bugün

karnın çok aç fırına ya da bakkala ekmek almaya gidiyorsun bir de bakıyorsun 20 kuruş paran eksik yandın, yıkıldın, öldün, bittin.
Facebook açıktır ama bir halt etmem. paylaşmam falan. msn popülerliğini yitirdiğinden beri bazı insanlarla oradan görüşüyorum diye açık tutuyorum. sohbette de hep çevrimdışı olurum. az önce açtım, 25-30 kişi çevrimiçi. baktım geri kapattım. hiç birisi ile konuşacak bir şeyim kalmamış. sanırım sayı 100 olsa gene aynısı olacak.
şiir kitabı alırken beni engelleyen arkadaşlarımın olması. boşuna para veriyormuşum.çıktısını alabilirmişim.

ben sizin makyaj malzemelerinize bir şey diyor muyum camışlar.
Muhtaç olduğunuz insanın bir süre sonra size muhtaç olması.
(bkz: babaanne)
Bugun bi arkadasimla kebapcida yemek yerken, yoldan bi adam gecti. Ikimiz de bi anda birbirimize bakakaldik... Yediklerimiz bogazimiza durdu. Bi an dedik acaba adami cagirsak da yemek mi ismarlasak? Sonra adamin gururuna dokunur diye bisey yapamadik. O anda beynimde adaletin bu mu dunya? Sarkisi calmaya basladi. Adaletini sikeyim dunya!
ne zaman birine kalbini gercekten acsan, gelsin diye, girsin diye
onun bir kapali alan korkusu olur
(buruk swh)
sizi mutsuz eden şeyleri sadece 1 haftadır tanıdığınız ve yarın gidecek olan birine yarım saatlik yürüyüş sırasında anlatmak. eve dönünce anlıyorsunuz ne kadar yalnız olduğunuzu.
Henüz birkaç ay/yıl öncesine kadar, yediğin içtiğinin ayrı gitmediği insanın beklenmedik bir şekilde aranızdan ayrılması ve artık ondan bahsedilirken "rahmetli ... da böyle yapardı." ifadelerinin kullanılması...

Ölüm hep zordur, kolayı yoktur da
Genç olana hiç yakıştırılamaz o "rahmetli" sıfatı. Nur içinde yatsınlar...*
Yanlış anlaşılmak.
kapıma ikea kataloğu bırakılmaması. *

sevinmeli edit: geldi cidden. buraya mı yazmak lazımmış.
angutyus* abi anlatır;

gecen sene bir dayi geldi dukkana.. alamanci ilk versiyon. seneler önce gitmis gurbet ellere, yasini basini almis bir adam.. severim ben boyle gun görmus adamlari, muhabbetleri guzel oluyor..
birer cay söyledim.. basladik muhabbete.. ben de senelerin gurbetcisiyim.. gurbetci ile yurt disinda yasayan adam farklidir.. kimi ekmek derdine gider, oralari vatani beller.. kimi kendisine göre sebebleri vardir..
bizim gibi .. egitimsiz, bir tutanacagi olmayan adamlar yurt beller .. gurbetciye aci vatandir alamanya..
yurt disinda yasayan adamdan farklidir anlayacaginiz..
neyse;
dayi anlatti ben dinledim.. ben anlattim dayi dinledi.. dertlesiyoruz..
uc-dört tane cocuk geldi.. kiz cocugu.. birseyler sordular..
- buyrun ablalarim..
sikir, sikir.. fikir fikir cocuklar. agizlarini bukerek anlattilar dertlerini.
gulerek, sakalasarak alis verislerini yaptilar.. gittiler..
genc insanlar iyidir.. hele ki boyle enerji dolu, o safliklari bana bir yasama sevinci verir.. oturur 13 yasinda ki cocuk ile muhabbetin dibine vururum.. severim genc insanlarin o enerjilerini..
cocuklari gonderdim.. 13-14 yasinda veletler..
dayinin surat bir karis..
- su hallerine bak..
+ dayi bosver be.. cocuktur.. simaracak tabii..
- yok yok.. ne bicim etek giymisler.. ar namus kalmamis buralarda. almanya'dan beter olmuslar.
+ dayi.. cocuklar ne giymis ki?
- gormedin mi?
+ neyi?
- kiclari baslari acik.. corap bile giymemisler..
+ dayi.. sen cocuklarin bacaklarina mi baktin da gördun?
kalkti gitti..
ulan kansiz.. sen cocugun neresine bakiyorsun da.. ne göruyorsun?
o cocuk..
salvar da giyse, pantolon da giyse.. sen yine bakacaksin..
isin gercekten sözluk trollugu ya da ilgi cekmek icin yapilan omurgasizligi bir tarafa..
bu insanlar cevremizde..
daha birkac sene oncesi.. cocuklarin bacaklarina kezzap atiyorlardi..
allah cocuklarin yardimcisi olsun.. bu kadar, vicdansiz kahpe, kani bozuk.. kansizin yasadigi ulkede..
sevdigin insanlardan ayrılmak. istemedigin bir yere gitmek, istemedigin insanlarla yasamak.

ve en kötüsü bunların hepsini yapabilmek zorunda olmak.
her gün yeni bir utanç ...
Nevşehir'de öldürülen Japon turistin davasını takibe gelen Japon gazeteciler adliye önünde tekme tokat dövüldü.
görsel
görsel
adamın sevgili koleksyonu var ızdırabını sikeyim.

görsel
tonla para döktüğün yeni topuklu ayakkabının topuklarının çimene saplanması.*
çok yol yürüdüğümde ayaklarım. çok içim burkuluyor çok üzülüyorum.
chp nin özgürlükçü diye ortada dolaşmasıdır.
aşık olduğun kadından ''benden beklentin olmasın '' yanıtını almak.
Bugün kırtasiyede aynı anda kalem almak isteyen iki kişiden birinin 18,50 tl lik kalemi pat diye düşünmeden alırken, diğerinin ise bu ne kadar bu ne kadar diye sora sora,umutsuzca 1 tl lik kalemi arama çabasıdır.
burada şu entyi girerken ciddi anlamda açlıktan ölen insanların olması.
ölmek için yaşamak.
dünyanın sağır, kör, dilsiz ve aptal olması.
birileri hiç çalışmadan istediğini yaparken birileri çalışsa da aç açıkta olması.
haksızlıklar eşitsizlikler.
adaletin gerçekte karşılığı olmayan bir kelime olması.
muhteşem yüzyıl dizisinde çok yakışıklı ibnelerin olduğunu görmek. tamam bizde yakışıklıyız ama dışarda bir türlü anlatamıyoruz bunu. makyaj ve birazda çekim hileleri olsa bende oynarım ulan.