hayyam garipoğlu

panama belgelerinde adı çıkmıştır.

görsel

http://www.gercekgundem.c...rinden-garipoglu-da-cikti

hay yam yam yam. bu ismi ne zaman duysam işte tam da böyle çağrışıyorum.

https://www.youtube.com/watch?v=i2p0LuYIt2o

ismi sürekli cinayetlerde anılan bir iş adamıdır.

Iki yıl aradan sonra Londra dan ISTANBUL a dönüşte yakalanarak cezaevine teslim edilmiştir.

3 yıl hapse mahkum edilmiş ve kendisine yakala kararıçıkarılmıştır.
hayırlı olsun ne diyelim.

her gördüğümde 'yarraaam bi garip oldum' diye kafamda canlanan isim.

kötüdür, kötü.

(bkz: buralar çok mafya ben gidiyom)

an itibarı ile cem garipoğlu nu sakladığı için 3 yıl hapis cezası almıştır.

bu adam bu kriz yönetimi beceriksizliği ile nasıl bu kadar zengin olmuş hayret verici. bir insan kendini bu kadar mı ateşin içine atar? yahu yeğenin cinayet işliyor yeğeninden çok sen güme gidiyorsun ve sen de bunun için gerekli bütün ortamı hazırlıyorsun. madem kardeşinin oğlu bir halt işledi birisini öldürdü çıkıp televizyonlara bir kez dersin "bu adam artık benim akrabam değildir, katillerle işim olmaz, allah bu katilin belasını versin" dersin çekilirsin kenara, elinde de ne kadar bilgi varsa paylaşırsın. sen gitmiş bu kadar bariz şekilde katil olduğu belli olan şımarık yeğeninle bir oluyorsun. ulan o kişi senin oğlun değil bişeyin değil. senin sesin babası nida garipoğlu'ndan çok çıkıyor. bu işten sıyrılmak istiyorsan kamudan, şeffaflıktan yana olup "allah o katil çocuğun belasını versin" diyeceğine, gitmiş gizli saklı işler çevirir modda dolaşıyorsun. ya adam bi kere katil, şımarık bir çocuk sen bu adam mı için (varsa) o katar itiarını zedeliyorsun. sen o kadar parayı kolay mı kazandın ki bir tane şımarık yeğen yüzünden sokağa çıkamaz hale geliyorsun.

ilk başktan beri çok büyük hatalar yaptın. ilk baştan beri "benim katillerle işim olmaz" deyip kenare çekileceğine kendini yaktın. eğer kardeşin çocuğunu adam gibi yetiştirememişse bunda senin suçun ne? sen niye durumdan vazife çıkarıyorsun? kolay mı kazandın o kadar parayı? hele bi de gaziantepli midir nedir bi tane şarlatana uydununuz ya nasıl akıldır bu anlamadım ben. bu akılla nasıl zengin oldunuz valla tebrikler.

her şeyi şaibeli, sadece adı, soyadı doğru.

2001 yılında Yahya Murat Demirel, Ali Avni Balkaner,Şevket Demirel, Şehriban Demirel, Hüseyin Bayraktar, Mehmet Bayraktar, Ahmet Uğur Balkaner, Mehmet Emin Cankurtaran, Ali Cüneyt Cankurtaran, Muzaffer Hakan Balkaner, Fuat Süren ve mustafa latif topbaş ile beraber vergi kaçakçılığından yargılanmış biri.

Emniyetteki ifadesinin ardından basın mensuplarına "hergün onlarca cinayet işleniyor, neden bu kadar bu cinayetin üzerinde durdunuz" şeklinde konuşabilecek kadar küstahtır da kendisi.

(ara: garipoğlu)

gariban insanların cebindeki son paraya kadar hortumlayıp, katil yeğeninini böbürlene böbürlene anlatırken bir de pis pis sırıtan, hayalarına am değmeyesice garip oğlan.

1954'te Ceyhan'da dünyaya geldi.
Dedesi Mehmet Bey, Fransız ordusunda Cezayirli bir lejyonerdi ve Kurtuluş Savaşı sırasında Fransızlar Adana Bölgesini işgal ettiklerinde o da oradaydı. Adana'da duyduğu ezan sesleri ile saf değiştirdi.
hayyam Garipoğlu'nun babası Kasım, 1922 yılında Ceyhan'da 32 dönüm arazisi olan bir çiftçi ailesinin çocuğu olarak dünyaya geldi. Sümerbank bez fabrikalarında çalışırken okumayı da ihmal etmedi, Hukuk fakültesini bitirdi. Hayyam Garipoğlu'nu henüz 9 yaşındayken Fransızca öğrenmesi için Belçika'ya gönderdi.
Babasının Ömer Hayyam'a olan düşkünlüğünden dolayı adı "Hayyam" konuldu.
17 yaşında Ceyhan Lisesi'ni birincilikle bitirdi.
Lise'den sonra Liverpool'a gitti ve orada Liverpool pamuk borsasına girdi. Komisyoncu olarak çalıştı, babasının gönderdiği pamukları sattı.
Sonraki durağı Almanya'nın Bremen kentiydi. Hem kimya mühendisliğinde okudu hem de pamuk satmaya devam etti.
Adını ilk olarak Nesim Malki ile birlikte 103,5 milyon dolara Sümerbank'ı alarak duyurdu. Ama bu olaydan 40 gün sonra nesim malki'nin öldürülmesinden sonra gözaltına alındı.
1998 yılında Texaco şirketi ile girdiği POAŞ ihalesini 1 milyar 160 milyon dolara aldı. ama ihale daha sonra iptal edildi.
Sahibi olduğu Sümerbank'a 1999 yılında el kondu. Sümerbank'ı 320 milyon dolar hortumlamakla suçlandı ve Kartal Ceza evinde 18 ay yattı. yargıtay 7. dairesi tarafından 16 yıl 7 ay 8 gün hapis cezasına çarptırıldı. "etkin pişmanlık" yasasından yararlanan Garipoğlu, TMSF ile de anlaşma yaptığı için 1 milyon ytl kefaletle özgür kaldı. 2005 yılında serbest kalmasına rağmen 1 milyonluk kefalet ücretini yatırmayıp, ortadan kayboldu. 5 ay sonra mali şube ekipleri tarafından Beşiktaş'taki evinden çıkarken yakalandı. Bu kez 1 milyon doları ödeyerek serbest kalabildi. Bu Türk adalet tarihinin en yüksek kefalet bedeli oldu.
Eşi Ayfer Garipoğlu'ndan Fulya, Fatih, Kasım ve Manolya isimli dört çocuğu oldu.
insanların ismini "Hayim" ile karıştırarak kendisini yahudi sanmalarından rahatsız.
Babasının gözünden: "Hayyam çok Hırslıdır. istanbul'u ver, izmit'i ister; izmit'i ver "Bilecik benim olsun" der. Hep büyüme isteği vardır.
"Sus konuşma" isimli bir kitabı var.
Sahibi olduğu Burgaz Rakı'da 70 cc'lik rakılara 20 cc'lik bandrol yapıştırdığı ve örtülü kazanç elde ettiği iddia edildiği için, Burgaz Rakı "çarpan rakı" olarak anılıyor.
1999 yılında Ali Sami Yen'deki Metallica konserine bankası sponsor oldu ancak MESAM'a telif haklarını ödemediği gerekçesiyle hakkında dava açılmıştı.

ekleme : 320 milyon dolar hortumlamakla suçladığın adama nasıl olur da 1 milyon dolar kefaletle serbest bırakırsın? Kalan 319 milyon dolar için "güle güle harca" kartı gönderseydiniz bari.

(bkz: onlar sizin çocuklarınız)

gayet şerefli(!) şekilde çalışan işadamıdır.
http://www.habervaktim.co...a_kacak_icki_baskini.html

benim 87 yaşında annem, 89 yaşında babam var, bunu da mı görecektir diyorlar diyerek final yapan adam.
kendisini izleyince iki şey diyecektir kendi kendine;
1) fazla saçmalamışım biraz daha sakin olmalıyım
2) dalga geçtiğim fazla anlaşılıyor devamlı sırıtmaktan vazgeçmeliyim.
iki dakika gülme lan hayyam.

saçmalamaya devam eden adam.
ah acıdım lan adama yazık, yuh olsun be bir insan ancak bu kadar pişkin olur. ne varmış böyle şeyler sık sık oluyormuş. demeee öylemiii, o kız acaba ne gibi acılar çekerek nefesini teslim etti yahu bir düşünsene çakal bir düşün.
ben soylarını kuruturdum soylarını. bir de utanmadan arlanmadan kızın babasını suçluyor, o ve onun gibi ruhsuzlar.

edit: benim de bir kızım var, ya onun başına gelseydi diye düşündüğüm an inanın aklımı kaçırıyorum. allah anasına babasına sabır versin.

"biz garibanız gelen vuruyor giden vuruyor " diyerek kendini acındırmaya çalışan para babası.

cem'i çok sakin, en ufak bir kabalığı olmayan minik bir melek gibi tasvir ediyor ya hani, en ufak bir sert hareketi bile yoktu diyor, ama iki dakika önce msn kayıtlarını okudum evet, dedi, orada şaka yaptı diye kız arkadaşını dövdüğünü okumadı mı bu adam, nasıl hala kavgayı dövüşü hiç sevmezdi diyorsun.
anam çoştu iyice, biz güçlü bir aile değiliz neyimiz var ki falan diyor.

an itibariyle ajitasyonun kralını yapan amırcık.
edit: ayrıca o nasıl saç tıraşıdır be adam. mahalle berberine mi kestirdin?! hoş, en sikko berber bile daha iyi saç keserdi ya! sabri sarıoğlu 1, sen 2.

hayyam tuhafoğlu ismi daha uygun düşecek kişi.
her ekonomik girişimi entrika dolu, cambazın allahı bir şahsiyet.

bir istanbullu suç işlerse tüm istabul mu suçludur, cem'in işlediği suçla ailesinin ne ilgisi var gibi saçma sapan bir cümle kurma başarısı göstermiştir. tüm istanbul, o istanbullu suçluyu saklayıp korumaya çalışmıyor deseydi biri kilitlenip kalsaydı ya.
olayın gündemde olmasını da bir takım gizli güçlere bağlamaya çalışıyor şu anda.

an itibariyle 32. gün'e konuk olan, şerefsizin önde gideni cem garipoğlu'nun amcası.