bugün

Yeni sezonu iple çekilen, heyecan dolu, entrikaların ve gerilimin yüklü olduğu izlenisi hbo dizisi.
ayıp ediyorlar resmen. harika bir öyküyü, süper biçimde çek. yeni sezon için bir, bir buçuk yıl beklet.

hakikaten izlediğim için kendimi çok şanslı hissediyorum, nedense. enfes. tadı damağımda kaldı resmen. kitaplarını alıp, okuyup hikayenin ne yöne gideceğini de daha da merak ediyorum.

final bana biraz hafif geldi ama ilerleyen dönemlerdeki aksiyonun sinyalini de verdi.

kısacası izle, izlettir.
duvar muhafızları yemini.

sözlerimi dinleyin ve yeminime tanıklık edin.
gece geliyor ve nöbetim başlıyor.
ölümüme kadar sona ermeyecek.
evlenmeyecek, toprak almayacak, babalık etmeyeceğim.
iktidar istemeyecek, ihtişamdan sakınacağım.
görevimle yaşayıp, görevimle öleceğim.
ben karanlıktaki kılıcım.
ben duvardaki gözcüyüm.
ben krallığın insanlarını koruyan kalkanım.
bu gece ve önümüzdeki her gece için, hayatımı ve onurumu, gece nöbeti'ne adıyorum.
yakında cnbc-e ekranlarında görebileceğimiz dizi, hadi bakalım.
Sibel kekillinin boy göstediği yabancı dizidir.
burda yazmaya baslasam saatlerce yazılabilecek dizi. yıllar sonra yüzüklerin efendisinden sonra beni en çok heyecanlandıran tv eseri. müthiş bir basyapıt.

izlerken bizi alıp baska diyarlara götüren; ah o yedi krallıkta bende olsaydım dedirten dizi.

kitabının da cok güzel oldugu fantazi eseri. ikinci kitap aralık ayında cıkacak merakla bekliyorum.

yazarı bu seriyi hala yazmayı sürdürüyor. hbo yaptıgı acıklama da yazarın yazdıgı sürece diziyi devam ettireceklermiş.

ikinci sezonunu beklemekten kuduracagımız beklerken baska pek cok sacma sapan sey seyretmek zorunda kalacagımız dizi.
"bazıları fantastik sever" diyen herkes beri gelsin! "bir solukta izlemek" diye buna derim ben. 50 dakika 5 dakika gibi geçiyor; mükemmel bir iş çıkarmışlar, kast muhteşem, çok çok başarılı bir dizi, izleyenler izlemeyenlere tankla tüfekle saldırsın gerekirse yine de izletsin! yalnız 2012 de o kadar çabuk gelir mi onu bilemeyeceğim.

--spoiler--
ne kadar spoiler bilmiyorum ama sondan bir önceki bölümde sibel kekilli'yi görünce oldukça şaşırdığımı belirtmek istedim. Ohh rahatladım.
--spoiler--
sezon finali bölümündeki ejderhalarla kendine kitlemiş dizidir.
--spoiler--

final bölümü sahnesi başlı başına bir sanat eseridir. ejderhanın çığlıkları tepeden tırnağa tuylerimi dikeltiyor. yüzlerce kez izledim ve kime izlettiysem bir on dakika kalakaldılar. olay kadının cıplaklıgı degil, ejderhalar ve kadın, fantastik dünyanın geldiği son noktadır.
--spoiler--
son yıllarda izledğim en başarılı dizidir. izlenilesidir. yeni sezonun aynı kalitede olması için temenni edilesidir. izlediğim en iyi sezon finallerinden biri ile 10 bölümde ilk sezon sonlanmıştır.
her bölümde kalite artrak devam etmiştir. bu noktadan sonra belki spoiler içerebilir.

--spoiler--

spartacusun aksine sex sahneleri dozundadır. olay örgüsü ve başrol oyuncusunun ölmesi de diziye ayrı bir heyecan katmıştır. zira stark' ın ne itiraf etmesini ne de ölmesini tahmin edemedim. senaristler fantastik öğeleri de oldukça dozounda ve yavaş yavaş vermiştir.

eleştiri olarak savaş sahnelerinin azlığına değinilebilir. bu açık umarım; yeni sezonda konu itibariyle de giderilebilir.

targanyenlerin sarışın bozuk vücutlu hatununun karekter geçişi ve kurgunun düzenli olarak oturması çok çok iyidir. mesala lost' ta sawyer karekteri hızlıca değişirken bu dizide tüm karekterler şok edici olaylardan sonra kişsel değişim göstermiştir.

--spoiler--

smallville, prison break, lost, heroes ve kült the x files gibi diziler bu sektörde çığır açmışlardır. bu diziler ise giderek çıtayı bir üst noktaya taşımaktadırlar.*
şöyle adam gibi bi savaş sahnesi izleyemedik ilk sezonda. 2. sezona dair beklentilerimiz büyük.

--spoiler--
stark gibi bi adam onuru için gerekirse, kızlarını kendi elleriyle boğmalıydı. böyle bi ölümü hiç yakıştıramadım. ama sütünün bozuk olduğunu, zamanında deli krala karşı isyan etmemesinden anlamam lazımdı. babasını, kardeşini diri diri yakmışlar hiç bi şey yapmamış.

o değilde ejderli hatunun saçları yancak diye çok korktum.*
--spoiler--
kitabı ayrı güzel dizisi ayrı güzel bir solukta biten başyapıt.
true blood 4. sezonun olanca gerzekliği karşısında hızır gibi yetişmiş harika dizi. Bir tutam yüzüklerin efendisi, bir tutam spartacus, bir tutam şu bu harika bir iş olmuş yaşasın diyorum. Bir gecede sabahlayarak izlediğim tek sezon beni kesmedi, ummadık adamların ummadık anda ölmesi ayrı bir hikaye. Ejderha prensesin güzelliği True Blood yapımcılarına ders olmalı, güneyli dilber diye 32 yaşında, güzelliği vasatın altında boya sarışın ve düpedüz kızılderili (güneyde kızılderili ne arar kestiler hepsini!!!) Anna Paquin'i koyarak güzelim dizinin inandırıcılığını yerle bir ettiklerinin belki farkına varırlar öf neyse game of thrones harika, sırada borgias var kısmetse...Bu arada dizide kaç tane başrol var ve hepsini nasıl idare ediyorlar ve bir de jamie lannister sanırım Shrek'teki prince charming olabilir mi acaba...???!!!!
Yeni sezon 1 yıl nasıl beklenecek bilemediğim epik dizi.
izlediğim en iyi yabancı dizi diyebilirim, sezon sonu olalı yaklaşık 3 ay olmasına rağmen hala etkisindeyim.
18 Eylül de Cnbc-e de başlayacakmış ilgilenenlere duyurulur.
ilk sezonuyla cnbce de başlayacığım dizi.
18 eylül
george r. r. martin'in zamanında çok satanlar listesine girmiş serisi a song of fire and ice'ın ilk kitabı. tüyap'taki abilerden birinin wheel of time serisini sormam üzerine "boşver onu, bu daha iyi" deyip elime tutuşturduğu kitaptır kendisi. yalnızca kapak tasarımına bakarak "eeh, kesin ortalamanın da altında kalmış serilerden biri" demiştim, ta ki kitabın ilk cümlelerini okuyana kadar. anlatım, detaylar ve konunun bütünlüğü o kadar iyidir ki 550 sayfa bir anda biter, bir ay etkisinden çıkamayıp bir sonraki kitapta ne olacak diye aylarca düşünürsünüz.

gelelim diziye, her ne kadar kitapla diziyi karşılaştırmak saçma olsa da, çünkü kitaplar her zaman ezer, dizi fena değildir. marjinal olmaya çalıştığımdan "fena değildir" diyor değilim. hbo'daki abiler "seyirci sıkılmasın, çok da uzatmayalım" diyerek kitabı baya baya kırpmışlardır, hikâyenin işleyişi açısından önemli olan diyaloglar dizide yer almadığı gibi karakterler öyle parça parça anlatılmıştır ki aileler arasındaki ilişkileri çözmek biraz zaman alır.

şimdi önemli diyaloglar kırpılmış ya da değiştirilmiş dedim, hemen bir spoilerla pekiştirelim, ilk sezonu izleyenler çekinmeden okuyabilir tabi:

--spoiler--
dizide sandor clegane'in, kendisi prensimizin "dog" diye hitap ettiği kişi olur, yüzünün yanma hikayesi sansa'ya turnuva sırasında petyr baelish tarafından aktarılır ancak işin aslı öyle değil. turnuva sırasında bir gece prens sansa'yı odasına gönderir ve sandor'un da ona eşlik etmesini söyler. kalenin koridorlarında clegane kendisi bu hikayeyi sansa'ya anlatır ki dizide de gördüğünüz üzere clegane sansa'yı çaktırmadan kollamaktadır ve bu durumun, yakınlaşma mı dersiniz, samimiyet mi dersiniz, başladığı an bu andır. daha böyle hikayenin gelişimini etkileyecek bir sürü diyalog var ve söylediğim gibi dizinin en kötü tarafı bu diyalogları aktarmadaki yetersizliği.

--spoiler--
ikinci sezonunun, 2012 ilkbaharında yayına başlayacağını duyduğum dizi.

otursan 2 günde bitirirsin 10 bölümü zaten. ikinci sezon için 1 sene bekle. gereksiz bir zaman zarfı koymuşlar araya.
dizi değil.
dizi olamaz bu diziyse diğerleri dizi değil. her bölümü entrika, aşk, sevgi,ihanet macera dolu.
izlenesidir.
ikinci sezona ilişkin alınan duyumlar, çok şeyin dramatik bir şekilde değişeceğini ve izleyenleri şaşırtacağı yönünde.

--spoiler--
jon snow'a dikkat edin. gözündeki ışık kuzey kurtaracak.
--spoiler--
spoylır
bana kalırsa -ki bana kalmamış aslında- 1. sezon 2. bölümde kralın çocuğu haklıydı.
şöyle ki: o kasabın oğlu (rahmetlik) arya'ya çok pis vurdu. bunun üzerine hangi prens olsa aynı şeyi yapardı. arya gerzeklik edip, prensin sırtına indirmeseydi, bunların hiçbiri olmayacaktı.
(ama prens aşırı derecede itici. prensten nefret ettim. bir de onun müstakbel karısı olucak taht sevdalısı maldan. )
bence o büyük kız "bilmiyorum" yerine olayları olduğu gibi anlatsa, prens yine de haklı çıkacak idi gibi geliyor bana. yok bence büyük ölçüde haklı çıkardı. hatta arya suçlu çıkardı.
niye gerilim yaratıldı anlamadım yaneee...
ilk bölümünde 3 adet cinsel içerikli sahne bulunmaktadır. buda filmin geleceği hakkında insana fikir veriyor zaten.
1. sezon 5. bölüme geldim ama kraliçe'nin yüz ifadesi hep aynı. sevişirken bile değişmiyor.
sanki parmağına bir şey batmış da o sırada bir yandan eli kanıyor bir yandan da sizi dinlemeye çalışıyor gibi.
surat ifadesi her daim bu: http://www.google.com.tr/...18&ved=1t:429,r:2,s:0
kalitenin görsellik bulmuş hali.
1. sezonun 8. bölümüne geldim, o kadar sevişen, dövüşen erkek gördüm dizide; tek sevişmeyen erkek olan jon snow'dan başka çekici ve delici bir erkek görmediğim dizidir.. eğer son 3 bölümde sevişiyorsa falan, lütfen söylemeyin. saygılar.

edit: imla.

edit 2: sevişmiyormuş.
sp

o at bakıcısı kılıklı büyük oğlanı kral yaptıklarına inanamıyorum.
şerefsiz olayım ki, çocukta at hırsızı sıuratı var lan. çok iyi bir karakter olmasına rağmen sevemedim, sevebilemedim..

hem eğer illa ki bir kral olucaksa bu tabii ki de snow olmalı. kancılık yapmayın lan kancıklar. piç olabilir ama o gönlümüzde hepimizin çocuğu lan.