bugün

ışıkları söndürdüm.
gece bile değil karanlığı dört bir yanım.
gölgelerin raksındayım.
başka bir aşk olur mu?
ışıkları yakınca seni görürüm
inan.
seni affetmicem.
seninle tanışmamız tesadüf denilemeyecek kadar güzeldi ve seninle yaşadıklarımda hayatım boyunca unutamayacağım şeylerdi. bazı olayları seninle aştım, beraber yendik engelleri. hayaller kurduk,şaraplar içtik. şehirler gezdik seninle. hatalar yaptık ve bazı hataların dönüşü yoktu. ama ne olursa olsun iyi ki tanımışım dediğim kişiydin. seni çok yaraladım bunlarında affı yok biliyorum. ama sen ne yaşanırsa yaşansın öle birşey yaptın ki tüm o güzel anıları yok edecek kadar kötü birşey yaptın. sana dur dedim durmadın, sonra bana durucam dedin söz dedin arkasında durmadın sözünü. sen benim mutsuzluğumla kendine yeniden mutluluk yaratmaya çalıştın. sen ikinci defa katil oldun aslında. senin için eskiden yazacak o güzel kelimelere sahiptim şimdiyse sadece öfkeye sahibim. bana yaptıklarından dolayı değil ikinci kez katil oluşundan dolayı işte seni bu yuzden hiç affetmicem.
Affetme.
Tüm yalanlarına, hayal kırıklıklarına, sürekli bir şeyler saklamandan, beni aldatmandan dolayı affetme. "Geçmişini sikim geleceğin benim olsun." diyen, seni her şeyinle kabul eden beni, bu adamı affetme. Sana kol-kanat geren, en zor zamanında yanında olan, seninle şehir şehir gezen, en güzel şarabı seninle içen, en güzel hayalleri seninle kuran, sana iç dünyasına kimseye açmadığı gibi açan, sana her şeyini veren bu adamı affetme. Affetmen de gerekmiyor. Hele ki "bana ait" bütün sorumluluğumu almaya hazırken; fakat sen hiç bir sorumluluğu alamayacak kadar yavanlaşmış bir insansın. Ardından tek bir kötü söz dahi etmeyeceğim. Sadece çık hayatımdan. Kendi hayatına bak ve bu sefer hata yapma. Bu sefer o adam dediğin kişiyi benim pozisyonuma sokma. Aldatma onu da; çünkü sen herkesi aldatırsın. Sana kim iyi davranırsa gidip ona yamanırsın. Ondan da sıkılırsan başkasına gidersin. Sen busun. Bunu çok acı bir şekilde anladım. Ve sen öyle bir günah işledin ki, hala suçu başkasında arıyorsun. Aslında cinayeti bana yalan söylediğin gün işledin sen. Doğruyu söyleseydin ne olurdu be kadın... Bana umut vermeseydin, ben de yoluma baksaydım. Umarım her şeye rağmen mutlu olursun. Her şey için teşekkür ederim.

Not: anneni üzme.
Helal olsun lan sana.

Sana defalarca şans veren bende eşeklik.
Seni defalarca seven bende.

Az bile yaptın bana.
ustumdeki yorum tam oyle iste.
edit: yazar burada diger yazara guvenmis.
Adını her gün düşündüğüm halde, adımı hatırlamıyor olabileceğin gerçeğini sindiremiyorum kimi zaman...
Yokluğunda...
Şefkate söyle o da gelsin özledim onu, o da gelsin saçlarıma dokunsun.
şimdi diyorum...
şimdi;
bir deniz,
denizde vapur,
gökyüzünde martı,
semaverde çay olmalı.
bir de çaya yaren...
sana şiir yazmak ne haddime?!
varlığın şiir zaten.
ara sıra sen de hatırlamalısın;
ara, sıra sende...
söylesene;
nereden başlıyorduk sevmeye?
elinden mi tutuyorduk yüreğin, sarı şeritleri aşmadan?
yoksa öpüyor muyduk dudaklarından gizli gizli, aşkın karantina bölgesinde?
söylesene;
yan yana uzanmış iki beden etraflıca neden çizilir tebeşirle, henüz bir kez bile ölmeden?
Ciğerlerime çektiğim her havayla beraber doldun içime. Sen buradaydın nefes alıyordun, senin nefesin bana doluyordu. Baktığın her şey olduğundan daha güzelleşir durur. Sanki canın onlara can katar. Bakınca gözlerimi ayıramam hapsolurum. Bilirim ki sen bakmışsındır ve ben onda hayat bulurum. Ya da bütün kelimeler senin için mi yaratıldı söylesene. Yahut tüm yıldızlar. Hangisine sorsam seni sayıklıyorlar çünkü. Belki de ben ağzıma beynime kadar sen doldum. Senden başka şey duyamaz oldum. Ben, sen ve senin izlerin. Sadece bundan ibaret içim. Nefes almak gibisin, duyabilmek, konuşabilmek. Aradığın, beklediğin şeye kavuşabilmek gibi. Sarılmak gibisin. Beyninde dönen uğultulardan sessizliğin huzuruna ulaşabilmek gibi. içine giren rüzgar gibi. Titrediğimde beni sakinleştiren şefkatsin. Dudaklarımın gülüşünü sabit tutan bir film gibisin. Gibi değil de duyduğum en güzel şarkı gördüğüm en güzel manzarasın. Yorgun düşecek kadar düşünebilirim seni. Bıkmadan usanmadan. Gözlerimi kırpmadan seviyorum seni. Her şeyin mümkün olduğuna inanacak kadar seviyorum. Yanımda olmanı istiyorum. Sırf şu an hangi parmağını oynattığını görebileyim diye. Çok merak ediyorum en son hangi kelimeyi söyledin, kaç kere göz kırptın, bir şeye sinirlendin mi mesela, yorgun musun, en son ne zaman su içtin, uyurken sağa mı yattın sola mı, saçını savurdun mu, oje sürecek misin ya da. Ahsen seni seviyorum ben.
insan sevdiği kişiyi kendinden korumak için bırakır mı be adam? Hadi bıraktın. Koku bu, özlenir. Bari onu düşünseydin. Neyse söyleyeceklerim bu kadar allahın dengesizi.
varsa bir aşkınız alırım bayan.
Düşünmedim, hemen o gece sana aşık oldum.
aşk görerek olsa idi, herkes birbirine aşık olur, körler ise yalnız ölürdü bayan.
tanım lazımmış meğer;

söylemek istenip de söylenemeyen şeylerin birer sızı halinde kelimelere dönüşmesidir..

ne kadar kaldı sevdiceğim? kaç saniye kaldı, kaç dakika kaldı, kaç saat kaldı??
sayılar büyümesin sevdiceğim. bir ay kaldı de bana. bir sene yahut bir asır kaldı de.
bitsin bu gurbetim. bitsin bu özlemim. bitsin bu çilem..bitsin bu...bitsin...

bir şeyden korkuyorum. sana kavuştuğumda bana yetemeyecek olman. gözlerine baktığımda aylar önce bıraktığım dünyalar güzelini göremeyecek olmam.

umarım bu korkum boş toprak rengi bir kuruntudur.

ve bir şey daha var;

anla ki

ölmeme gerek yok
mekanımın cennet olması için.
sadece yanıma gel
sadece gözlerime gül
sadece sen gel
ben de cennetime kavuşayım..
çaresizliğim çok büyük, keşke sana anlatabilsem. gözlerin çok güzel, keşke doya doya bakabilsem. sözlerim çok, keşke anlayabilsen. Keşkeler çok acı, sen mutluyken, ben ağlarken.
"Yolda yürüyen turiste, yoldan geçen tramvaya, tramvayda ayakta bekleyen yaşlı teyzeye yer vermeyen akranım delikanlılara, annesinin elini tutmayan çocuğa, bu sıcakta “elimi neden tutmuyorsun?” diye sevgilisine sitem eden kadına, “taze simitler” geldi deyip bayat simit satan simitçiye sağ kroşe atıp yere seresim var. "

http://mbsadam.tumblr.com...ane-park-nda-bir-yesilcam
tanım mı lazım aç bi ders kitabı sonu denir ile bitenleri yaz sözlüğe dedirtesi.
Senden ve senin gibi orospulardan tiksiniyorum. iğreniyorum. Çok kötüsün ve igrençsin.

Edit:sıra arkadaşıma küsmüşüm gibi olmuş ama öyle değil.
okusan da okumasan da oylasan da oylamasan da sana yazdım hemşerim demektir.
herkes senden nefret ettiğimi, senden kurtulduğum için dua ettiğimi bilecek. seni sevmiyorum, seni istemiyorum diye bilecekler. oysa gerçek öyle olmayacak. kimsenin sığamayacağı kadar büyük bir yer açarak atacağım seni, kalbimin en derinine. yarim diyeceğim. ve gömeceğim oraya. kimse bilmeyecek.
Konuşarak da anlaşamıyorduk, susarak da. Ben yazmayı tercih ettim, o hiç okumadı.