bugün

4 milyon yaşındaki kadın iskeletinin bulunmasından sonra tavan yapmış gereksizliktir.

kızacaksınız biliyorum ama "din" kavramının ne kadar çelişkili olduğunu gözler önüne sermek neden ayıp ve aykırı ses oluyor ben onu anlamıyorum. düzgün bir biçimde meramımızı anlatıyoruz şurda ama anlaşılamıyoruz.

şu lafa çok saygı duyarım, "din toplumların afyonudur." bu kadar "cuk" bir söz daha duymadım hayatımda. bunun farkında neden varılamıyor veya varılmak istenmiyor? korku nedendir? yüzlerce çelişki, yüzlerce yanlış sayabilirim dinlerle ilgili. yanlış anlaşılmasın kimseyi dininden imanından etmek gibi bir niyetim yok. dediğim gibi meramımı anlatıyorum. zaten insanları dinden etmeye kalkışmak insanlığa sığmaz, ayıp olur.

din kavramı ve onun emirleri doğrultusunda içlerinde oluşabilecek boşluğu doldurmak ister insanlar, günah neden çıkartılır? kurban neden kesilir? bu soruların cevabı önemli tabi.

kısaca, bir dine inanmak insanın tamamen bir destek bulma ihtiyacından kaynaklanan davranıştır. soruyorum sizlere, neden bir insan başından kötü bir olay geçtiğinde dinine daha çok bağlanır? yalnız kaldığında neden dua eder? bunlar gayet insani davranışlardır tabiki. siz hiç eğlencesinin ortasında, "allah'ım neden böle yaa?" diyen bir insan gördünüz mü? sanmam. o boşluğu dinle doldurmaya çalışmak gereksizdir, imho.
(bkz: marsta su bulunması)
(bkz: senin dinin sana benim dinim bana)
(bkz: bsg)
imanı gereksizlik, olarak addetmek sanırım yaradılışı inkar ve içinde sitemi barındırıyor. inanmak ihtiyaç olduğu için ben yaradanın varlığına iman ederin X kişi yokluğuna iman eder, özünde ikimizinde inanma ihtiyacını karşılama isteği vardır. hali hazırda salt bilgiye sahip olmadığımız için sadece düşünerek bir noktaya gelebiliyoruz ve bundan sonra rehberlere ihtiyaç hasıl oluyor. iman burda başlıyor sanırım. duyularının çaresiz kaldığı sadece kalben hissedebildiğin varlığın uğruna tüm benliğini hiçe sayma..

zaman içinde hiç bir şey rstlantı değildir dostum. hepimiz levhi mahfuz da yazılanları gerçekleştiren yaratılmışlarız..
dinin gereksizliği söz konusu bile olamaz. gereklilik konusu kişiye göre değişir. ama şu bir gerçektir ki her insan da bir şeylere inanma gereksinimi vardır. farkında varmadan başka şeylerle kapatır inançsızlar bu boşluklarını. insan hayatı din temelleri üzerine kuruludur. bu yüzden gereksizliğine karar vermek bize düşmez.
düşünememenin vermiş olduğu yetersizlikten doğan normal bir gereksizlik durumudur.
bir dine inanmak gereksizlik değil gerekliliktir. inanmak insanın fıtratından gelir. öyle ya da böyle bir varlığa tapma, ondan medet umma yüzyıllardır insanlığın her evresinde de görülmüştür.
inanıyor olmanın gerekliliğinin gereksiz oluşudur konu. bundan dolayı da önce inanıyor olmanın gerekliliği sorgulanmalıdır. bir dine inanıyor olmanın neden gerekli olduğu sorgulamalıdır ki yanıt bu sorunun da dolaylı yanıtı olacaktır bu durumda.

genel olarak inanılan tanrıya aslında gerçekten insanlar çoğu zaman inanmamışlar inanmak içinde normalde var olmyacak açıklamalar ve kanıtlar beklemişlerdir. bir seferinde aynı tanrı kızıldenizi ikiye ayırmış ikinci seferde bakire bir kadının yaşamı ile oynamış üçüncü seferde ise ayı bölmüştür. yoksa insanlar o tanrının sözüne aslında inanmayacaklardır. bu böyle iken bugünün toplumsal yapısında inanıyor olmanın bir gereklilik olduğunu hala söylemek zaten basitçe anlamsızlıktır. inanmak gereklilik değil tam tersine gereksizliktir. ama yine de inanabilirsin. bu senin subjektif ilgin alakan yorumundur.
anlamsızlık içinde kıvrananların, hayatın anlamlılığını bulup yaşayanları kıskanma durumundan mütevellit ifade ederken bile içten içe kendilerininde şüphe duyabildikleri safsatamsı laf öbekciği..
(bkz: neye göre kime göre)
ya varsa, tamam yoksa biz afyonlu kafada gittik ama ya varsa. işte ozaman toprak altında akla mantığa uymayan fantezilere kurban gitmekte var..
Gereksizlik ?

Dine inanmak bir gerekliliktir, aslında din derken bir yaratıcıya inanmak gerekir.
dinin gereksizliği dine inanan kişiler tarafından tartışılması gereken bir konudur. inanmadığın davanın tartışmasını sürdürmek veya sürdürmeye çalışmak provakatörlükten başka birşey değildir.

eğlencenin ortasında "allah'ım bu neden böyle ya" demeyiz genelde. Ama "Allah'ım en kötü günümüz böyle olsun" demeyi de ihmal etmeyiz.

Ayrıca şimdi şurda çıksam iki laf sıksam, ateizm, deizm gereksizliktir desem an ala faşist, yobaz ilan edilirim sözlükte. hal böyleyken dinsiz vatandaş dinin gereksizliğini savunduğu anda bunun adı demokrasi oluyor. hay canına yandığımın sözlüğü be.

(bkz: dışı beyaz içi kara müslüman)
din hayatın hayatı, hem nuru, hem esası. ihya-yı din ile olur şu milletin ihyası.
(bkz: dar zihniyetli başliklar)
bize başından beri dinin hep şu tarafı gösterilmiştir: şu günah, bu sevap. o yapılmaz, böyle yapılmalıdır yok cehennem.insanları hep Allah'ı sevdirmeye çalışmak yerine sadece korkutmaya çalşmışlardır ve hala öyledir. bu yüzden de din bizim için sadece yönergelerden ibaret kalmıştır.bu da kimseye hoş gelmemiş; salt inancın yerini mantık soruları almaya başladığından beri de herşey gereksiz gibi görülmeye başlanmıştır.
dinin insanda doldurduğu boşluğu (!) başka düşüncelerle, uğraşlarla doldurabildiği durumda ortaya çıkar.
görsel
Bunlarda zaten tesadüfen olmuş. Bu hayvanların böceklerin hepsi tesadüfen. Özellikleri tesadüf eseri oluşmuş. Yav he he.
Adamlar denizin ayın yarılmasına inanıyor ama milyarlarca milyonlarca yıl içinde seleksiyon ve çeşitli mutasyonlar sonucu değişmelere inanmıyor, üstelik kanıtları sunulan şeyler bunlar, yine de istediğinizi kabul edin çokta fifi.
hayatta herkesin gereksinimleri farklı olduğu için başlığı açan arkadaşa hak veriyorum ama din benim için olmazsa olmaz diyene de hak veriyorum. nihayetinde kimi için iphone x'de bir gereksinim, kimi için değil.

o yüzden böyle şeyler için fazla şey yapmayın, kırmayın birbirinizi.
ölüm korkusuna yenilmektir. zira ölümden sonra da bir hayatın var olması fikrine dayanır dinler ve bu sebeple insanlara çekici gelir. yine bu nedenle bir türlü yüzleşemez dinlerin insan üretimi olan para tezgahları olduğu ile...
(bkz: yeni ateist olmuş ergen)
Size ne kardeşim isteyen istediğine inanır. Gereksizik değildir.