bugün allah benim için ne yaptı

merhaba, allah bugün de yok!

inançsızlığı yetmezmiş gibi, inançsızlığıyla gurur duyabilen (!) insan şablonlarının ortaya attığı cümle.

allah bugün yağmur yağdırarak yeni aldığım ayakkabıların kirlenmesine sebep oldu.

hala nefes almanı sağlıyor ya eşşoğlusu demek gerekir bu soruyu sorana.

vücudumun sadece bir bölgesi ağrısızdı, oraya da soktu ağrıyı şükür.
nee? iyi şeyleri hep o yapıyor da?
ve de sağlıklı oluşumuz kendimize iyi baktığımızdan değil de o öyle yaptığı için,
ama kötü şeyleri biz yaratmış oluyoruz niyeyse!?

bugünü yaptı. yarını da yapsın mı?

"içinizde işaret arayanlar için zaten yeteri kadar göstermedik mi?"

tövbe etmediğin için canını almadı belkide.

''Onu bunu bırakta sen ne yaptın bugün onun için?'' diye sorarlar adama.

günü yaşayıp görmene izin verdi sevdiklerinide sana bugün göstermeyi nasip etti ve bir çok şey sen ne yaptın bugun allah için peki. Yarında ne yapacağı belli olmaz allah bu .

ben onun için ne yaptıysam onu. (bkz: hiçbir şey)

bugün sınava girdim, soruları çözmem için akıl ihsan eyledi, bugün de sağ salim yatağımdan kalktım, yine bugün arkadaşımla buluştum çok şükür elim ayağım tutuyor ya rabbim... daha binlercesi, zira bu sorulacak soru değil.

(bkz: ahirette göte girecek entryler)

(bkz: ahirette göte girecek başlıklar)

senin gibi yaprak kafalının bile elinde klavye sağa sola sıçmasını sağlayacak konforu vermiş, daha ne yapsın.

nefes almanı sekteye uğratmadı kalbinide. vücudunda bütün sistemler mükemmel bir şekilde çalıştı ve 24 saat boyunca en ufak bi hatasında ölecek olmana rağmen ölmedin? peki bu bir tesadüf için fazla zorlama değil mi üstelik bunu sadece sana değil dünyada ki tüm insanlara ve hatta evrene yaptı.

mesela bugün yediğin yemekleri öğütmek için ne yaptın? nasıl bir gayret sarfettin? senin bu olaylara en ufak dahlin oldumu o lokmayı ağzına atıp çiğnemekten başka? allahın bizleri ne kadar sevdiğini, verdiği nimetlerin alelade değil de renk renk, tat tat, enteresan paketlerde ve enteresan şekillderde bizlere sunulduğunu görmedinmi?

sana yirmi dört saat verdi, ve karşılığında senden sadece 1 saatini istedi, kaldı ki onun buna ihtiyacı yoktu, abdestle beraber 1 saat süren günlük namaz kendin içindi, günlük koşuşturma içinde şarj olman için tenefüstü,

ısrar etmeyeceğim bunları anlamak istemeyen birinin anlamasını sağlamak için, zira peygamberim(sav) bile ebu cehile direk kaynağından tebliğler yapmadımı? 70 kez ayağına giderek davet ettiği bilinir, demekki anlatmakla mükellefiz,
bu tür başlıklara kızan arkadaşlarımın kızmasını istemiyorum, böyle başlıklar açılacak ki, ebu cehiller ile ebu bekirler ayrılsın, ama demek istiyorum ki ateistlere; allaha inanıp inanmanız zerre umurumda değil, en çok yaşayan 50 yıl daha yaşayacak ve zaman o kadar çabuk geçecek ki, yani kendinizi aydın, insancıl, falan görüyorsunuz ya, peki ne gereği var başkalarının kutsalıyla dalga geçmenin? nasıl bir kafa yapınız var ki inanmadığınız şeyler inananlardan fazla kafanızı meşgul ediyor? en azından ayıp ettiğinizi göremiyormusunuz?

ve son olarak;
"bir köy muhtarsız olmaz, bir iğne ustasız olmaz, sahipsiz olamaz, bir harf kâtipsiz olamaz, biliyorsunn nasıl oluyor ki, nihayet derecede muntazam şu memleket hâkimsiz [hükmedensiz] olur?" bediüzzaman

tüm gün ne bok yediysen bunları yapmana izin verdi.

(bkz: aş verdi aşk verdi nefes verdi)

hala nefes alıyorsun mesela, fiş çekilmemiş.

bir gün daha hayatta kalmamı sağladı. * *

en basitinden,

burada derdini anlatabilmen için sahip olduğun ellerini,
bu ortama girebilmen için aklını,
burada düşüncelerini yayabilmen için beynini,

verdi.

amma ve lakin bunları dert olarak görüp burada olmak ne tuhaf.

Allah temelinde seni sevdiği için var etti. seni daha kimse bilmezken tanımazken, varlığından yokluğundan anan bile bi haberken, o seni bildi. sevdi. ve var etti.
tabii sen durur musun, yapıştırdın cevabı; ehi ehi allah yok, muhammed yalan. ehi ehi ehi.

iyisin ki cehennem var ya. valla bak. şşş. bunlar sayesinde orada izdiham yaşanırsa artık. dil çıkaran smiley vesaire.

muhakeme yeteneğini coşturmuş işte.

çarpıcı bir sual.