bugün

insanlara "vazgeçtim" diyorum.* *
denizleri anlarım da; araya okyanusların girmesi çok acımasızca..* *
Seni pamuklara sarmalar sararım sen yeter ki iste beni,benimle olmayı,benim aşkımı..
Sen iste yeter ki...
Ömrümü yollarına sererim hesapsız..
Seni herkesten ve her şeyden çok seviyorum mutluluğum..
böyle başlayan metinler genelde uzundur okumayın tavsiye etmem.
sen hiç birinden uzak durmaya çalışırken kaderinden kaçtığını düşündün mü? ben düşündüm. sana karşı mesafeli davranırken.

neden bu kadar duygusuzsun? nasıl bu kadar düşüncesiz olabiliyorsun? bana bunu neden yapıyorsun?

bir zamanlar söylediğin her kelime ne kadar değerliydi benim için. yalan değildi hislerim inan. sevdim dedim, sevmiştim. ama olmadı işte. ben bu kadar duygusal sen bu kadar umursamazken aramızdaki ilişki yürümeyecekti. o kadar zıt ki her şeyimiz. yaşam tarzımız, düşünme biçimimiz, dinlediğimiz, izlediğimiz, güldüğümüz şeyler. belki bu kadar ileri dönük düşünmek aptallık diyeceksin ama ne yapayım böyleyim. birkaç ay sürsün sonra bitsin diye bir şey yaşamak istemedim. tamam zamanında kırdım üzdüm belki, af edersin. ama biraz görebilsen ikimiz içindi yaptıklarım.

beraber bir yolumuz yoktu bizim. bunu erken görmek zor bir şey değil. toz pembe bakmıyorum hayata, hiç bakmadım. olmayacaktı. bende en güzel yerinde kavgasız gürültüsüz bitirelim dedim işte. birbirimizden nefret etmeyelim dedim. cehalet mutluluktur derler ya. belki de bu kadar ayrıntılı düşünmemek lazımdı her şeyi. bu kadar hesaplamamak yaptıklarının sonucunu.. ama artık bunlardan bahsetmek bile saçma.

biraz senin biraz benim istediğim oldu işte. güzelce ayrıldık bitti. ama sen şimdi neden böyle yapıyorsun? aynı acıları tekrar mı yaşamak istiyorsun? ısrar etme ne olur. kıramıyorum biliyorsun. ama böyle olması inan güzel olmayacak. seni bir kez daha görürsem, ya bırakırsam kendimi yine. yenik düşersem? yenik düşersek? sana olacağı söyleyim; sen yine ısrar edeceksin, ben yine hayır diyemeyeceğim. sonra beraber biraz vakit geçireceğiz, belki haftalar belki aylar. sen yine beraber geleceğimizden hatta evlilikten bahsedeceksin. ben yine oturup nasıl olacağını, olamayacağını düşünmeye başlayacağım. sonra yine bir şeyler zırvalayıp ayrılmamız gerektiğiniz söyleyeceğim. sonra yine o lanet günleri yaşayacağız. ben yine uyuyamamaya başlayacağım. sen yine sitem dolu şeyler söyleyeceksin. yazarken bile kalbim sıkıştı.

çok yaran var senin de biliyorum. hiç birini incitmek, tekrar kanatmak istemiyorum. seni de kendimi de tekrar yaralamak istemiyorum. biraz da sen yardımcı olsan bana, bize. en doğrusu hiç konuşup görüşmemek; kendi yolumuza bakmak bir de sen anlasan bunu.
merhaba. Ben suan ıcın gelecektekı sevgılın. Merak edıyorum nasıl olur da hala benı bulamamıs olursun. Halbukı benı bılıyosun ben kı sevdegı ınsanı kendınden cok dusunmekle meshurum. Cok son gunlerde ısler ıyı gıdıyor. Ama dıyorum kı uzuntulerımızı de sevınclerımızıde ılk bırbırımızle paylassak o heyecanı bulsak fena mı olur? Gel artık cok gülcez inşallah bak.
seviyorum ama kimi,
en tatlı birisini,
nasıl desem ben sana,
ibne misin baksana?
özür dilerim ama şuan hayatımda olmadığın için çok mutluyum. yalnızlığa bu kadar alışmışken ve onu seviyorken sen geldiğinde nasıl yapalım muhtar?
ulan arkadaş bir insan hep mi akılda olur anlamam bir de acaba o da benim durumumda mıdır diye kendi kendime soruyorum ama cevap gelmiyor çok garip bir duygu ama sanırım kötü bir şey evet.
nefes alamıyorum sensizlikten.Anlayabiliyor musun? anlayamazsın.
en yakın zamanda kfcye gidelim, buket. vallaha şu optimum'a abry's konulur mu ya, nerede kfc? tavuk dünyası da ne? futbol çok enteresan bir oyun, lütfen kfcye gidelim. hı?
sana bana davrandığından daha iyi davranmasına sinir oluyorum. bana yaptıklarını sanada yapsın yüreğin parçalansın istiyorum.senden nefret ediyorum.
buraya yazılanrı okusaydın tek acı cekenin sel olduğunu sanmazdın her birinde kendinden bir parça bulurdun. buraya yazılanlar kişilere söylenseydi eminim sözlüğün çoğu mutlu olabilirdi.
gel sözcüğü hiçbir zaman bu kadar anlam kazanmamıştı yüreğimde bu kadar anlamını yitirmemişti de ayrıca. senin gibi tüm sözcükler de kalkıp gitti yanımdan bi başıma kalakaldım dört duvar ve sessizlikle. sensizlik sessizlikle eşdeğermış demek ki olanca yalnızlıkta bunu peydah etti zihnim. korkuların var demiştim en son. nedenini anlayamadığım ve anlatamadığım. boğazımda tıkandı tüm başıboş tümcelerim yolu da epey katetmişler ki geriye dönemediler bir türlü. evet dersimiz yalnızlık konu çaresizlik ve hüzün. akşam elektrikler kesildiğinden midir bilmem hep çalışmadığım hüzün konusundan sözlüye tabiî tutuyor hayat ve ben susuyorum yalnızca başı öne eğik mahçup çocuk edasıyla. bağırıyor eli sopalı hayat anlatsana oğlum diye. gözlerim doluyor keşkeler geliyor yanıbaşıma biz burdayız der gibi. bomboş sınıfta tüm gözler üzerimde sanki. e be hayat aç ellerini de artık bana kurtar bu boşluktan beni hatta bırak sopayı kafa göz dal bana allah ne verdiyse. belki o zaman ağlar da rahatlarım ağlar da terkederim sınıfı koşaradım.
ardına bakmadan çekip gidenlerin peşine düşmek için yaratılmadık biz, bir görünüp bir kaybolmak ayın ve yıldızların işidir. sen insansın, hatırladın mı?
hayatını güzelleştirmek istemiştim. öyle yaptığımı da zannediyordum, mutlu olduğunu, mutlu olduğumuzu. değilmiş. mahvetmişim hayatını. peki.
hayatını adana - mersin trenlerinde omzuma yattığında mahvetmişimdir belki de. ya da ne bileyim gelecek planlarken ikimiz için mahvetmişimdir hayatını. mesela gözümü kapatıp ölüme gidebilecek kadar mahvetmişimdir hayatını olamaz mı? olabilir. günde 50 kez fotoğrafına bakarken mahvetmişimdir hayatını, tüm kelimelerim sanayken mahvetmişimdir. mümkün. saçlarının kokusu içime dolduğunda " keşke şimdi ölebilsem" dediğimde mahvetmişimdir hayatını. herşeyi arkamda bırakıp sana gelerek mahvetmişimdir kesin.
küçücük kelimelerden çıkan kavgalarda mahvetmişimdir, anlaşılmadığım için mahvetmişimdir, sürekli gidilen ve dönülen olduğum için mahvetmişimdir. ( inan bana dön demek de çok zor). ayrılık konuşmasında sen kahkaha atarken mahvetmişimdir hayatını. en basiti; çok sevdiğimden bahsetmişimdir. şimdi tadını çıkar hayatının. artık yokum, artık dönebileceğin, dön diyebilecek, sabahlara kadar kahkahalar attığın o adam yok. bu kez gerçekten yok. hiç olmamış gibi yok. yaraları kadar büyük yok hem de.
bu kez gittim sevgili. büyük adımlarla gittim. yola çıktım büyük adımlarla. çantasız, sırtımda yokluğunun yükü, yola çıktım. hoşçakal.
Bir elmanın iki yarısı değiliz biliyorum. Nereden birleştirmeye çalışırsam çalışayım hep bir yer açıkta kaldı. Açıkta kalan kısım benim kalbimdi. Sana verdiğim, sadece sana ait olan kalbimdi. Hiçbir zaman tamamlamaya çalışmadın. Gerek duymadın. Belki de böyle tamamlıyordun birisini. Bilmiyorum. Ne düşündüğünü bile bilmiyorum. Hayatına giren herkesten daha iyi tanıyorum seni. Kendimden daha iyi tanıyorum ama ne düşündüğünü hiçbir zaman bilemedim. Soru işaretlerim hep havada asılı kaldı. O boşlukta durmaya devam ediyorlar ve sonsuza kadar öyle kalacaklar bunu da biliyorum.
Hislerini saklıyorsun neden biliyorum ama bana karşı olan hislerini saklamasan keşke.
Kafamın içinde bir kıyaslama var her zaman. O'nu daha çok sevdiğine dair. Ona gerçekten aşık olduğuna dair. Ben sadece öylesine birisiymişim gibi hissediyorum. Bir şey söylediğinde Ona da mı söyledi acaba bunları diye düşünüyorum. Hiç tanımadığım bir insanın hayaleti var. Acaba onunda sorduğu soruların hepsinin cevabını vermedin mi? Yoksa verdin mi? Onu benden daha mı çok sevdin?
Neyse yine cevaplanmayacak bir sürü soru var kafamda. Bu sorular yüzünden paranoyak bir insan haline geldim. Hatta o insan yüzünden paranoyak oldum.
Senin benimle ilgilenmeni istiyorum sadece. Bunun için her şeyi yapıyorum yine de umrunda değilim. En çok bu üzüyor biliyor musun beni. Senin umrunda olmamak. Sen canın istediği zaman umrunda oluyorum. Bunun farkındayım ama senden vazgeçemiyorum. Vazgeçmem için bir sürü sebep varken olmuyor. istemiyorum.
Seni sevmeyi seviyorum. Sana bakmayı seviyorum. Sana dokunmayı seviyorum. Neden vazgeçeyim?
Gölgemi koru, tamamen bir gölgeden ibaret olduğumu düşün. Üstüme basıp geçen kirli ayakkabıları it bir kenara. Çünkü ben gölgenim. Belki senim, Ya da gülümsemen.
sen şimdi kalkıp gelirsin de ben biliyorum. verilmiş sözler dersin, yaşanmamış hayatlar dersin, unutulmamış anılar dersin.
bahane çoktur sende. ama istesem bile gelme.
benden daha iyisi olduğu aşikar, hemde bolca. senin benden daha iyisini bulabileceğin aşikar.
bulupta bunayıpta bana gelme.
tepemde dönüp duran kara sinek....

sana edilebilecek bilumum hakaretlerin hepsini sıraladığımı farz et..
arkadaşım bütün bir haftayı, bu sabahın heyecanı ve hayaliyle geçirdim. akşamdan bütün bir ev halkını uyardım; kesinlikle uykuya doyacağım diye.

hayır anlamadığım bir amacın da yok yani. hani besleniyorum, kan emiyorum desen yine eyvallah derim. yok yani. tek yaptığın askeri uçların yaptığı hava gösterisi misali tepemde viuzuzuuz viuzuzu bir o yana bir buyana artistik hareketler yapmak.

bak mesela sivri sinek. adam uyandırıyorsa kutsal bir amaca hizmet için. besleniyor arkadaş. hayatta kalma çabası veriyor. o'na bile saygım senden fazla ya.

sayende bugünün dalga konusu oldum ya sağolasın yani...
Yıl olmuş 2012 hala telefonla konuşurken fotoğraf çekinenler var.
Teni benimki gibi beyaz.. Aynı renkte, benim dalgalandırdığım kadar dalgalı saçları, Üstelik uzunluğu da aynı... Ses tonu desen benimkini andırıyor..Boyumuzda yakın sanki birbirine..Benim gibi bir gamzesi var onun gözlerinin tam altında öperken fark etmişsindir mutlaka.. Zevklerimiz aynı seninkilerle de aynıydı.. Oturduğumuz sokaklar dahi birbirine benziyor.. Peki farkımız ne?? Ben sana onun gibi hissettiremiyormuyum.. Hissetmek dediğin nedirki senin sözlüğünde bir çift " seni seviyorum"lar gözlerine bakamadan söylenen.. Ayrılmalarınızı anlıyorum peki bu barışmalar neden.? Kim olduğu umurumda dahi değil, ama beklermiydi seni benim kadar?? Sonunda sana değil sensizliğe sarılacağını bile bile özlermiydi seni başkasının elini tutarken?
Her gördüğü yüzde seni mi arıyor sanki.. Ama seni gördüğü her yüzde başkasını arıyor biliyorum, hissediyorum.. Hissediyorum diyorum çünkü sana " seni seviyorum" diyemedim daha..Sevmediğimden değil.. Belki incinirsin diye.. O temiz kalbin hayal kırıklığına uğrar diye. Verilen sözler vardır bilirsin..
Kızma ama haberin olmasada sana bir söz verdim seni hep seveceğime dair.. Sakın yanlış anlama beni sev diye değil.. Onu elinde tut diye belki birgün hatırlamak istersin diye.. Ama sen onu bıraktın ve o sahipsiz kaldı.. Sen yoktun artık.. Attı kendini senden çok ama çok uzağa.. Ama bilmiyordu sensiz duramazdıki sen olmazsan eriyip giderdi yakınlarında senin sıcaklığını hissediyordu, belkide sadece hayalini kuruyordu.. Ama gittiği yer kötüydü bu yüzden..
Sensiz hayatların olduğu heryer kötüydü. Eriyip gitti o da.. Geriye sadece en başta anlatığım parçalanmış hisleri kaldı.. Şimdi anladın mı gözlerim neden hep parçalı bulutlu?
hadi beni yine sev
beni deli deli sev
beni yine yine, yeni yeni, yine yine yeniden sev.
I will always love you.
Allahin kasari...
cok sinirliyim sana, bildigin gibi degil.