bugün

blogların genel sorunu olan durum. lan günlük niyetine yazıyoruz ama okuyor herkes böyle iş mi olur ?
ne haysiyetsiz ne beter bi insanım lan ben düşünceleri bi yandan için içini kemirirken bi yandan da kendini okumaktan alıkoyamama söz konusudur.*
dedektif gibi hissetmektir.
haddini bilmezliğin daniskasıdır. bi de bunu okuyup -eğer günlük sahibi anlamadıysa- ısrarla göze soka soka belli edeni vardır. okuduysan bari belli etme. ya da evet oku ve özellikle kendinle ilgili kısımları ( okuyan kişiler genellikle bu dürtüyle okurlar zaten)iyice idrak et ki kendine bi çekidüzen ver. ya da sonsuza dek sus. senin bilmeni isteseydi sana anlatırdı zaten.
bu devirde günlük tutan bireyin içlenip küsmesine neden olacak hadise.
heyecan verici bir durumdur. tabi karaktersizlik yapılmış olur ama yapmak isteyen için heyecan doludur.
okuduğunuz kişi sevdiğiniz kişinin günlüğüyse okunmamalıdır. içinde yazacak herhangi bir aykırı olay sizi orada yıkabilir.
günlük sahibine yapılan saygısızlık ve terbiyesizlikdir.
(bkz: günlük tutmaya üşenmek)
ayıp ama zevklidir.
haberi olduğunda okunulmayacağı için bu eylem genelde habersiz yapılır.
şerefsizliktir. hele okunanların başkalarına anlatılması ve günlük sahibine tavır konması şerefizlik ötesidir. bir de okuyanın yavuz hırsız gibi üste çıkması vardır ki onu anlatmaya kelimeler yetmez.
haberi olmadığı için herhangi bir terbiyesizlik yoktur.sınavda kopya çekmek gibidir; yakalanmadıysan kopya da çekmiş olmazsın. ha bana yapsalar çok fena kızarım o ayrı.
sonradan vicdan azabı duymana sebebiyet verir. tabiki de zevklidir.
heyecanın doruklarına ulaşmak, adrenalin seviyesinin ağızdan çıkacak kadar yükselmesi durumudur. bir lunaparkta, kamikaze denen alete binmişçesine bir telaş, kalbin hoplaması hissi sarar bünyeyi. genelde kardeşlerin birbirine yaptığıdır. sonra da tehdit ve harçlığın vermezsen anneme söölerimler falan türer bu davranışla.
ancak tehditkar kardeşin bilmediği bir şey vardır;
anne de o günlüğü okumuştur çoktan.

bunların yanı sıra; çok ayıptır, yapmayın.
yıllardır günlük tutan biri olaraktan asla bana yapılmasını istemediğim davranıştır. şayet günlüğüm densizin biri tarafından okunsa direkt o kişiyle bağlarımı keserim muhtemelen.
kişinin özeline saygı göstermemektir. eğer bu o kimseyi daha iyi tanıma ve ona daha yakın olma adına yapılıyorsa bilinmelidir ki bozuk makineden doğru iplik çıkmaz. bu şekilde dosta yaklaşılmaz. eğer ki art niyetli yapılıyorsa o kimse zaten iflah olmaz. arkadaşınıza zaman ayırın. ona dert ortağı olun. ve onun size anlattıklarıyla yetinin. fazla meraklı da olmayın.
lısedeyken ıkı gunluk tutardım bırı annemın duymak ıstedıgı seylerle dolu dıgerı gercekler sımdılerde sadece gerceklerı yazıyorum oyle sacma seyler hıssedıyorsun kı kendın okudugnda bıle aglayasın gelıyor bırının bunları okudugunu dusunmek ınsaı yıkar kımse kımsenın bu kadar ozelıne gırmemelı konusamıyor kı yazıyor oyle dusunmek gerekıyor.
(bkz: sözlük yazarlarının pişmanlıkları)
Kişinin rüyalarını izlemek gibi birşeydir. Bilinç altına sızmaktır. Yazdıklarını o kişiye anlatmak yerine günlüğe yazıyorsa; o kişi okurken zaten bunun altında ezilecektir. Ezilmelidir.
bu kişi kardeşinizse hiç vicdan azabı çekmezsiniz yanınıza kar kalır. iyi bir şey değildir birinin özelini okumak fakat bu size yapılmışsa intikam için siz de okuyabilirsiniz. ben günlük tutarken kardeşim sürekli okuduğu için şifreli yazardım bazı özel şeylerimi aşık olduğum çocuğun ismini tersinden yazmıştım kardeşimde şifreyi çözüp herkese yaymıştı benden o olaydan sonra onun günlüğünü okumaya başlamıştım benden hep zebani ablam diye bahsederdi o zamanlar kızar hep şikayer ederdim ama şimdi düşünce ne eğlenceli şeylermiş iyi ki okumuşum sizde okuyun.
ilk sayfalarda heyecanlı ve sürükleyici okudukça sıkıcı bir hâl alan bitirince keşke okumasaydım ayıp ettim valla.
Kendim çok yapmak isterim ama vebal attıkları için de hiç dokunmam. benim günlüğümü de biri okuyacak diye hiç yazmam.
yaparken adrenalinin tepelere çıkacağı eylem. Yapmayın ayıp.