bugün

dayı iyisin hoşsun ama bu senin babanın gereksiz icraatlerinden bıktım artıkadam sürekli borca giriyor ceremesini biz çekiyoruz.
21 yaşındayım doğdum doğalı borç var ya gencim ben gezecem eğlenecem ama yok illa dedemin borcu bitecek.
dayı gözünü seveyim çek restini artık yeter ya illallah ettik.
Bak millet babasına ne güzel şeyler yazıyor. Ben sana baba bile demek istemiyorum sayende...
dolabın üstünde sakladığın 100 doları ben aldım baba affet.
Keşke annemi o kadar üzmeseydin belki kanser olmayacak şuan yanımızda olurdu , mezarına güzel çiçekler bırakmaz sulamazdık. Ama babasın işte atsan atılmaz satsan satılmaz , seni de seviyorum be kır saçlı adam.
Annem bile yeri gelip sırtını çevirdiğinde benim yanımda olduğun için çok teşekkür ederim koca yürekli insan.
ölüm döşeğinde bile açılmadı gözündeki perde. o perde kaç hayat ...ti izliyor musun şimdi uzaktan?
Ölmeni istemek istemezdim.

Kötülüğe atılan zar hiçbir zaman düşeş gelmez bunu bilmeliydin..
Keşke daha çok zaman geçirseydik.
6 ay demişti doktor; ama iki ay bile geçmedi. demek oluyor ki tıp o kadar ilerlememiş baba.

dediğin gibi ağlamadım baba. kimse koluma girmedi, kimse bileklerimi kolonyayla ovmadı.

ayaklarını yıkadım, mezarına indirdim, üzerine toprak attım.

mekanın cennet olsun baba.

nasıl olsa birgün gelir kavuşuruz elbet.
3senen daha var sonra bi hiçsin yazip taslaklara kaydetmisim.

Dualarim kabul olmus gibi sanki.
Amerikaya gitsen de kurtulsak be baba.
araba isteyeceğim isteyemiyorum. bir araba alsan bana süpriz yapsan be baba.
Beni bu kadar kolay silebilmen ne tuhaftı oysa ki. Niyeydi bu öfke ?
Ölüm döşeğindekilerin affedilmeleri gerektiğinden emin değildim. Her insan ömrü sona ererken sayacı sıfırlamak fazla basit bir çözümdü ve adil değildi, bu yüzden affetmedim.
Her ne kadar artık dinle alakam kalmasa da, allah rahmet eylesin diyebilirim sadece.
daha iyi olabilidin, daha çok ''baba'' olabilirdin. Bunu yapmak için geç kaldın. Beni kaybedeli çok oldu. O küçük çocuğu öldürdünüz ve sen baba, sen bu cinayette yardım ve yataklıktan suçlu bulundun. Şimdi hiçbir ölüde olmadığı gibi o çocukta geri gelmeyecek ve bu büyük adam seni hiç sevmeyecek.
Sana olan nefretim ve öfkem o denli büyük ki bazen içime sığmıyormuş gibi hissediyorum. Dünyanın en büyük kötülüğü ile karşı karşıya kalmış gibi hissediyorum kendimi ne zaman seninle ilgili saçma sapan bir şeyler duysam. Yıllarca bir kere arayıp sormadın. Yıllarca dediğim az buz değil. 15 yıl. ilk beş yılımda da anneannemle dayım vardı zaten yine sen yoktun etti 20 yıl. Geriye kaldı üç yıl eeee.. O üç yılda ne yaptın beraber geçirdiğimiz? Sürekli bir öfke nöbeti. Senin şiddetli geçimsizliğin. Bozulan psikolojim. Hatırlıyor musun acaba? Bir kere resim yarışmasında Akdeniz Bölgesi ikincisi olmuştum da ödül töreninden eve ağlayarak gelmiştik annemle ikimiz de eve. En güzel günümüzü bile zehir etmiştin sen. Terbiyesiz karı kılıklı adam. Senden ölesiye tiksiniyorum. Utanmadan bir de adını sanını bilmediğim akrabaların sosyal paylaşım sitelerinden rahatsız etmeye başladı. Adını sorup "tanıyor musun" diye soruyorlar. Hayır diye cevap verince de çirkef çirkef cevaplar. Yıllarca bize yaşattığın korku filmi ne olacak? Sen yokken biz ne zorluklar ne sıkıntılar çektik senin haberin var mı? Yıktığın psikolojimiz, hayallerimiz, kırdığın kalplerimiz ne olacak? ilkokulda annesi babası ayrı olan tek çocuk bendim sınıfta. "Babası yok ki onun" denen çocuktum. Hiçbir zaman da çabalamadım . "Babam var görüşmüyoruz" demeye bile yeltenmedim. Piç kurusu deseler daha çok sevinirdim. En azından senin gibi bir şeytan benim varlığımın nedeni olmuş olmazdı. Her şeyi bir yana bırakıyorum kardeşime yaptıklarını unutamıyorum. Erkek olmadı diye anneme, anneanneme çektirdiklerini. Kardeşimi doğduğunda öldürmek istemeni. Bunların hepsini gördüm ben. Zavallı anneciğim bizi tek başına büyütebilmek için yıllarca uğraştı otuzuna gelmeden saçları beyazlamıştı kadının. Sen bunların hesabını nasıl verebilirsin ki.. Her şey bitti çocukların artık bir masrafı külfeti kalmadı. Ararsınız tabi şimdi. Biz kuzen oluruz, yeğen oluruz, torun oluruz. Sıfır maliyet ve maksimum kar. Bir akıllı sizsiniz ya. Yetti artık sizin terörünüz. Senden ve leş kargası o tanımadığım ailenden nefret ediyorum. Elimde olsa seni en adi işkencelere tabi tutarım. Senden utanıyorum. Senin gibi pislik bir adamın çocuğu olmaktan utanıyorum.Tek istediğim bir an önce ölmen. Soranlara öldü demek istiyorum. Neredesin ne yapıyorsun bilmiyorum ama o düştüğün bok çukurlarından kurtulamamanı diliyorum. Aaa bu arada yeni eşinden peydahladığın oğlunu da bırakıp gitmişsin. Erkekti hani oğlundu o senin? O çocuğu neden terkedip gittin? Senin yatacak yerin yok. Öl de kurtulalım sen. Öl.
Seni çok seviyorum babam her ne kadar çocuklugumu yasamama engel olsanda gecmisime baktigim da üzüntüler aglamalar olsa da senin yüzünden yinede çok seviyorum.

Küçükken hep benden nefret ettiğini dusunurdum beni istemediğini benim yuzumden anneme kizdigini ve hep ben şımardigim için sinirli olduğunu zannederdim. Çocukluk aklı ya iste hep derdim birgün çok param olacak ve ben babama bakicam o zaman benim ne kadar iyi bir çocuk olduğumu anlayip beni sevcek diye düşünürdüm paranin ne kadar değersiz birşey olduğunu sana göstermek isterdim annemden daha az maaş aldigin için gozumuzde küçük dusmedigini sana göstermek istiyordum baba bu düşüncelerle buyuttun beni yada büyüdüm hic bir zaman yanim da olmadin arkamda olmadin ben hep tektim okulda veli toplantisi olduğun da herkesin babası gelirdi sen gelmezdin sınıfta tek takdir belgesi alan öğrenci ben olduğum o yıl mutlu bile olmadin beni tebrik dahi etmedin birgün sacimi oksamadin kizim iyiki varsin demedim hep bagirip cagirdin hep hakaret ettin aglattin korktum yıllarca gelecek hayali kurarak yasadim basarsam dahi tebrik edilmedigimi görmek hep basarisizliga itti beni hep kararsiz bir insan oldum çünkü doğruyu yanlisi gostermedin sadece söylediğin şeyi yapmak için zorladin bizi birakip gittiğin günleri asla unutmam annemi aglattigin günleri ve çocukluk yıllarimin o kadar iğrenç geçmesini asla unutmam ama yollar geçti kizin büyüdü ayaklari yere basiyor artik taki beni kaybedeceğini anladigin an ddgistin babam bende senin gideceğini anladigim an değiştim ne olursa olsun sen benim babamsin akrabalarim yaninda seni kotuledikleri zaman küçükken sesimi cikaramazdim benim babam iyi bir insan diyemezdim o mükemmel bir baba diyemezdim sessizce dinlerdim onlardan nefret ederdim ama sanada acırdım simdi herşey geçti kotu günler geçti seni çok seviyorum hep ol birakma beni arkamda dağ gibi bir babam var artik biliyorum herşeyin üstesinden gelecek kızının kararlarinin arkasında istikrarlı bir şekilde duran bir babam var artik zamanla oluyormuş demek ki tecrübe edindim iste..

Birgün cocuklarim olduğunda onlara nasil davranmamam gerektiğini öğrendim senden yasatamadigin şeylere üzülüyorum sadece gecen yillarima üzülüyorum cocuklugumu özlüyorum yasayamadim baba.
18 yaşıma kadar her akşam eve gelmeni saat 03:00 lara kadar beklemekten vampirleştim. karanlıkta diğer insanlardan 3 kat daha iyi görüyorum. kapıdan gelecek sese duyarlı olarak karanlıkta beklediğim için kulaklarım çok hassas. beni banyoya kitleyip saatlerce karanlıkta beklerken babaannemin bin bir çiçekli sabunlarının kokusunu bir birinden ayırmayı öğrendim zamanla. burnum diğer insanlardan kat kat daha duyarlı. bana hiç sarılmadın ben de o sevgiyi hep kendimden büyük sevgililer edinip onlara sarılarak gidermeye çalıştım. bu yüzden dokunma algım ve parmak uçlarım bir estetik cerrahın ki kadar hassas. 18 den sonra seninle tanıştık ama sen yumurtayı dahi sevdiğimi bilmiyor beni tanımıyordun. senin damak tadına yatkın olan yemekleri yemeye çalışmaktan artık tat duyumu kasıtlı olarak algıya kapatabiliyorum. bana kattıkların benden aldıklarından daha fazla. teşekkür ederim baba (!)
ekolümsün babacığım.
sağol beni çektiğin için. bana olan şefkatini çocuğuma uygulicam.
Ulan baba. Ne adamsin be.
Guluyorum artik valla. Napiyim psikolohjide alismak mi diyorlar buna duyarsizlasmak mi oyle bir sey iste alistim duyarsizlastim. AnlAtsam dilim varmaz anlatmasaM olmuyor. Bu sarki sana gelsin sting/shape of my heart.
Sen çoktan gitmiştin zaten buralardan. Belki de başka bir yerlerde mutlusun ya da sonsuz karanlığında huzurlusun bilmiyorum. Sadece bir kaç kare var seninle olan hafızamda çocukluğumdan o kadar, resimlerine bakıp karakterini ve seni çözemem ki. belki de benim için bu daha iyidir. En azından senin iyi biri olduğunu düşünüyorum. sesini sanki hatırlar gibiyim, bir garip oluyorum hayal ettikçe. Keşke bunları okuma şansın olabilseydi ama haberin bile olmayacak, belki de olur kim bilir? Hayat zaten yeterince anormal değil mi? Her şey çok garip.
yine siktin belamı. dışarıdakiler yüklenince neyse de, insanın babası da dışarıdakilerdne biri gibi davranınca olmuyor.

sana ve anneme sadece 15 yaşıma kadar "oğluyla gurur duyma" hissini yaşatabildim. lisede amı götü dağıttıktan sonra bir şekilde üniversite kazandım. orada dağılmış amı götü hiç toplama gereği duymadan yıllarca gittim geldim. okul bitmeyecek derken 7. yılımda efsanevi bir performans gösterip okulumu bitirdim. bu hale gelmemin benim ahmaklığım haricindeki sebepleri hiç konuşulmadı ama baba. "he he öyleydi" denilip geçiştirildi.

evet lisede berbattım. ama daha ilkokulda itilip kakılmaya başlanan bir ergen, arkasında bir güç hissetmek, aidiyet hissetmek şansını tepmezdi. arkasında aciz anasının desteğinden başka hiçbir şeyin varlığını hissetmeyen bir ergen elbette yolunu çizerken akademisyenlik hayalleri kuramazdı. katıksız orospu çocuğunun tekine yıllarca öğretmenim* diyen ve baba kadar seven bir çocuktan okulu sevmesi beklenemezdi, çocukken anlamadığı karaktersizlikleri yeni yeni farketmeye başladığı için.

ve baba tüm bunlar olurken senin beni kıyas etmekten zevk aldığın tek birisi vardı. halaoğlu. adına charles diyelim. charles'in babası öğretmendi ve bana nazaran yeşermeye daha elverişli bir ortamda yetişti. ben lise sondan sonra bütünlemelere girerken o koç'da hukuk bölümünü %100 burslu kazandı. ağzıma sıçılmaya başlandı tabi. sen, amcalarım, oğlunun başarısını cern'de çalışıyormuşçasına ferman eyleyen cühela halam... tamam baba başarılı olmadım hiç. ama kötü bir çocuk da değildim. neden yıllardır bunu yapıyorsun bana? ya baba insan yeğenini oğlundan daha parlak görür mü allah aşkına? hani kirpi yavrusunu pamuğum diye severdi?

hadi öyle veya böyle, yıllarca kaldım üniversitede. 7 yılda bitirdim. bu 7 yılın ilk 3 senesi sana yalvardım okulu bırakıp polis olmak için. veya tekrar hazırlanıp hukuk, psikoloji veya siyasal kazanmak için. hayır. senin kafanda tübitak'ta çalışmaya layık bir letis vardı. charles ve senin kız kardeşin bizim karşımızda ancak o şekilde ezilebilirdi. hadi 4. seneden sonra asıldım okula. son iki sene kimyanın altını üstüne getirdim ve öğrendim. çoğu mezundan daha fazla hakimiyet kurmuş bir kimyager oldum. yetmedi okuldaki hocalarım 6 yıldan sonra benim adımı öğrenip beni projelerinde çalıştırmak istediler(bunun amelelik olup olmadığı ise ayrıı bir tartışma konusu). çalıştım ben de. yine arkamda duran olmadı. 4-5 ay daha kalamadım okulda.

nihayetinde akademisyen olmak istedim. hadi yurtdışı da hedeflerimin arasında olsun dedim. senin de hoşuna gitti bunlar. ama takdir etmemek, reaksiyon vermemek kaydıyla. sonuçta halen koçta burslu okumuş, bilmemkaç yabancı dil bilen bir avukat olamadım. sen ve o am ağızlı vefasız amcam hiçbir zaman tatmin olmadınız. charles'ı kıskanacak adam değildim. ama sürekli ağzıma ağzıma sıçtınız. olmadı.

ve bugün olan olay. beni en son 2000 yılında görmüş, bir daha ne evimize gelmiş ne de arayıp sormuş bir adamdan bahsediyoruz. kuzenim yani. şu senin ölüp bittiğin yeğenin. hani ben "abi istanbuldayım bi görüşelim ama yol bilmiyorum" dediğimde bana evinin adresini verip siklemeyen adam. londra'da master yapıyormuş. oraya hatunu uğruna gittiğini yedi düvel biliyor. ama baba neden ben yurtdışında yüksek lisans yapma hedefi olan birisi olarak charles'ı arayıp fikir almıyorum, bir nevi gurur yapıyorum diye sorumsuz, kıçını kaldırmaktn aciz, geri zekalı oluyorum?

yetmedi mi lan yetmedi mi amına koyayım.

ama göreceksin baba. o ibneye ihtiyaç duymadan nasıl ortalığın amına koyacağımı göreceksin.
bir kere bile senden sevgiye dair birşey görmedim, birkere sevdiğini söylediğini duymadım, bir kere olsun başımı okşadığını sarıldığını hatırlamıyorum.

sen benim gerçekten babam mısın ? ben sen yokmuşsun gibi yaşıyorum da.
biraz da bizi düşünseydin be baba.
kaç yaşıma geldim, sayende hayata dair bir bok öğrenemedim. aşırı korumacılığın yüzünden en güzel yıllarımı mal mal geçirmeme sebep olduğun için sağol baba.
aslan babam, benden ve kardeşlerimden hiç bir şey esirgemediğin için, hayatını bize adadığın çalışıp çabalayıp bizi rahat ettirdiğin için sana çok ama çok teşekkür ederim. biliyorum bir teşekkürle hakkını ödeyemeyiz ama biz de elimizden geldiğince sana layık evlat olmaya çalışacağız buna emin ol. allah bana da senin gibi baba olmayı nasip etsin. daima başımızda ol babam.