bugün

adı üstünde herkesi kendine benzetmeye çalışma çabasıdır. kendisinin mükemmel olduğunu farzeden bünyelerde zuhur eder daha çok. sloganları "biliyorum."dur. ve kendisinin en iyiyi bildiğini insanlara bildirmek kendisine adeta farz olmuştur. onu onaylamayan herkes yanlış yoldadır.
kendi değerini düşürmekle sonuçlanır.
(bkz: herkes evine)
(bkz: faşizm)

".. insan çok daha başka şeyler için ölmeli. Mesela hırsızlık yaptığı için ölmeli; yalan söylediği, insanları sevmediği, insanları öldürdüğü için ölmeli. Ne bileyim ben, mesela kendinden olmayan insanların insan olduklarını unuttuğu için ölmeli."
faik baysal, drina'da son gün

"herkes olmanın baskısı ve buna bağlı olarak hiç kimse olamama."
sylvia plath
her halükarda sonuçta aşırı bir can sıkıntısına ve monotonluğa yol açar.
Özellikle aile büyüklerinin gösterdiği çaba.

Babaları ele alalım. Şu ana kadar oğlunun kendisi gibi olmasını istemeyen baba görmedim. Saç stili, giyim, tuttugu takım, eskide kalmış bazı saçmalıklar falan sürekli empoze edilir çocuğa. Etrafında başkalarının olduğunu öğrenen çocuk sonradan kendi yolunu çizer.
akp iktidarının sinsice yapmaya çalıştığı şeydir.

(bkz: okulların imam hatipe çevrilmesi)
herkese benzemeye çalışmaktan daha karekterli bır davranış olup, bencilliklede tanımlanabilir.
Hiç çalışmadan benzetiyorum. Mesela 2 hafta içinde 2 kişiyi sigaraya başlattım.

Benim üslubumla konuşmaya başladılar. Onlarda benim gibi herşeyi dalgaya almaya başladılar.

Biri 3 dil biliyor adamın ingilizcesini kendi seviyeme düşürdüm.

ingilizce kelimeyi Türkçe gibi okuya okuya adamda öyle okuyor. Lan AMK senin yanında dura dura bozuldum bende demeye başladı iyi abi ben gidiyim o zaman diye söyledim yok sen dur hadi arayıp şu çocuğu dalgaya al diyor aq.
Bi kere bakkaldan sakız yerine 10 kuruşumu istediğim için fena benzetmişlerdi.