bugün

oturun dinleyin, bu işin içinde profesyonel olarak çalışan biri olarak anlatacağım. tane tane anlatacağım dinleyin.

şimdi efenim biliyorsunuz dolar çoştukça çoşuyor, harap olduk ne olacağız bilmiyoruz.

öncelikle şunu söylüyeyim, ekonomik verilere göre doların bu kadar yüksek olmasının sebebi açıklanamaz. çünkü ekonomik veriler bu denli kötü değil.

şimdi ee niye çıkıyor o zaman diyeceksiniz.. haklısın.

doların yükselmesinin yegane sebebi cari açık. evet cari açığın ucunu hükümet kaçırdı. çünkü yurtdışından gelen borçlanmaları, özelleştirmeleri fabrika açarak değil, emlak sektöründe tüketti.
Bu cari açığı en kolay nasıl etkilersin? Doları yüksek tutarak, TL 'de devülasyona giderek değer kaybettirerek ithalatı dizginleyip cari açığı kapatmak. çünkü burada en tehlikeli şey cari açıktır. şayet cari açıkta ipin ucu kaçtı mı, kaos olur.

yani amaç tamamen ithalatı dizginlemek, öteki türlü ekonomi de herhangi bir sorun yok, bunun için çok daha fazla veri açıklamam lazım ama burada sayfalara sığdıramayız. örneğin bankalardaki karlılık, şirketlerdeki karlılıklar devam ettiği sürece sorun gözükmez.

daha diyeceksiniz ki doların yükselmesinin zararı yok mu? evet var. zaten çok uzun süreler bu şekilde gidemezler. risk almak zorundalardı, risk aldılar.

bu tür uygulamaların halka zararı çok büyüktür. milletvekiline, bakanına, zenginine bu iş vurmaz, lakin alt tabakayı zorlar. çünkü doların yüksek olması sebebiyle hem kredi faizleri artar, hem enflasyon yükselir ve bu işin sonunda halk koca koca zamlarla yaşamına devam eder.

dış güçler, bilmem ne güçler hikaye anlayacağınız. sorun cari açık. ve merkezin müdahale etmemesinin, hükümetin dolar ile ilgili konuşmamasının sebebi kontrollü devülasyona gitmeleri.

riskli mi? evet tabii ki riskli hemde çok büyük riskli. çünkü çok uzun süre bu şekilde götüremezsin, belirlediğin süre zarfında cari açığı kapatabildiğin kadar kapatıcaksın sonra devam edeceksin.
sanırım doların yükseltilmesi beyni de harap ediyor.

bu arkadaşa hakaret etmiyecegim saçmalamış ama rte yüzünden dolar yükseliyor diyen beyinsizlerin bile analizleri bi derece mantılkıdırl.

yani bi boktan anlamıyorsanız onlar daha mantıklı dersiniz bu çok ironik olmuş.
cari açık dediğin her ay maaşlarımızdan kesilen wc ye giderken bile verdiğimiz vergilerin bile ödeyemediği 500 milyar dolarındaki dış borçlar mı?
ekonominin, borsanın, doların işleyişinden bir haber yazarların damlayacağını elbette biliyorum.

gerçekte kriz nasıl olur. geçmiş yılları analiz ettiğimizde, genel anlamda borsa yüzde 200, yüzde 300 gibi enteresan rakamlar çıkar ve ardından yabancının elindeki senetleri yerli yatırımcıya devretmesiyle, akabinde kriz esnasında cari açık/borç ödeyememe gibi riskleri görenler ülkeden çıkış yaparak başka fırsatları değerlendirirler.

şuanda olan yabancının borsada hala yüzde 63 seviyelerinde olmaları ve borsanın zaten çok çok geri çekildiğini göreceksiniz. yani kriz diyebileceğiz anda borsanın düşebileceği bir yer yok.

dolar kasti ve bilerek çıkartılıyor, müdahale edilmiyor.

oysa bugün tcmb sözlü olarak dahi doları düşürecek gücü varken bir şey yapmıyor. merkez bankalarının yurtdışında varlıkları vardır. mesela ingiltere'de bulunan altın stoklarının dolara çevirip müdahale edebilir. yani şöyle, bugün ingiltere deki altınları geçici dolara çevirip, işini gördükten sonra tekrar altına çevirip yerine koyabiliyor. tcmb 'nin elindeki argüman bitmez ve çok güçlüdür.

lakin problem cari açık yani ithalat. ülkenin ithalatı çok yüksek seviyelerde bu ithalatı dizginleyebilmek için TL'nin değer kaybetmesi gerekiyor.

bunun bir tek sana bana, zararı var. başka kimseye yok. sorumlusu kim diyecek olursan, elbette hükümet. lakin o da dış güçler diyerek bu olayı farklı yönlere çekmeye çalışıyor.
şimdi siyasetçiler vadeli döviz hesaplarına bakıp gevrek gevrek sırıtıyordur.
"cari açık dediğimiz 500 milyar TL dış borçlar mı?" diye soran yazar arkadaş.

Borç şuanda sürdürebilirliğini devam ettiriyor. cari açık dediğimiz olay, gelir/gider tablosudur.

senin gelirin 450 milyar dolar, gider 500 milyar dolar.
aradaki 50 milyar borcundur.
ekonomist degilim ama su iki cumle sanki birbirlerine zit gibi geldi .

çünkü ekonomik veriler bu denli kötü değil.
evet cari açığın ucunu hükümet kaçırdı

Bu iki cumleyi ben soyle benzer bir sekilde algiliyorum.

Ben aslinda trafik kurallarina uyan biriyim ama devamli 180 le gidiyorum.
siyasetçiler vadeli hesaplarına bakıp elbette gevrek gevrek gülüyorlar. çünkü insider dediğimiz olayı yapıyorlar.

doların şöyle bir güzelliği vardır, kimde ne kadar dolar, ne kadar euro var, ne kadar TL var bilemediğin için, kimin alıp sattığını göremezsin.

tcmb bugün elindeki rezervleri, anlık al-sat yaparak bile dolara oynaklık sağlayabilir.
malum hastalıklı zihniyetin şeyinde boncuk arayarak açıklanmaya çalışılmaktadır.

evet, cari açığı kapatmak için paranın değerinin düşmesine göz yummak bir yoldur ama bu iş dünyanın hiçbir ülkesinde para serbest düşüşe bırakılarak yapılmaz.

müdahale edemiyorlar zira merkez bankasında yeterli kullanılabilir döviz rezervi yok. bu kadar basit...
rezervlerin olmadığını reuters ekonomistleri daha geçen gün söylüyordu.
Hükumetin dolara müdahale etmemesi/edememesi doların seyriyle alakalı değil. Zira doların seyri bizden kaynaklı da değil. Bu noktada müdahale hata olur zaten. Hemde büyük bir hata olur. Hatta iktidara bile malolur. Dolara gelince; Su, kap ne kadarsa o kadar dolar. Yani dolar, bizim kötü olan ekonomik seviyemizi dengeleyene dek yükselecek. Bu kaçınılmaz. Fakat yanlış bir müdahale ülkeyi kaosa sokar. Hükumette bunun farkında. Soğukkanlı davranmak mecburiyetindeler.
(bkz: çünkü ekonomik veriler bu denli kötü değil)

bunu deme sebebim ekonomi kötü lakin doların bu fiyatlara gelmesi kadar değil.

cari açığın rakamı değil oranı önemlidir. şuanda cari açık %8-9 civarındadır.

yani cari açığın yükselmesinin sebebi kozmetik, gıda, v.b ürünlere kadar yabancı firmalar dolu olduğundan kaynaklıdır. sandığınız gibi otomotiv değil. bunların cari açıktaki payları daha düşüktür. çünkü devlet bunlardan hayvani vergi aldığı için sorun teşkil etmiyor, sınırsız araba alabilirsiniz.

bugün kaçınızın evinde yerli malı şampuan var? veya kaçınızın eşi, annesi, kız kardeşi türk malı ruj kullanıyor, oje kullanıyor?

hükümetin suçu şurda, bunlara alternatif çıkacak türk şirketleri yaratmadı. nestle değil de eti yiyin, tuborg değil efes için. vs. vs.
rezervlerin olmadığı, rezervizimizin bittiği, vs bunlar enteresan söylentiler.

tcmb dediğimiz kurum özel bir şirkettir. sadece para basma ve borç verme yetkisi vardır.

sözlü müdahale dahi edebilir. illa para sürmesine gerek yoktur.
eskiden tcmb'leri spekülatörler yönetirdi, etkisi altına alırdı, ancak artık hükümetlerin kontrolü altındadır.

tcmb 'nin elinde argüman boldur, istediği zaman, istediği şekilde müdahale eder. sözlü, fiziki her türlüsünü yapar ve elinde hiç bir zaman koz bitmez, köşeye sıkışmaz.