bugün

en çok satan yazarlar arasında olmasının popüler kültüre hizmet etmesiyle ve edebiyat yeteneğinden tamamen yoksun olmasıyla açıklanamayacağı yazar.tamam kitapları edebi anlamda çok kapsamlı olmayabilir ancak adam çalıntı da olsa gözlemlerini okuyucuyu sıkmayacak bir akıcılıkta anlatıyor ve tansiyonu yüksek tutuyorsa edebiyat yeteneğinden yoksun sayamayız onu.ayrıca kitaplarında ele aldığı konular geçmiş, sıkıcı konular olmak yerine güncel ve ilgi çekicidir.olayları birbirine bağlama tekniğini iyi kullanıyor oluşu kurgu, macera ve gizemden bir nebze anladığını ve bunu iyi bir şekilde örülmüş bir ağla anlattığını ortaya çıkarır.şu da vardır ki kendi edebiyatımızdan bu kadar iyi kurgu ve gizem senaryoları yazan yazarlarımızın neredeyse hiç olmaması eleştiri yaparken göz önünde bulundurulması gereken acı ama gerçek bir detaydır.
güneri civaoğlu ile yaptığı sohpet sırasında öğrendik ki osmanlı devleti hakkında on kitap yazabilirmiş tabi osmanlıdaki entikalar başka hangi devlette vardı yalnız osmanlıyı yazmak göktaşının içinden böcek çıktı yok bilgisayar şifrelendi demeye benzemez ilgiyle takip ediyoruz bekliyoruz efendim.
kendisine sıra gelene kadar ne yazarlar var yazarı. haa dünya okuyor o ayrı.
(bkz: robert ludlum)
Amerika'da hiç satılmayan kitabının Türkiye'de bu kadar aranması, okunması beni hayretlere düşürmüştür.. Okudugum en ii yazarlardan.. Da vinci nin şifresini 3 günde bitirmiştim. gece gündüz demeden okudum okudum okudum lanet olsun ki kitap bitti gözlerimin kızarıklığına aldırmadan sabahlara kadar okudum.. fevkalade müthiş bi şeydi o kitabı okumak. o şifreleri çözmek felan.. ellerinden öpüyorum bu adamın..
stephen king den sonra okuduğum en iyi betimleme yapan yazar.
kitaplarının hepsinde kullandığı belirli unsurlar olan yazardır.

mevzubahis unsurlar;
-en başta söylemek gerekir ki;robert langdon zira kendisi birkaç unsuru daha peşinde çekmektedir.
-tüvit ceket
-balıkçı yaka kazak
-gri gözlü bir/birden çok insan.
-makosen ayakkabı
-gittiği yerde ilk başta emniyet güçlerinin peşine düşmesi
-robert' ın verdiği tepkilerin oldukça angut olduğunu göstermesi. işin garip tarafı bunun akıcılık arasında kaynaması. herif çizgi filmden çıkma diyalogları gırla götürüyor milletin uyandığı yok lan.

adamın kitaplarını okurken robert langdon' a bir çift konvers hediye edip en çakmasından aberkırombisini de tuz biber diye veresim geliyor ki bu bile iyi gelir. hayır hep aynı kıyafet hep aynı kıyafet insan sıkılır lan.

ayrıca türkçeye çeviride mi bir sorun var yoksa harbiden öyle mi bilemem, önceki kitaplarda pek görülmemesine rağmen kayıp sembol' de bol bol ezoterik ve katatonik kelimeleri vardı. bir yerden sonra ciddi ciddi mide bulandırma gibi bir etkisi var, bilginize.

bu adam iyidir hoştur, içerikleri çakozlamaktadır oradan buradan belki doğru, fakat akıcı ve zaman geçirilebilir kitaplar yazmaktadır. lakin yukarıdaki unsurlardan vazgeçse çok iyi olacak. zira artık cidden 'baydı'.
kitapında el aldığı konularda az çok farklılık olsa da; üslup , kullandığı metaforlar, kurgular bağlamında kendini tekrar etmesinden mütevellit, bir noktadan sonra bıktıran, bezdiren yazar. zira simgebilimle kafayı bozmuştur kendisi, şifre uydurup, şifre çözmekten okuyucuyu kangren etmektedir artık. ama çok zeki adamdır hakikaten, hakkını da vermek lazım.
son kitabı kayıp sembolle sıçıp batırmıştır kendileri. kaleminin hakkını vermek gerekir orası ayrıdır.
iyi bir araştırmacı yazardır.
sürükleyiciliğin dibine vurmuş amerikalı yazardır, hele bi kitabına başlayıverin sonu gelmeden bırakamazsınız.

(bkz: da vinci sifresi)
(bkz: melekler ve seytanlar)
(bkz: dijital kale)
(bkz: ihanet noktasi)
djital kale kitabı yüzünden mühendisliğe özendirip liseli ergenin öss den sonra sadece mühendislik tercih etmesine sebep olan yazar...* *
muhteşem kurgulamasıyla okurken elinizden bırakıp baska bir iş yapamayacağınız kadar sürükleyici anlatımı olan bir yazardır.
gelmiş geçmiş en büyük yazardır zannımca...da vinci şifresi ve kayıp sembol romanlarında robert langdon ile sürükleyiciliği garantilemiş şahıstır.
üç kitabında da aynı karakter (bkz: robert langdon) ve klişeleri kullanan mekanlar ve bilinmeyenlerdeki gerçekliklerle beni benden alan öttür yazar....

her kitapta ana karekterin yanında taş bir yan bayan karekter olur... ne yazık ki bir sonraki kitabında da robert langdon ana karekter olucaktır...
Din ve teknolojiyi bir arada kullanarak yazdığı romanlarda Robert Langdon karakterini kendisiyle özleştirdiğini düşündüğüm yazar. Belirli bir yazma stiline sahip olması bazen bayıcı olsa da aslında beğenilmektedir. Herkesin de belirttiği gibi romanlarının sonunda ana karakter yardımcı kadın karakterle birlikte olmaktadır.*
Ayrıca Kayıp Sembol adlı kitabının yakın zamanda Tom Hanks tarafından hemen sinemaya uyarlanacağını düşünüyorum.
Osmanlı tarihi hakkında da kitap yazmak istediğini söyleyen yazar.
(bkz: güneri cıvaoğlu ile şeffaf oda)
sanırım yazarken word kullanıyor ve ctrl+f yapıp sonra değiştir tabına geçip; templar kelimesini mason ile kilise kelimesini tapınak ile değiştir diyor şehri de romaların hepsini washington yap dedin mi zaten kitabın %78i bitti.
Sürekli amerikan-evanjelist ideasını savunduğu bir türlü farkedilemeyen, ufak çaplı araştırmalarla rahatlıkla göz boyayan yazar. Da Vinci Şifresi ve Melekler ve Şeytanlar hiç değilse teknik açıdan iyiydi. Kayıp Sembol kitabı ise hiç önerilmez tarafımca.
nerdeyse her kitabında iyi olarak tanıttığı kankim, bi tanem diyebileceğimiz o müthiş insanları kitabın sonunda tam bir hain, şerefsiz, namussuz olarak ortaya çıkaran bizi hayal kırıklığına uğratan, kendisine küfrettiren sağlam bi yazar.
edebi açıdan sıfır değeri olan sürükleyici kitaplar yazan birleşik devletler vatandaşı yazar.

kitapları edebi bir doyuma varmak isteyenler için yavandır, ancak kısa süreliğine hoş vakit geçirmek için okunabilirler, ben bu tarz kitaplara fastbook diyorum. birleşik amerika, nasıl insana doyum vermeyen anlık bir lezzet sunmuştur fastfood adıyla, ve bunda başarılıdır. işte dan brown kitapları da böyledir. fazla ciddiye almadan, o anınızı doldurmak için, sürükleyici bir şeylere ortak olmak için okunmalı kitapları.
kayıp sembol isimli kitabından sürekli marka verdiği için artık işi paraya döktüğünü düşündürtüyor. ama kurgusu çok güzeldir kitaplarının.
son dakikaya kadar, heycanın ve maceranın temposunu düşürmeden, okuyucusunu uyku denilen tatlı şeyden mahrum bırakan yazar.
acilen yeni bir şey yazsın, bu herifin romanlarını okuyamadan 2 yıl geçti neredeyse.
sırasıyla okuduğum kitapları:

da vinci şifresi
melekler ve şeytanlar
ihanet noktası
dijital kale

gittikçe azalan zevkle okudum dördünü. hele sonuncusu iyice beyaz dizi kıvamında bir kitap. ilk ikisi son ikisinden açık ara daha iyiydi. bilgilerini roman tadında çok güzel kurgulayan yazar. son kitabını okumadım ama, da vinci şifresi tadında bir roman daha yazabilip yazamayacağını merak ettiğim yazar.
şizofren olmuş diyorlar. ne derece doğru bilemem.