bugün

Çok yoruldum anne
insanların kahpeliğinden...
Gücümü sanki bir şırıngayla damarlarımdan azar azar çektiler
Damarlarımı kuruttular
Ben artık ben değilim
Özümü çaldılar anne.
Çok canım yanıyor
Her damla akan gözyaşım yüreğimdeki ateşi söndürmeye yetmiyor
Bu aşk beni kavurdu,yaktı,,kül etti anne
Keşke senin o küçük bebeğin olarak kalabilseydim de
Yine beni kucağından hiç ayırmasaydın
Dünya kötü,insanlar kötü
Koca bebeğin eskisinden daha çok korkuyor anne
Güvenebileceğim insan limitini doldurdum
Ben artık gerçekten çok yoruldum
Kılımı kıpırdatacak gücüm dahi kalmadı anne...
anne uzakta okumak çok zor.
anneaa shortum nerdeeaa.
seni unutmaktan değilde, senin söylediklerini unutmaktan, sesini unutmaktan, gözümü kapadığımda yüzünü gözümün önününe getirmemekten, korkuyorum...

korkuyordum ya; bu kokuyu bir daha duyamazsam diye, korkuyordum ya artık sarılamazsam diye, ya uyandığımda yanımda uyumuyor olursan diye... geldi ya başıma tüm korkularım...

korkuyorum ya unutursam söylediklerini, ya çıkarsa aklımdan kadın, öbür tarafta nasıl bakarım yüzüne...

sahii buluşacağız değil mi?

hiç ayrılamam derken kavuşmak hayal oldu anne... rüyalarıma geldiğin için teşekkür ederim...
baldan tatlı, reçelden ballı annem;

yahu kadın.. yaz geldi diye gittin bütün kışlıklarımı apartman görevlisine verdin. adam bir yaz boyu çöpleri mudo kazakla topladı, terden 27 kilo verdi. çöp adam tabirini başlı başına değiştirdi. şimdi kış geldi diye tüm yazlıklarımı da yan apartmanın apartman görevlisine vermişin. ayakkabılığa sığmıyor diye tüm ayakkabılarımın ucu alaaddin'in kundurası gibi kaldırmışın. odamın duvarına da çiçekli böcekli sticker yapıştırmışın. git mi diyon ne diyon bana kadın?
seni çok seviyorum, özlüyorum. hayatımdaki en değerli insan sensin ve bu hep böyle olacak.
annem biliyon işte söyletme bana açık açık sana bir şey olmasın bizi sakın yalnız bırakma olur mu *
içimde kocamansın be kadın.allah yokluğunu göstermesin.
nasıl bu kadar bencil olabildiğin konusunda uzun uzun düşünüyorum. kendimi, yaptıklarımı sorgulayıp aradaki o aşılmaz sandığım mesafeleri azaltmak adına sana doğru koşar adımlar atıyorum. fakat sen her defasında elinle iteliyosun beni. bir sınır var aramızda, bir çizgi, senin tarafından belirlenmiş bir mesafe var. çizgiyi geçmem yasak. mesafeyi aşmam yasak.

kızına bakar gibi değil, avına bakar gibi bakıyorsun sinirlendiğinde. konuşmaya çalışıyorum, beceremiyorum. olanları geri alamayız biliyorum fakat en azından herşeyi daha çekilir hale gelsin istiyorum, müsade etmiyorsun.

davranışlarıma biçtiğin ihtimaller korkutuyor beni. sürekli birşeylere ikna etmeye çalışıyorum seni. hayır onu demek istemedim.. hayır onu kastetmedim.. hayır öyle birşey düşünmedim.. o öyle değil.. bu aslında böyleydi.. gibi.

2 aydır aynı evin içinde tek kelime konuşmadık, konuşamıyoruz çünkü. 2 aydır hiç anne demedim. bundan sonra der miyim bilmiyorum. manyak gibiyim biliyor musun? gülemiyorum, ağlayamıyorum, durumu değiştirmek adına birşey yapamıyorum. sen öyle hatalar yaptın ki, zaten ben ne yaparsam yapayım dahil olduğum çemberin dışına atamıyorum kendimi. ne kadar yakın olursak olalım yaşadıklarımı ayşegül ile paylaşmıyorum. her geçen gün taşıdığım yük ağırlaşıyor, her adımda biraz daha yalpalıyorum.
sanki bir yolculuktayım, gün geçtikçe biraz daha uzaklaşıyorum senden, bizden.. .
uyurken yanımda kokunu hissetmek o kadar güzel ki.gerçekten cennetin kokusu bu benim için.en kötü anımda yanımda olmanı istediğim tek kişisin..ne zaman uzun bir konuşma yapsan hemen motive oluyorum.senden önce ölmek için dua ediyorum.
Uğruna ölünecek bir tek kadın tanıdım ve onu mutlu etmek için yalnızca " anne " demek yetiyordu...
anne ben eve çıktım. neden çıktğım konusunu biliyorsun belki ama ben genede söyleyeyim. tamamen ders çalışabilmek için. yurtta uygun steril ortamı yaratamadığımdan ötürü dayanamadım ve eve çıktım. pişmanım. akıl danışmadım. seni seviyorum.

kendime not: bir daha eve çıkma.

Edit:(Yerin dibi not: üni bitti memlekete yerleştim gene dayanamadım aile yanında o hışımla hala bekar evinde sersefil yaşıyorum* * *
her dediğin doğru çıkıyor, rica etsem 6 rakam söyler misin annecim.
sen benim herşeyimsin anne. bir insan nasıl olurda her konuda yanında olur? işte sen busun anne. beni hep şımarık bir çocuk olarak büyüttün. hatırlıyorum. ne istesem alırdın bana.en azından almaya çalışırdın sen. paran yoktu bazen. bulur alırdın bana. yeterki ben üzülmeyim istersin. annem. seni çok seviyorum. eğer ki senin istediklerini gerçekleştiremez,tembellik edersem hayatımın bir anlamını daha yitirmiş olurum ben anne. ama ben seni sevdiğim için "onu" bile yapamam anne. sen üzülme diye. senin oğluna yakışmaz biliyorum. sen hiçkimseye benzemiyorsun. bazen biyoloji öğretmenim bazen psikolojik danışmanım bazende kalbim oluyorsun annem. seni çok seviyorum.
al bu canım senin olsun.
benim annem hem doktor, hem aşçı, hem kuaför, hem bekçi, hem mühendis, hem itfaiyeci, hem ..., hem pastacı, hem dondurmacı, hem ayakkabı bağlayıcısı.
çok çok en çok sevdiğim canım benim.
senin için yapıyorum herbi şeyii.
(bkz: dear mama) 2pac
kısa ve öz.
sen dünyanın en güzel insanısın. dün yepyeni, gıcır gıcır yaşına girdin ve bi kendi ellerine bi benim ellerime bakıp, "zaman çok hızlı, anlamadan geçiyo" derkenki o hüznün.. tanrı seni korusun annem.
Anne seni çok özledim...Seni üzdüğümde hep sonradan vicdan azabı çekerdim ama özür dileyemezdim ve kendime çok kızar geceleri hep ağlardım seni kırdığım için.
anne ne dersen de ben onu seviyorum uleyn
küçükken sırf korkaklıktan evin içinde seni bulamayınca endişeyle " anneeeğğğ " diye seslenirdim, sen de " efendim? " deyince yiğitliğe b.k sürmeyip " seni seviyorum " derdim. sen de mutlu olurdun tabii. iyi ki demişim, keşke yiğitliğe b.k hep söyle sürülmese. sen bu olayı " küçükken bana seni seviyorum diye seslenirdin " diyerek hatırlatıyorsun ben de sana olayın " iç yüzünü " anlatıyorum ama görüyorum ki o mutluluk hiçbir şekilde silinmez, silinmesin de. iyi ki küçükmüşüm iyi ki o ev benden büyükmüş de mutlu etmişim seni.
anne ben hiçbir zaman senin gibi olamadım.

sen insanlara göstermiş olduğun merhametinle, insanlara hep güler yüzlü olmanla, her zaman ve her zaman onlara iyilik yapmanla beni kötü bir insan haline getirdin. sen o kadar iyiydin ki ben iyilikten tiksinir hale geldim...ne dış görünüşüm sana benzedi ne hal hareket ve tavırlarım. sen, gözlerinle sıcacık bir iyiliği yayarken ben şeytani bir bakışla süzerdim olanları. merhamet gösterdiğin herkesi öldüresim gelirdi. çoğu seni kandırırdı yardım edesin diye ama sen görmezdin yalancıları...

insanca davrandığın herkes ama herkes seni arkandan vurdu. hiçbir zaman yaptığın insanlığın karşılığını almadın ve almadığını göre göre yine insanları sevmeye onlara iyi niyetle yaklaşmaya ve yardım etmeye devam ettin.

anne, sen o kadar iyiydin ki ben iyilikten nefret ettim.

senin kadar fedakar ve senin kadar kendini en son plana atan bir insan tanımadım. sanki dünyada sen yoktun da hep çocukların ve yardım etmek için yaşadığın başkaları vardı. kendi kendini hiç yaşatmadın anne sen. senin yerinde başka bir kadın olsa senden çok çok başka davranırdı. senin yerinde olan hiçbir kadın senin kadar asaletini koruyamazdı anne...

anne, senin hiçbir zaman kızın olamadım. ben seni hep senin annen gibi hissettim çünkü sen beni hep senden büyük sandın. beni biraz büyütüp bıraktın. sonra ben seni büyüttüm anne. her şeyini bana sorup benim aklımla hareket ettin anne. hiç o bana akıl verse de ben ondan büyüğüm, onu ben doğurdum demedin. ben, sorumluluğun bendeymişçesine sana çocuğum gibi sarıldım anne. her dediğimi yaptın, her istediğim yola gittin. bana en ufak bir kırgınlık yaşatmadın... beni o kadar şımarttın ki anne bazen şımarttığınla başa çıkamayacağını anladığın zamanlarda oturup ağlardın anne.

seni hem çıldırtır hem de çıldırttığım için sonradan üzülürdüm anne. neden böyle biriyim bilmiyorum ama saldırganlık benim senden hiç almadığım genlerimde var anne.

ben hep babamın kızı oldum anne. diğer çocukların da senin.. bazen keşke anneme benzeseydim diye diğer kardeşlerimi kıskandığım zamanlar olsa da şimdi dünyada umursamaz ve ruhsuz olan kişilerin daha da rahat yaşadığını gördükçe sana benzemediğime seviniyorum anne.

sana söyleyeceğim son bir şey var anne. ben babamın kızı olsam ve onun kopyası olsam da ben seni babamı sevdiğimden çok daha fazla sevmişim bunu da yeni anladım anne...

senin kadar güzel bir kadının sana hiç benzemeyen çirkin kızıyım ben anne...

bu arada yazımı hiç okumayacağını bildiğim halde sana bu kadar şey yazdığım için kendimi salak gibi hissediyorum ama olsun salaklık bazen insanı mutlu edebiliyor anne.
biliyorum pek beklediğin, istediğin ve olması gereken bir evlat olamadım bir ucube gibi avarelikler yapmaktan fırsat bulamadığım için ama aslında özünde çok iyi bir insanım ben. o öze ineceğiz bir gün beraber. ama dikkat et ölme bu aralar sigarayı çok arttırdın. babama selam.
Sevdiğim tüm kurbağalar, "adam" olur zannetmiştim anne... *
anne telefonu niye açmıyosun. gelirken lahmacun al 2 tane acısız. kırıldım burda açlıktan.