bugün

sanat degildir kanimca. sanat estetigin yaninda biraz da yetenek ve emek ister. al eline makinayi 2 sip sak yap hooop sanatci oluver.. yagma hasan'in boregi tabi. hasan demisken aklima geldi. bizim bi foto hasan var. sanatsa en buyuk fotograf sanatcisi foto hasan'dir abi. uzerine tanimam.
bütün renkleri götüren sadece siyah ve beyazı bırakan bir pilli bebek şarkısı.

biliyormusun bir gün
bir yağmur sonrası siyah beyaz
bir fotoğraf bulacaksın
yerlerde...
görüntünün bir mercekler sistemi aracılığıyla eczalı duyarkat üzerinde sabitleştirilmesiyle oluşur.

(bkz: fotoğraf sanatı)
anı hem yaşamayı,hem yaşatmayı,ilke edinmiş fedakar insanların güzide uğraşı diyebiliriz.hepi topu bir kağıt parçasıdır gözünüze görünen,bir ressamın resmedebileceği,bir şairin yazabileceği,bir roman yazarının kurgulayabileceği,bir müzisyenin besteleyebileceği bir kağıt parçası.ama ne bir resimdir,ne bir şiir,ne bir roman,ne de icli bir şarkı.fotoğraf teknik ister,yetenek ister,kurgu ister,anlam ister,duygu ister,anlaşılmak ister,şevk ister,bakım ister,zaman ister,zevk ister..araştırma ister,emek ister,çaba ister.saatlerce beklersiniz o anı..cünkü fotograf andır.zamanın icinden yaşatmak adına çalınan zamandır...evet sanattır fotoğraf cünkü bütün sanat dallarını sınırsızlıkla barındırır icinde..ve düşüncelerinizi duygularınızı kelimelerle sınırlamaz,resim sanatcının kalem ve fırca darbeleridir ve sanatcının cizgileri ve düşünceleri ile belirir ve anlamı size bırakır ve elbette bir resmin de fotoğrafı cekilebilir,fotograf olanı güzelleyerek yansıtma biraz ışık,biraz renk katarak belki,üniversitenin fotoğrafcılık bölümüne dahil olmak icin gördüğünü resmedebilme ve tonlama yapabilme koşul olarak aranıyor.üstelik aşkla yapılan nadir mesleklerden biri hobilikten terfi almadan önce..fotoğraf sanattır cünkü her ayna gecmişi olduğu gibi yansıtamaz efendim,bir saniye sonra geçmiş olacak o an.emek ister cünkü zor olan yakalamaktır,zaman hep kaçar.sanat mı değil mi tartışıladursun gelin-damat fotoğrafı cekmekle bitmiyor o işler,ben de çekerim deyip meyve veren ağacı taşlamakla olmuyor.ruh istiyor ferruh.anı biriktirme sanatı diyorum ve başıma tac ediyorum*

bir gün batımıyım güneyde
bir akşam vaktiyim
ucuz bir şarabın şişesiyim denizde
yüzüyorum,yüzüyor muyum
biliyor musun bir gün bir yağmur sonrası
siyah beyaz bir fotoğraf bulacaksın yerlerde...
işte o an bir kıpırtı yüreğinde
ve iki damla yaş olacağım
güneşli gözlerinde..gözlerinde
geçmişe dönük gözükse de gelecekten haber veren bir belgedir fotoğraf.
nasıl mı?

" her fotoğraf iki ayrı düzlemde ulaşır bize. fotoğrafın çekildiği an ile ona baktığımız an arasındaki kesiklik duygusu söz konusudur. yakından tanıdığımız ama artık aramızda olmayan birinin fotoğrafına bakarken algılayabiliriz bu kesiklik duygusunu. fotoğrafına baktığımız kişi, uzaklardadır ya da ölmüştür. fotoğrafına baktığımız sokak, yok olmuştur, kiraz ağaçları kesilmiş, sarmanlar karabaşlar öldürülmüş, geçmişimizin aydınlık mağaralarına girilmiş, üstlerine beton dökülmüştür.

fotoğraf bu noktada bir kahinin elinden çıkmış bir vesika gibi hayatın ölümle, boşlukla ya da yıkımla kesileceğini bildirir bize ". *

geçmişe dönük gözükse de gelecekten haber veren bir belgedir artık fotoğraf.
mutlulugun,hüznün,şaşkınlığın,ifadesizliğin,gözyaşlarının,hayal kırıklığının bütün bu duyguların anlamını anladıgımız sanat dalı zamanı donduran gercek..
abdurrahim karakoç'un şiirini akla getiren kelimedir.

FOTOĞRAF
Resmine baktığım güzel kız, genç kız
Unuttum, Unuttum, Unuttum seni..
Eski bir albümde durursun yalnız
Unuttum, Unuttum, Unuttum seni..

iki harf, bir imza, bir tarih; garip!
Besbelli üçü de mutsuz, mustarip
Aklımı zorlama karşımda durup
Unuttum, Unuttum, Unuttum seni..

Bilemem aradan geçti kaç sene
Memleketin nere, kimsin, adın ne?
'Hatırla' diyerek bakma yüzüme
Unuttum, Unuttum, Unuttum seni..
insanın zamana hükmedebilme arzusunun sonucu olarak doğmuş sanat dalı. mütevazi bir ölümsüzlük yoludur fotoğraf. iksirler tanrılar cinler periler sonsuza kadar mutlu yaşamışlar'ın ihtişamı bir yanda dursun , hikayenin asla döndüğü sonsuza vardığı halidir. dünyaya ait en güzel ve en çirkin şeylere verdiğimiz kıymettir.
fotoğraf bir anın ifadesi değildir. çünkü her fotoğrafın bir çekim süresi vardır. ortaya çıkan görüntü bu süre içindeki hareketlerin oluşturduğu görüntüdür. dondurulmuş bir görüntü sandığımız fotoğrafların da 1/1000 saniye de olsa bir pozlama süresi vardır. bu durumu gece çekimlerinde daha belirginleşir.
http://img156.imageshack....img156/2676/fskiyeqi7.jpg
bu fotoğrafı ele alacak olursak, çekilen yerin hiç bir zaman bu şekilde görülemeyeceği açıktır. fotoğrafın bir sanat dalı olduğu iddiasının temellerinden birisi de budur kanımca.
kızların bakıp bakıp sürekli kendilerini eleştirdikleri
eskiden bir kağıt parçası şimdi pcde bir veri
bazılarının ...
"senın iğrenc olmayan fotonmu var? bi tane adam akıllı fotomuz mu var? hepsinde hareket cekiyorsun... problem çocuğun türkiye versiyonundaki cafer gibisin" dedirten
ah hareketi yaptıkları belge..
bazıları için ''şu kadarlık alet alayım bak neler çekicem'' hevesiyle başlayan, canoncu ya da nikoncu olmanın bir şart gibi kabul edilip gittikçe daha az fotoğraf ama daha çok marka konuşulması ve photoshop vb. zırvalarla yıpratılan harika bir görsel sanat dalı.
dilimize yabancı dilden girmiş bir sözcüktür. bizi yok olmaya iten diğerlerinden farklı olan dilimizin farkını ortaya koyamamamızın bir sonucudur.
bazı kişilerce resim denir fotoğraflara. oysa ki bu her iki tarafa da bi hakarettir. fotoğraf çekilir, resim yapılır bu böyle biline. tanım: anı ölümsüzleştirmek için bazı elektronik aygıtların yardımıyla sahneyi kaydedebilmek.
albümlere bakarken, insana gereksiz bir duygusallık yüklediğini düşündüğüm, bir kağıda basılmış an'lardır... ne bileyim ya, sadece bana mı oluyo acaba diyorum bazen?
uzun zamandır kıymetini bilemediğim bir pilli bebek şaheseri.

şarkı bilgisayarıma gireli 3.5 sene olmuş dinlemek 3.5 gün öncesine kısmet oldu. neler kaybettiğimi yeni yeni anlıyorum. özür dilerim pilli bebek. en güzel şaheselerinizden birine geç kıymet verdiğim için...

affedin beni, ne olursunuz...

pilli bebek: Olsun demekte zor artık...
kimilerine göre eskiyi hatırlatan ve unutulmasına izin vermeyen bir icat
iyi yahut kötü
kelimelerin ifadede zorlandığı zamanların kurtarıcısı
bir de ışık güzel oldumu,değmeyin keyfime
bomboşluğa terkedilmemiş bir an
şimdi hayattan çalma zamanı
hepimiz hırsızız kahrolsun mülkiyet
ama bilinçli, bilinçsiz ama
işte ölüme meydan okuma zamanı

sonsuzluğa hediye edilmiş bir an
bir fotoğraf...
bir genç kız,
pek de güzel
bakışının sesi daha güzel
çok güzel.

ve karşısında bir adam
ona bakan,
güzel güzel.

bir fotoğrafa aşık olmaya meyletmek için
kocaman bir yürek
bir de evet
alıklık
ve unutmadan
yalnızlık,
gerek.

çok şükür
üçü de var bende
fazlasıyla hem de...
Dokusu hissettirir fotografı kompozisyonu anlatım ve dokusuyla içiçe geçmişliği. anı bulunur derinlik kullanımında fırça kullanır gibi. kişiye göre sanat; bir iki söz.
http://www.nuribilgeceylan.com/
geçmişi hatırlatmaya ve anıları saklamaya yarayan bir anımatik.
yabancı kökenli bir kelimedir. yunanca ışık manasına gelen photo ve yazı manasına gelen graph kelimelerinin birleşmesi ile oluşmuş olan photograph (bir anlamda ışığın yazılması) kelimesinin türkçe'mize girmiş hali.
yalancı gülücüklerin sahidi.
mutlu olmadı halde sırf öyle gelmiş diye daima gülünerek poz verilmesi için uğraşılan çerceve.
hayata vizörden bakan insanlar için bir tutkudur...
bir sanattir.ama sanatcisi dogadir.
fotoğraf gerekli ekipmanı sağladıktan sonra ortaya koyulan eserdir. evet eserdir çünkü basit bir olgu değildir. ekipmanlar ise;

1-fotoğraf makinesi(ve diğer aksesuarlar; objektif, flaş, tripod, filtre vs vs.)
2-görmeyi bilen göz( her göz fotoğraf çekebilir fakat bu göz başkadır)
3-el
4-yürek(evet doğrudur çünkü yürek işidir)
5-hayal gücü

gerekli ekipmanlar olduğu sürece fotoğraf; aşktır, tutkudur, vazgeçilmezdir, tadından yenmezdir.

Fotoğraf tutkuya dönüşünce basit bir olgu olmaktan çıkıyor, ''ehheehhe resim çektim len çok güzel oldu'' diyen birine ''bok güzel oldu bok'' demezsiniz de ne dersiniz? sorarım size... Fotoğraf resim değildir, resimde fotoğraf değildir.