ben bu yazıyı sana yazdım

Ne olurdu biraz sevseydin?

Kestim! Akıttım! Damarlarımdaki kanımda akan o kirli siyah yalanları,

Olmadı!

Sildim! Çıkardım! Yüzümden kazıdım yüzüme çizdiğin o siyah derin yazıları!

Olmadı!

Kustum! Tükürdüm içimde senden kalan o keskin o acıtan hatıraları!

Olmadı!

sen nasıl bir şeysin inan bilmiyorum anlamlandıramıyorum hiç bir şeyi. senin olduğun bir dünyada yaşamak istemiyorum belkide aylar oldu nerdeyse yüzünü bile görmedim seni görecem orada burada diye sokağa bile çıkmadım nerdeyse. tesadüfen gezinirken fotolarını gördüm ve bu güzel pazar günümü berbat ettin bir daha bravo sana.

tanımadıklarına fazla güvenme, aynı zamanda tanıdıklarına da fazla güvenme. çünkü senin düşmanın bazen çok uzaklarda tanımadığın biri olarabilir ama tanıdığın hemen yanında biride olabilir.

merhaba, o tuhaf tabirimle "ara sıcak",

çok güzelsin, keşke biraz daha mantıklı olsan. yakında yaz tatiline gireceğiz, döndüğümde seni nerde bulurum tam olarak belli değil.

ama döndüğümde eğer şimdi olduğun yerde olursan ve ben de şimdi olduğum yerde olursam (ki bunu çok çok istiyorum) emin ol doya doya yaşayacağım seni. beraber geçireceğimiz vakitlerimiz olacak, ben senin asla unutmayacağın, unutamayacağın veya en azından hatırlayacağın biri olacağım.

seni seviyorum sunshine, berbat bir yalancı olsan da.

vefasız olsan da.

seviyorum...

Sadece anlatabildiğim kadarını biliyorsun, içimi görmek için uğraşsaydın, beni bu kadar kırmaya utanırdın.

Asla bir daha sen olmayacaksın,çok garip.

sen, kıvırcık saçlı esmer kız, sana içimi bir açabilsem bu kadar kısa zamanda beni ne kadar doldurduğunu ancak o zaman anlarsın...

gel dayanamıyorum artık.

seni unutmak
bir şiir okuyana
bir şarkı dinleyene
bir bebeğin gülümsemesini görene
güneşin ısıtmasına kadar.

unutmak bir asır hatırlamak bir kaç saniye...

sana bir türkü getirecektim; kulaklarımız çınlayacaktı.

dostlarım,arkadaşlarım,ailem zor günlerimde yine yanımda kimse yoksunuz hepinizi saygı ile anıyorum.bu duruma kendimi ben ittim evet belki kimseye de söyleyemiyorum hislerimi buna da eyvallah ama insan bir meraklanır nasıl oldu diye. yine her şeyin üstünden kendi başıma gelmem gerekecek. yapmadığım şey değil tabi yaparım daha güçlü olurum böylelikle. ama hayatın beni böyle saçma sapan durumlara, yol ayrımlarına getirip karar vermek durumunda bırakması hiç hoş değil. sınanıyorum galiba sözlük.

1 mayısda yolladigin maili okudum bugün. evleneceğini yazmışsın ve evliligi sadece benimle dusundugunu ve ancak durumun bunu gerektiğini söylemişsin. bu yazdiklarim burada kayıt altında olacak. sana şunu söylüyorum maviyaren ben seni hala seviyorum aradan geçen 3 seneye rağmen. sen icimdeki naif tarafımdin.son kez fotograflara baktigini yazmışsın. bunları yazdın bana ben de kötü oldum.
âmâ senden tek isteğim benim için çok çok mutlu ol. iyi bak kendine ve yüzündeki gülümseme ve gözlerindeki o canlilik hiç gitmesin.
iyi ki varsin ve iyiki seni sevmişim.

Karşı cinsten en güvendiğim arkadaşım sendin belki de, ama sen de beni bilip bilmeden yargıladin ya la? Hem de ne için? Bir kızı sevip peşinden gittiğim için. O kızın yaptığı oyunları, çelişkileri bilmeden ona hak verip beni suçladın hemen. Bunu senden beklemezdim. Hep adın gibi bir arkadaşsin derdim ama geçen iki yıla rağmen erken konuşmuşum görünen o ki.

eğer bu yazıyı okuyorsan bil ki seni takip ediyorum hala.. ki zaten bu yazıyı okumuyorsan da bunu tahmin edebiliyorsundur. zaten demiştim "ben seni unutmam" diye. unutamam.
görünen o ki mutlusun, allah mutluluğunu arttırsın, umarım hiç üzülmezsin. bildiğin genç kızı geçmiş genç kadın olmuşsun artık, halk arasında buna "evlenme çağı gelmek" denir. neyse.. ben cıvımadan sözü kısa keseyim, sen zaten beni anlarsın. layık olduğun o güzel, yüksek çevreye, ortama kavuşmuşsun, umarım yanındaki insanlar da sana layık insanlardır. kendi seviyenin altındaki insanları hayatına karıştırma, olur mu?
itiraf edeyim; seni düşündüğüm zamanların çoğunda seni nasıl öldüreceğimi planladım. korkma, bilirsin ben sadece düşünürüm ya da konuşurum ama yapamam. zaten "ben sana zarar vermem" demiştim sana, hatırlıyor musun? gerçi yeni hayatın çok yoğun gibi, o kadar işin gücün arasında beni hatırlamayı bile unutmuşsundur.
ben mi? ben hala o asosyal piçim. hadi, kal sağlıcakla.

send me an angel !

Aramızdaki 13 yaş farkını,kilometreleri,ve seni hayatımda hiç görmemiş olmam ilk aşkım olduğun gerçeğini değiştirmez.Hadi gel olduğun yerden yanıma,aramızdaki yaş farkını unut gitsin,kilometreleri boşver,sana aşığım bi tek bunu hatırla ve umursa.

sen nerede oturuyorsun, kimsin? Bos vaktin var mi? Beni tanimalisin. Tehlikeli birini benziyorsun oyle misin? birlikte yuruyuse cikalim mi? Iyi biri olmaya calisirim yeter ki hayalim degil sevgilim ol. Yaninda olmama izin verirsen asla yanimdan gitmene izin vermem. Birbirmmize sadakati ogretiriz, iskeledenn bogazi izlerken sana siir okurum. Siir yazarim. Seni soguktan ruzgardan, kendini bir halt sanan herkesten korurum kendim dahil. Basit yalanlar soyle inanmis gibi yaparim. Hele ben de seni dersen inanirim bile.
Spor da yapariz sen seversin ben de severim ben seni de cok guzel severim tabii izin verirsen izin vermezsen vazgecemem ki yine severim ama sen bilmezsin. Hissedemezsin. Iyi oyuncuyum bir o kadar da kaliteli asik olurum. Yeter ki her seyi boka sardirip bitirme. Ha bu arada ben siinan. Bir de adini senin agzindan duyabilir miyim?

(bkz: ben bu yazıyı sana yazdım)

ulan adam o kadar da yazmış demek isterdim.

(bkz: yine mi silik)

edit: itinayla entry taşınır.

eşim bazen bakıyor belki görür diye yazayım; seni çok seviyorum.

sevgilim müdürüm,

senin ben amına koyım çok büyük orospu çocugusun ve sevgili kaltak uzman yardımcısı olcak sürtük senin de ben agzına sıçım.

sanırım memnunum senden kimsesizliğim. aranıp dursa da ellerim ellerini, onlara bu mahrumiyeti sigarayla geçiştirmeyi öğrettim. gözlerim de öğrenecek, seninle donuk mimikli fotoğraflarda karşılaşmayı. kulaklarım da sesinden mahrum sabahlara uyanmaya alışır belki, ha? sen dünya’ydın, evet. dünya’m yok şimdi ve maalesef başka yerde hayatın olmadığını öğrettiler bana...

bir daha asla okuyamayacak, bir daha asla göremeyecek, bir daha asla hissedemeyecek olan anne ve babacım.

umuyorum diğer dünya vardır ve orada, o ulu aşkınızla birbirinize sarılmış bizleri bekliyorsunuzdur.
umuyorum her ikinizin de gittiğine değmiştir.
umuyorum beni böylece ortada bıraktığınıza da değmiştir.

ölmüş olmanız hiç hoş değil.

4 yıl önce ölen güzel annem, taptaze bir ölü olan babama, aynı dünyada baktığın gibi sevgiyle bak olur mu?

beni unutmayın.

sizi seviyorum.

Rüyamda gördüm seni bir süre önce ve çok özlemişim bunu farkettim. yine seni görürüm diye daha erken uyuduğum gecelerim var benim. yüzün hala o kadar net ki yılların unutturamadığı tek şey. sen hiç bilemeyeceksin lakin bilmede ben bu hissi seviyorum.