı öğretmen 1. sınıf 2. döneminde şöyle bir kayıt tutmuş, "Mehmed'de bir durgunluk var ilk dönem ki gibi değil, bir sorunu var ama anlamadım." Sonra 2. sınıf 1. döneminde şöyle bir kayıt tutar, "Mehmed bu dönemde hemen hemen hiç okula gelmiyor, bir sorun var ama bilmiyorum." 2. sınıf 2. dönemde bu kez şöyle tutar, "Mehmed hiç eskisi gibi değil, sınıfın en arkasında ve zaman zaman ağlıyor. Annesi ölmüş."

Sonra öğretmen değişir. Yeni öğretmen 3. sınıfın 2. döneminde şöyle bir kayıt tutar, "Sınıf iyi ama Mehmed Uzun diye biri var, tam bir Allah'ın cezası."

Gel zaman git zaman 4. sınıfta meslek hayatının bitmesine 2 sene kalmış yaşlı bir kadın öğretmen sınıfın başına geçer. Bir gün öğretmenler gününde bütün sınıf öğretmene janjanlı paketler halinde hediyelerini sunarlar. Bu sırada arka sıradan Mehmed kalkar ve gazate kağıdına yarım yamalak sarılmış bir şeyi öğretmene uzatır. Sınıf kahkalarla gülmeye başlar. Öğretmen gazate kağıdını yırtar ve taşları eksik bir kolye ve yarısı kullanılmış bir parfüm olduğunu görür. Sınıf bunun görünce daha da fazla gülmeye başlar. Tam bu sırada öğretmen, "Mehmed bu bugüne kadar aldığım en güzel hediyeydi" der ve sınıfta kahkalar biranda kesilir.

Kolyeyi takar ve parfümden biraz sıkar. Ders biter Mehmed utana sıkıla öğretmenin yanına yaklaşır ve "Öğretmenim tıpkı annem gibi kokuyorsunuz" der ve koşarak sınıftan çıkar.

Gökten üç elma düşer; biri sana, biri bana, biri de okuyanın başına.
mehmed uzun'un ''zincirlenmiş zamanlar, zincirlenmiş sözcükler'' adlı deneme kitabını okuyorum bu sıralar. yaklaşık 20 yıl önce yazılmış denemelerden oluşuyor kitap ama ne yazık ki türkiye açısından güncelliğini hala koruyor. 20 yıldır (90 yıl mı demeliyim yoksa?) çamura saplanmış, patinaj yapan bir araçtan farksız türkiye, hareket var ama ilerleme yok, yerinde sayıp duruyor. hele bu aralar sanki geriye de gidiyor. yasaklar, baskılar, 'öteki'nden nefret hala türkiye'nin aşamadığı durumlar ve gündeminden bir türlü çıkmıyor-çıkamıyor.

kitapta güzel mesajlar var, vicdana seslenen yazılar. iyi okumalar dilerim.
vefatının 15. yılında saygı ile anıyorouz.
Çok iyi bir romancı. Aşk gibi aydınlık ölüm gibi karanlık adlı kitabını okuduğum zamanı hatırlıyorum. Su gibi okuduğum kitaplardan biriydi. Müthiş etkilenmiştim. Sonra yitik bir aşkın gölgesinde. Sonra diclenin yakarışı. Sen adlı kitabını bitiremedim bıraktım. Herhalde mehmed uzun istihkakım orada dolmuştu. Şimdilerde beni şu derece etkileyecek kitaplar okuyabilmek için yanıp tutuşuyorum ama yok. Eskisi gibi okuma hevesim de yok. Konumuza dönelim. Mehmed uzun iyi bir Kürt romancıdır. Gerçekten iyidir.
Kürt bir arkadaşım sayesinde varlığından haberdar olduğum büyük edebiyatçı. Ne kadar cahilim.

Şüphesiz, Eserleri türk edebiyatının kapsamına girer. Kimse Türkiye edebiyatı diye uydurma bir tabir geliştirmesin.

Kürt asıllı büyük usta yaşar Kemal de Türk edebiyatı derdi.