bugün

ergenlik dönemine girildiğinin habercisidir. 30'lu yaşlarda denk gelinirse, o zaman ekonomik sorunların baş gösterdiği ve buna bağlı olarak aile içi huzursuzluğun ön plana çıktığı anlar yaşanıyordur. ekonomiden bağımsız olarak, yanlış tanındığı henüz anlaşılan bir eşe veya hiç tahmin etmediği şekilde olumsuz gelişim gösteren evlada sahip olmanın verdiği huzursuzluk da buna sebep olabilir.
derin bir uykudan, güçlü bir rüyadan uyanıldığında, saniyenin çok küçük bir parçasında kendini belli edip sonra hemen kaybolan tuhaf bir hissiyattır.
çocukluğu ve gençliği sürekli şehir değiştirmekle geçen birinin hisleridir.
En özgür histir.
insanların dönem dönem yaşadığı birinin gelip onu kurtarmasını beklediği evredir.
lisede başıma gelen olay ama psikolojik olarak değil..

bizim liseye başladığımızdan 1 yıl sonra okul anadolu olmuştu yani puanla alım yapılacaktı artık..
10. sınıfa geçtik bir tek biz genel olarak vardık diğerleri hep anadolu olmuştu artık.. neyse fotoğraf çekindikten sonra kimliklerimiz de çıktı aldık kimliği baktık alan yok/dal yok yazıyor.

noluyo lan o yok bu yok oldu olacak türkiye sınırları içerisinde yaşayan böyle biri de yok diyin de tam olsun a.k dedim. dememle sınıftakiler güle güle çatlamıştı aslında bok gibi espiriydi ama neden güldüler anlam da verememiştim..
Bende bir süredir zirvede olan his.
tepemiz de gezen bulutun ismi ve biz nereye doğru yol alsak bizi bırakmamaya yeminlidir.
ait hissetmemek yalniz hissetmektir.
tutunacak bir dalın kalmamış, tutunamıyorsun. (bkz: oğuz atay)
"Kafamda bir tuhaflık vardı,
içimde de ne o zamana
Ne de o mekâna aitmişim duygusu."

sözüne layık gördüğüm başlık.
genelde yalnızlıkla karıştırılır bu his.
Yaşadığım durumun açıklaması sanırım. Zira evdeyken bile hepsi bi aileymiş de ben başka bi ırktanmışım gibi hissediyorum.
(bkz: Yalnız değilmişim)
Sahipsizlik gibi bişey..
Aidiyet hissi yaşamak için en olmazsa olmazlarımıZdandır esasında ama asla ait olmadığımız yerlerde, asla fıtri olmayan araçlar ile asla doğal olmayan amaçları hedefimize koyduk,

yaşamak zorunda olduğumuzdan bu aidiyet hissinin yokluğu standart halimiZ oldu ve işte mutsuz, tatminsiZ, ruh hastaları olarak insanlığın buhran çağını inşa ediyoruz.

Bakın burası benim köyüm, burada kuş sesleri eksik olmaz, ben buralarda bu yollarda çocuk ayaklarımla koştum, bu çimenlerde yattım hayaller kurdum. Ergendim sevgilimin düşlerini şu ağaçların altına bina ettim. O derede balık tuttum, o derede yüzmeyi öğrendim.

Ne zaman gitsem aynı kuşlar orada, havayı koklar gözlerimi kapatırım. Çocuk ayaklarım, ergen yüreğim, yetişkin umutlarım, Burada yaşadığım aidiyet hissini hiçbir yerde, hiç kimsede hissedemedim.
Burnumun direği sıZlıyor, Kahroluyorum.

görsel
(Köpek de panço, geçen hafta yaşlılıktan öldü. Rip)
Ait olma hissinden daha güvenilebilecek olan duygu.
Bizim köye benzetenler fotoğraflar görüyorum amk!
Hiçbir şeye ilgi duymamayı, başkalarının zevk aldığı hiçbir şeyden haz almamayı beraberinde getirir. Zordur. Yalnızlığın nirvanasıdır.
Şehrin kalabalık sokaklarında yürürken iç hesaplaşma yaşarsın bazen. Kalabalık bi ortamda arkadaşlarınla otururken bi anda dalar gidersin yine farkındalıklar belirir. Sebepsiz enerjin düşer boşlukta hissedersin. Sanki kendini hiçbir zaman ifade edemeyecekmişsin de hiçbir yere ve hiçkimseye ait olamayacakmışsın, hep bir şeyler eksikmiş hissi.
var mıydı yok muydu, öyle mi hissediyordum yoksa sadece geçici bir şey midir bu derken aslında sürekli hissettiğimi fark ettiğimdir. aynı mekanda belli bir süreden sonra kalamama, sıkılma ve sürekli hareket halinde olma isteğim var, mekandan kastım kafe, bar falan değil tabi tatillerde evime dönüyorum bir ay sonra evden sıkılıp okula dönmek ve yurt odama geçince de yine 1-2 ay sonra da şehirden gitmek istiyorum, hiç bir yere ait olamayan adeta bir rüzgar, toz zerreciği, bir hava gibi hissediyorum sadece bir yerlerden geçip giden.
Ne kadar boşluktayız gibi gelse de aslında en özgür olduğumuz histir. Hiçbir şeye ve hiçbir yere ait değiliz. Tüm zincirlerimiz koparılmış. Yabancıyız ama özgürüz de aynı zamanda. Boşluktayız,hüzünlüyüz ama özgürüz.
into the wild izlemeyi acilen bırakmanız lazım.
Bir süredir yaşamakta olduğum his. işe gidiyorum mutlu değilim eve geliyorum mutlu değilim. Sıkılıyorum her ortamda çabucak. Nereye aitim bilmiyorum ve sürekli sorguluyorum her şeyi. Neden diyorum ve cevabını da kendim bulmayı deniyorum. Sonuçta değişen bir şey yok nereye kadar giderse böyle oraya kadar gidecek artık.
"artık gitmeyeceğim. Nereden geldiğim sorusunu yanıtlamak istemiyorum. Hiçbir yerden gelmiyorum. Kendimden başka…"

(bkz: tezer özlü)